“Belki ihtiyacımız olan sakin şarkılar”

Bazen zannediyoruz ki çok ‘rock’n roll’ bir şarkı yaptık. Gitarlar, elektronik sesler, davullar havada uçuşuyor filan... Sonra bir bakıyorum YouTube’da videonun altına ‘huzur’ diye yorum yazmışlar.” Bunu gülerek anlatıyor Nilipek. O kadar sakin şarkı söylüyor, o kadar telaşsız şarkılar yazıyor ki, müziğinin dinleyicideki karşılığının huzur olmasını ister istemez kanıksamış artık. İlk albümü “Sabah”ı 2015, ikinci albümü “Döngü”yü 2017’de yayınlamıştı. Geçtiğimiz günlerde ise “Havanın Suyun Muhabbeti” adlı bir canlı konser kaydı albümü ile dinleyici karşısına çıktı. Nilipek’le hem yeni albümü hem de müzik yolculuğu üzerine konuşmak için bir araya geldik.

- Üçüncü albümü beklerken bu albüm sürpriz oldu. Nedir albümün hikâyesi?

Bursa’da Sanat Mahal adında bir mekânda akustik bir konser vermiştik. 2018’in Mart ayıydı. Mekân bir tiyatro salonu olduğu için dinleyici de o disiplinle katıldı konsere galiba; çok interaktif bir konser oldu çünkü. Konser bittikten sonra o gün ses düzenini yapan arkadaşımız Samet Ateş elinde bir USB diskle geldi ve “Ben konseri kaydettim,” dedi. Bizim de haberimiz yoktu kaydedildiğinden. Sahne ‘mix’ini olduğu gibi kullandık, sadece ‘mastering’ yapmamız gerekti; başka hiçbir şeyi değiştirmedik. Bu bize verilen bir hediyeydi ve bu hediyeyi insanlarla paylaşmak istedik.

Belki bu hız çağında insanların ihtiyacı olan şey de sakin şarkılardır. Belki o sakin şarkıları yaparken aslında kendi ihtiyaçlarımı gideriyor olabilirim. Belki de şarkılarımın o kadar sakin olmasının sebebi benim de birazcık durmaya çalışıyor olmamdır.

- “Aslında o kadar da sakin değilim” mi diyorsunuz yani?

Öyle değil de hayatı durdurmaya çalışmak belki. Çünkü ben ne kadar sakin olursam olayım hayat akıyor bir şekilde. Ben ancak kendimi akışa sakin bir şekilde bırakırsam yaşayabilirim. Öteki türlü sürekli koşuyor olurum ve ne yaptığımın bile farkında olmam diye düşünüyorum.

- Psikolojik danışmanlık okuyup rotayı müziğe çevirmişsiniz. Sosyal medyada okudum: “Ananız babanız zengin değilse, bağlantılarınız yoksa hayal peşinde koşamıyorsunuz; o işler öyle olmuyor,” yazmıştı birisi. Ne dersiniz?

Yazan kişi haklı ama haksız. Eğer ailem desteklemeseydi ve ben bir süre çalışıp kendime maddi bir rahatlık sağlamış olmasaydım bu kadar kolay “Hadi ben müzik yapıyorum” diyemezdim. Bunun için biraz cesaret, biraz da yatırım yapmak gerekiyor. Evet ben doktorayı bırakıp müziğe döndüm ama üniversiteden itibaren müzik yapıyordum zaten. Farklı gruplarda bas gitar çalıyordum, kendi şarkılarımı yazıyordum, bir albüm çıkarmıştım, konserler veriyordum. Müzikte belli bir yere geliyor olduğumu fark ettiğimde kararımı verdim. Bir de şu var ki, eğer insan bir şeyi istiyorsa başka bir işte çalışıyor olsa bile ona zaman ayırıyor. Eğer hakikaten bir hayalin varsa o hayal için çalışmak lazım. Çalışmıyorsan belki de o kadar da istemiyorsundur. Bunu söylediğim zaman insanlar çok kızıyor. Tabii ki koşullar, sorumluluklar var. Bunları görmezden gelmiyorum ama bir kere hayata geliniyor ve 20 yıl sonra niye pişman olasın ki?

- Psikolojik danışmanlık severek okuduğunuz bir bölümmüş öte yandan. Şimdi o işi müziğinizle yaptığınızı söyleyebilir misiniz?

Şarkılar biraz kendime terapi gibi aslında. Duygu uyandıran bir olay oluyor. Sonra üzerinden bir süre geçiyor, ben anlamaya çalışıyorum ve o soruları sorarken o şarkı oluşuyor. Haliyle kendi kendime terapi yapıyor olabilirim ama bilmiyorum insanlara ne ifade ediyor. Çünkü çok huzursuz şarkılarımı da huzurlu buluyorlar. Tam çözemiyorum orayı. Ama insanların kuramadıkları cümleleri bir şekilde kurabiliyorsam ne mutlu bana. Yoksa terapi dediğimiz, karşındakinin ne olduğunu tanımlamaktan ziyade onun ne olduğunu anlamasını sağlamak. Benim müziğim terapiden ziyade iyi bir dostun sarılması gibi belki.

- Çeşitli tabirler var: Alternatif müzik, üçüncü yeni, kentli ozan, kadın ozan, şarkı anlatıcısı vesaire... Siz kendinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

Bunun üzerine son bir yıldır çok düşündüm. Kendime ‘hikâye anlatıcısı’ dememin en doğrusu olacağını düşündüm. Tamam müzisyenim, şarkı yazıyorum, şarkı söylüyorum ama bunların hiçbirini virtüoz seviyesinde yapıyor değilim. Sadece yaşadığım bazı şeyleri, aklımdaki hikâyeleri nasıl doğru anlatabilirim, ona bakıyorum. Birazcık da kendime anlatıyorum bu hikâyeleri ama hep beraber dinliyoruz sonra.

Yeni albüm iki bölüm halinde gelecek

- Yeni şarkılardan oluşan bir albüm de var sırada değil mi?

10 şarkısından sekizi tamamlandı. Yeni albüm iki bölüm halinde yayınlanacak ve isminden konseptine kadar her şeyi belli şimdiden. İlk bölüm tamam, ikinci bölümün iki şarkısı daha tamamlanmadı. Şarkıların hepsi yeni ve daha konserlerde çalmadık. Bir tek “İbrahim” diye bir şarkı var, onu yeni yeni konserlerde çalmaya başladık.