Cumartesi Bakırköy’den gelen iç burkan şarkılar

Bakırköy’den gelen iç burkan şarkılar

16.04.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:

Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi gören şizofreni hastalarının yazdığı şiirlerden oluşan parçalara “Düşünen Şarkılar” albümünde yer verildi. Şarkıları seslendiren sanatçılar arasında Teoman, Demet Sağıroğlu ve Ahmet Özhan var

Bakırköy’den gelen iç burkan şarkılar

Bu albüm alıştığımız albümlerden değil. “Düşünen Şarkılar” albümündeki parçaların tümünün sözleri Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi görmüş ve görmekte olan şizofreni hastalarının imzasını taşıyor. Albümdeki iki beste de hastalara ait. “Düşünen Şarkılar” adını hastanenin bahçesindeki “Düşünen Adam” heykelinden alıyor.
Parçaları seslendiren Teoman, Mercan&Rashit, Ahmet Özhan, Demet Sağıroğlu, Soner Arıca ve Betül Demir albüm satışından elde edilecek geliri hastaların rehabilitasyonunda kullanılmak üzere Bakırköy Akıl Hastanesi Vakfı’na bağışlıyor. Ossi Müzik etiketli “Düşünen Şarkılar”a Bilim İlaç sponsor olurken, albümün prodüktörlüğünü Hakan Eren yaptı. Projenin yaratıcıları ise psikiyatri alanında uzmanlık eğitimini hastanede alan
Dr. Vedat Bilgiç ve müzik eğitmeni Volkan Uruk. Bilgiç ve Uruk albümün ortaya çıkış amacının toplumda şizofreni hastalarına karşı oluşan önyargıyı kırmak olduğunu söylüyor: “Hastanede tedavi görmüş hastaların yazdığı şiirler, 1964’te Bedia Tuncer adlı bir edebiyat öğretmeni tarafından derlenip ‘İnilti’ adıyla kitaplaştırılmış. Biz de bu kitaptaki bazı şiirleri besteleyerek albüme kattık. Üç şarkımız yeni. Burada hâlâ tedavi gören iki hastanın eseri.” Şarkılarında hasretten elektroşok tedavisine “düşündüklerini” yazan hastaların hikayesini Bilgiç ve Uruk’tan dinledik....

* Şizofreni hastalarının sözlerini bir albümde toplama fikri nasıl oluştu?
Volkan Uruk
: 2,5 yıl önce hastaların rehabilite edilmesi amacıyla İSMEK’ten buraya öğretmen olarak gönderildim ve çeşitli servislerde müzik dersi vermeye başladım. 22’nci serviste U.B. isimli hasta ile tanıştım. Bana daha sonra albüme giren iki parçasını gitarla çalıp söyledi. Şarkıları cep telefonuma kaydettim. Vedat hocamla paylaştığımda “Biz bunları CD’ye çekelim, hastalar dinleyip mutlu olsun” diyerek işe koyulduk. Hocamın stüdyosunda demoları hazırladık. Bu arada arşivden ve “İnilti” kitabından eski hastaların şiirlerini bulduk. Hastanemizde klinik şefi olarak görev yapan Dr. Latif Alpkan’ın “Bakırköy Öyküleri” kitabını da okuyup yeni hasta bilgilerine, şiirlere ulaştık.
Vedat Bilgiç: Başhekimimiz Doç. Dr. Erhan Kurt albüm yapmamız için sponsor bulabileceğini söyleyince iş bu noktaya geldi. Başhekimimiz de albümde şiir okudu. Volkan ve ben de birer şarkı söyledik.
* İlk şarkı “Necip”sözlerini yazan U.B., şarkıyı servis arkadaşı Necip’e hediye etmiş...
Volkan U.:
İkisi de aynı serviste yatıyor. U.B dostunu üzgün görünce motive etmek amacıyla sözlere döküyor hislerini. Bestesini de kendi yaptı: “Erken yatar uyursun / Sığınırsın gecelere / Yalnız hayallerinle / Düşlersin geleceğini / Bazen mutsuz bakarsın gözlerinle / Hayat çok güzel Necip / Kimsen olmasa bile / Yalnız kalsan da yine / Mutlu ol sen yine / Necip beni dinle”. Bu arada U.B. albümde şarkıyı söyleyen Teoman’ı tanımıyor. “Bu çocuk kimse, çok güzel okumuş şarkımı, helal olsun” dedi. U.B. ve “Bitti Sevgilimin”in yazarı A.S.D albümün hayatta olan iki şairi. Şarkılarını cep telefonlarına kaydettiler ve her günde defalarca dinliyorlar şarkılarını Teoman ve Soner Arıca’nın sesinden...
*Hastane dışındaki dünyadan çok mu kopuk yaşıyorlar, U.B. neden tanımıyor Teoman’ı?
Volkan U.:
U.B.’nin yaşı 50 civarında. Aldığı elektroşoklar ve ilaçlar nedeniyle Teoman’ı önceden biliyor olsa da unutmuş olabilir.
Vedat B.: Şizofreni hastası uzun yıllar boyunca tedavi gördüyse hafızası yıkıma uğruyor ne yazık ki. U.B. 20 yıldan fazladır hastanede mesela.
* “Elektrik Şok” parçası halk arasında elektroşok diye bilinen tedaviyi gören hastanın yaşadıklarını anlatıyor: “63 senesi, çarşamba günü / Boyladım öğlende Bakırköy’ünü / Eylediler tedavi elektrik şok / Dediler üzülme sende bir şey yok”...
Vedat B.: Ben ilk hastaneye geldiğimde, bu şok yapılırken gördüğümde kendimi çok kötü hissetmiştim. Kendimi odadan dışarı atmıştım. Hastanın kıvranmalarına acının neden olduğunu sanmıştım. Sanıldığı gibi aslında hastalara acı vermez. Son beş yılda artık ameliyathanede, anestezi altında yapılıyor. Ama bu şiir 63’te geçiyor. Doktorlar, hemşireler hasta üzülmesin ve sakinleşsin diye “Sende bir şey yok” demişler belli ki...

“Delilik ve deha çok yakındır. Şizofrenler de şiire yatkın olur”
n “Çok daha fazla şiir vardı ancak bu kadarını albüme alabildik” dediniz. Şizofreni hastaları çok mu yaratıcı olurlar?
Vedat B.: Akıl hastalarının semptomları bilinçdışından kaynaklanır. Sanatçıların eserleri de bilinçdışından gelir. Psikopatoloji ve yaratıcılık da her zaman birbirini desteklemiştir. Yazarların, şairlerin, filozofların, ressamların ara ara şizofreni semptomları gösterip kaymalar yaşadıkları biliniyor. Bu anlamda da delilik ve deha birbirine çok yakındır. Şizofrenler soyut dünyaya kaydıkları için imgeleri, simgeleştirmeleri, sembolleri seviyorlar. Şiire epey yatkın oluyorlar.

Vedat Bilgiç: “Hastalık tedavi ile kontrol edilebilir”
“Şizofreni aynı diyabet gibi kronik ve uzun seyirli bir hastalıktır. Hastalık yüzde 5’te de kalabilir, yüzde 95 oranına da çıkabilir. Ama rehabiltasyonlarla ve uygun tedaviyle yüzde 95’ten yüzde 5’e, 10’a indirilebilir. Genetiktir. Sizde gen varsa gizli kaldıktan bir süre sonra bir stresör ya da psikoaktif madde ile aktif hale gelebilir. Şizofren genine sahip olup hayatı boyunca bu geni aktif hale gelmeyenler de vardır. Belirtileri aşırı şüphecilik, aslında var olmayan sesler duyduğunu söylemek, birilerinin kendine zarar vereceğini düşünmektir...”

“Şiirini yazdığı Üsküdar’a gitmek istedi, firar etti ama araba çarptı”;
Volkan Uruk bestesini yaptığı “Üsküdar İskelesi” şiirini şöyle anlatıyor: “Albümde bulunan ‘Sır’ ve ‘Üsküdar İskelesi’ adlı şiirlerin yazarı R.G.Ö., hastanemizin klinik şefi Dr. Latif Alpkan’ın hastalarından biriydi. Alpkan’ın ‘Bakırköy Öyküleri’ kitabında yer aldığı gibi, hasta olduğunu kabul etmez, kendini melankolik şair olarak tanıtırmış. Dışarıyı, özellikle eskiden yaşadığı Üsküdar’ı çok özlüyor, taburcu olup oraya gitmek istiyormuş. 1993’te hastaneden firar etmiş. Acı haber birkaç gün sonra gelmiş. Eyüp’te bir araba çarpmış ve ölmüş.”

Üsküdar İskelesi
Çepeçevre duvarlar
Sarmışlar her yanımı
Beni saran bu odalar
Gönlüme dar geliyor

Haberin Devamı

Bende bir bitmeyen
İstanbul hasreti var
Aklımda İstanbul
Her zaman Üsküdar


Erkin Koray’ın “Çöpçüler” şarkısı bir hastaya aitti
Vedat Bilgiç: “Bazı şarkı sözlerini albüme aldığımız, akıl hastalarının şiirlerinden derlenen ‘İnilti’ kitabında yer alan şiirlerden biri de ‘Çöpçüler’dir. 1964’te basılan kitapta şiire düşülen dipnota göre 33-B servisinden N.C.’nin, şiiri 1963’te yazdığı anlaşılıyor. Erkin Koray’ın 1985’te uzunçalarına aldığı şarkıya, 1971’de Sokak Çocuğu Ali adındaki şarkıcının 45’liğinden alındığı notu düşülmüş. Bize göre ‘Çöpçüler’ şarkısı N.C. isimli hastaya aitti.”

“İnilti” kitabındaki “Çöpçüler” şiiri:
Şarkı söyledim hece hece
Fazla içtim de dün gece
Caka yaparken sokaklara Aşkımı düşürmüşüm

Haberin Devamı

Sabahleyin adım adım
Yolları hep aradım
Kahrolası çöpçüler
Aşkımı süpürmüşler

Fakat ne zararı var
Bir kopyası da o kızda var
Hakkımı da ararım yine
Gider belediye reisine
Senin işgüzar çöpçüler
Aşkımı süpürmüşler

Liste başı oldu
Albüm D&R mağazalarında en çok satanlar listesine girdi. Şarkıların sahiplerinden ya da vasilerinden izin alınamadığı için şarkı sözlerinde söz yazarlarının isimlerinin ve soyadlarının ilk harfleri kullanıldı.