Cumartesi Bir giydiğini bir daha giymiyor

Bir giydiğini bir daha giymiyor

31.10.2009 - 01:00 | Son Güncellenme:

Tom Cruise-Katie Holmes çiftinin kızı Suri Cruise daha dördüncü yaşını kutlamadan ruj sürüp sokağa çıkıyor, annesiyle gezmeye giderken topuklu giyiyor. 3,5 yıllık ömründe giydiği kıyafetlerin toplam değerinin 3 milyon doları aştığı konuşuluyor

Bir giydiğini  bir daha giymiyor

Gür siyah saçları ve kocaman gözleriyle son derece güzel bir kız. Anne-babası ünlü, zengin, başarılı bir çift. Giydiği kıyafetler, taşıdığı oyuncaklar hep merak konusu. Tasarımcılar, markalar kıyafetlerini pazarlamak için onun giymesini dört gözle bekliyor. Buraya kadar sorun yok.
Sorun, kızın henüz 3,5 yaşında olması.
Suri Cruise 18 Nisan 2006’da doğduğundan beri medyanın en çok ilgi gösterdiği isimlerden biri oldu. “Dünyanın en ünlü bebeği” sıfatını rahatlıkla hak edecek kadar çok haberde adı geçti. Ama babası Tom Cruise ve annesi Katie Holmes’un onu yetiştirme ve göz önüne çıkarma tercihleri, Suri’yi aynı zamanda moda dünyasının da göbeğine oturttu. Üzerinde hep en ünlü etiketler vardı. Ralph Lauren “Benim kıyafetimi giydi” diye böbürlenerek açıklama yaptı, Gap’in minikler için koleksiyonu Baby Gap “yeni yüzü”nün o olmasını istedi.

Tırnakları hep cilalı
Bir giydiğini bir daha giymemesiyle tanınan, “En iyi giyinenler” listesine adını yazdıran Suri’yi daha bu yaşta moda ikonu haline getirmenin bir bedeli de oldu elbette. Geçenlerde çıkan ve çiftin yakın çevresine dayandırılan bir habere göre, Suri’nin bugüne kadarki kıyafetlerine harcanan toplam para 3 milyon doları geçmiş. Siz hâlâ “O kazağa 40 lira verdim, para bitti” diye hayıflanmaya devam edin!
Suri’nin yeniden stil ve doğru anne-baba olma tartışmalarının göbeğine oturmasının sebebi, iki defa topuklu ayakkabılarla görüntülenmesi oldu. Daha önce sokağa dudaklarında pembe rujla çıkınca da tepki çekmişti. Küçük kızın tırnaklarına daima cila yaptırdığı da biliniyor. Ama topuklular pek çok kişi için bardağı taşıran son damla oldu. Bu defa iş her zamanki gibi Katie-Tom çiftinin mensubu olduğu Scientology tarikatına dayandı. Bu tarikatta çocuklara “küçük boyutlu yetişkinler” gibi davranıldığı üzerinde duruldu.
Annesinin söylediğine göre ise “Işıltılı şeylere bayılıyor, parlak renkleri çok seviyor. Ne giymek istediğiyle ilgili her gün yeni bir fikri var, ben de öyleyimdir. İkimiz de canımızın istediğini yaparız.”