Cumartesi "Bir milyon satsam da kendimi rap star görmem"

"Bir milyon satsam da kendimi rap star görmem"

04.09.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Türkiyenin rap yıldızlarından Ceza: "Rapstar ismi albüme inadına kondu. Orada mecazi bir anlam var. 1 milyon bile satsam kendimi star olarak görmem. Türkiyede bu işi çok iyi yapan insan olmadığı için ben ön plandayım"

Bir milyon satsam da kendimi rap star görmem

Bu Cezanın dördüncü albümü. 28 yaşındaki rapçinin asıl ismi Bilgin. Ama artık Ceza gerçek adı gibi. Hatta babasının bile onu Ceza diye çağırdığını söylüyor: "Bazen eve telefon geliyor. Babam sesleniyor Cezaaa seni çağırıyorlar. Kafa buluyor biraz da." Röportaj için Kadıköydeki Akmar Pasajında buluştuk. Hasta olduğundan biraz gecikti. Ama içeriye "havayla" girmedi. Sırtında çantası, bol şortuyla her an sokakta rastlayabileceğimiz biri gibiydi. Bütün sorulara rapçi hızıyla takır takır cevap verdi. Türkiyede hâlâ rap dinleyicisi az mı sanıyorsunuz? Hayır, artık hiç de öyle değil. Rapçi Cezanın son albümü "Rapstar" şu anda müzik marketlerde en çok satan albümler arasında. Hatta bazı mağazalarda bir numaraya oturarak Mustafa Sandalı bile geçti. Albüm piyasaya çıkalı çok kısa bir süre olmasına rağmen şu anda 50 bin satış rakamını devirmiş durumda. Çünkü Cezanın albümü kapak tasarımından grafik dizaynlarına, şarkıların altyapılarından sözlerine kadar son dönemde çıkan en iyi işlerden biri. Kesinlikle. Anlatılan her şey benimle ilgili. Her yaptığım işte insanların dinlediği sözler direkt Cezanın kendisidir. Anlatmak istediğim şeyleri anlatıyorum. Savaşla, soykırımla, doğayla, Türkiyedeki problemlerle, kendimle ilgili şeyler anlatıyorum. Bu albümü hazırladığım dönemde birtakım problemlerim vardı. Geç yaptık ama iyi oldu. Bu zamana kadarki albümlerinizden sonra "Rapstar"dan memnun musunuz? Annem 98ten beri hastaydı. 2003 yılının sonuna doğru hastalığı çok ağırlaştı. Albüm çalışmalarım bu durumdan çok etkilendi. Anneme çok düşkün bir çocuktum, benim için bambaşkaydı. Aralık sonlarına doğru Türkiye turnesine çıktım. Döndükten sonra annemi kaybettim. Resmen dağıldım. O olaydan sonra dünyaya bakışım değişti. Her şey anlamsız gelmeye başladı. Ve albümde birkaç değişiklik yaptım. Agresiflik var içinde şarkıların. Albüm hazırlıkları sırasında anneniz vefat etmiş. Bu, albümü nasıl etkiledi? "Athenayla yaşadığımız tartışmayı şarkı yaptım" Evet, o şarkıyı annemin ölümünden sonra yazdım. Hayatımda en zor okuduğum parçaydı. Ben hiçbir şarkıyı okurken bu kadar kötü olmamıştım. Çok kısa bir parça... Ama boğazımda düğümlendi şarkı. Ayrıca bir de şarkı var anneniz için. İnadına koyuldu. Çünkü çok eleştiriliyorum. Rap sitelerinde bile salak salak yorumlar yapılıyor. Orada mecazi bir anlam var. 1 milyon bile satsam rap star olarak görmem kendimi. Türkiyede bu işi çok iyi yapan insan olmadığı için ben ön plandayım. Eğer Türkiyede de Avrupadaki gibi bir rap piyasası olsaydı şu anda en çok satan albümler rap yapanların olacaktı. Albümünüze "Rapstar" adını koymanızın nedeni ne peki? Kendinizi artık bir star olarak mı görüyorsunuz? Albümde üstü kapalı olarak var aslında. Dinleyen kişi kendini anlayacaktır. 2003 yılındaki h2000 festivalinde bir grupla sahnede problemimiz olmuştu. Genelde rap albümlerinde ünlülere açıkça isim verilerek laf geçirilir. Siz albümünüzde bunu neden yapmadınız? Athena. Ufak bir sürtüşme oldu aramızda. Bunu düşmanlık olsun diye yapmadım. İnsanların anlayabileceği şekilde yazdım. Hangi grup? Bayağı oldu. Sayısını bilemiyorum ama Diyarbakıra, Gaziantepe kadar gittim. Anadoluda da konserler veriyorsunuz. Kaç konser oldu? Bence artık İstanbulda sınırlı sayıda rap dinleyicisi yok. Diyarbakırdaki konsere 50 kişi geldi ama onlar benim için çok değerliydi. Kürt kökenli arkadaşlar kısa metrajlı bir film yapmışlar. Soundtrack olarak şarkılarımı kullanmışlar. Sağ ve sol kesimden üniversitelilerin gelip yorum yapması benim için çok iyiydi. İstanbulda bile sınırlı sayıda rap dinleyicisi varken Anadoluda ilgi nasıl? Anadoludaki konserlerin hepsi önemli. Oradaki gençler alternatif arıyor. İstanbul dinleyicisi ruhunu kaybetmiş durumda. Çok cool takılıyorlar. Konsere gittiklerinde çimlerde oturup bekliyorlar. Oradaki seyircide 50 kişinin verdiği ruh bin kişiye bedel. Anadolu kesinlikle konser için daha iyi. İstanbul ve Anadolu dinleyicisi arasında ne gibi farklar var? "Ben Türkiyenin Cezasıyım, Eminem ise Amerikanın cezası" Bence denilmek istenen onun Amerikada en iyi olması ve burada da benim onun dengi görülmem. Ben Türkiyenin Cezasıyım. O da bence Amerikanın cezası! Pek hoşlanmadığınızı biliyorum ama sizi artık Eminemle kıyaslıyorlar. Evet, oldum. Rap müzikle birlikte Ceza biraz daha popüler oldu. Albümünüz en çok satanlar listesinde. Artık popüler mi oldunuz? Elbette. Olmak zorundaydık. İlk zamanlarda popülarite kazanmış olsaydım Cartel gibi bir yaz dönemi grubu olurdum. İnsanların beni ve müziğimi tanımasını istiyordum. En sonunda olacaktı bu iş. Şu anda bence rap müzik için Türkiyede tarih yazılıyor. Beklediğiniz bir şey miydi peki? Evet, o yönden de mutluyum. Çocukluğumdan beri hayalini kurduğum şeyler müzik sayesinde gelişmeye başladı. Ben yedi sene elektrik idaresinde işçi olarak çalıştım. Elektrik sayaçlarını kontrol ettikten sonra konser vermeye gidiyordum. Para kazanmanın zorluklarını biliyorum yani. Gerekirse yine elektrikçilik yaparım. Bana dünyanın kapılarını müzik açtı. Önceden belgeseller seyrederdim ve acaba ileride doktor ya da bir diploma sahibi olup dünyayı gezebilecek miyim diye düşünürdüm. Ya da saygıdeğer bir insan olabilecek miyim acaba diye. Şimdi müzik sayesinde dünyayı geziyorum. O yüzden maddiyat çok ön sırada değil benim için. Sanırım bu başarı yanında parayı da getirdi. Bu yönden mutlu musunuz peki? "Konserlerden sonra kızlar gelecek diye sevgilimin aklı kalıyor" Rap benim dinlediğim müziğin yüzde 30unu kaplar. Sadece rap dinlemek yaratıcılığımı etkiler. Onun dışında şeyler de dinleyip sentezlemeliyim kafamdan. Elektronik, rock, klasik müzik de dinlerim. Hayatınız hep raple mi geçiyor? Mesela hep rap mi dinlersiniz? Taksimdeki Alt Kemancıda Riddim var. Tarlabaşında Manastır iyidir. Aynı zamanda Ortaköyde Box adlı bir kulüpte hiphop geceleri düzenleniyor. Ama biz arkadaşlarımızla evde takılmayı tercih ediyoruz. Playstation oynayıp National Geographic izleyip müzik yapıyoruz. Gençlerin gidebileceği birçok yer açıldı artık. İstanbuldaki rapçiler nerede eğlenir? Sizin de elektronikçiler gibi müdavimi olduğunuz kulüpler var mı? Ben spor mağazalarından alışveriş yapıyorum. Burada o kadar yok, konserler için yurtdışına çıktığım zaman orada daha rahat bulabiliyorum. Uzun süredir Türkiyeden bir şey alamadım. Peki bu müziğe uygun kıyafetler var. O bol pantolonları ve rap tişörtlerini nerelerden alıyorsunuz? Nişanlım. Bir seneye kadar da evleneceğiz inşallah. Albümün "Teşekkürler" bölümünde bir şey dikkatimi çekti. Elif kim? Biz onunla çok uzun zamandır beraberiz. Altı yıl oldu. Onun kaygısı benim tanınmam. Konserlerden sonra kızlar falan yanıma gelecek diye aklı kalıyor. Hayatını rap söyleyerek kazanan birinin sevgilisi olmak nasıl bir şey acaba? Keşke burada olsaydı da ona sorsaydım. Elbette, ben de kıskanıyorum çünkü. Onun durumu daha zor, çok iyi anlıyorum o yüzden onu. Biz en kötü zamanlarımızda bile beraberdik. Beni hiç yalnız bırakmadı. Hani derler ya, "Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var" diye, benim için de Eliftir o. Birçok kararımda yardımcı oldu. Kıskanıyor yani.