Dokunduğu altın oluyor

BBC’nin, ünlü polisiye yazarı ve Sherlock Holmes’un yaratıcısı Sir Arthur Conan Doyle’un eserlerinden uyarlanan dizisi “Sherlock”, ilk gösteriminden bu yana her yıl izleyici sayısını artırdı. Yapım kalitesinin ve gizemli bölümlerinin dizinin bu başarısında payı tabii ki büyük. Fakat Sherlock’u canlandıran Benedict Cumberbatch’in etkisini de yabana atmamak lazım. Cumberbatch’in elinin değdiği her projenin bir anda canlandığını söylememiz abartı olmaz. Zira “Sherlock”un gösterilmeye başlandığı 2010’da Sir Arthur Conan Doyle’un eserlerinin satış oranları yüzde 180 artmıştı. Cumberbatch şimdi buna benzer bir “güzelliği” üstat Shakespeare’e de yapıyor. Cumberbatch’in başrol oynayacağı ve 2015’te Londra’da sahnelenmeye başlayacak “Hamlet”in satışa çıkarılan 100 bin kadar bileti şimdiden tükendi.

Başarısı genlerinde gizli
Cumberbatch’in tiyatro, sinema ve televizyonda bu denli büyük başarı yakalamasının nedeni belki de genlerinde gizli! 19 Temmuz 1976’da dünyaya gelen Cumberbatch’in babası Timothy Carlton da annesi Wanda Ventham da oyuncuydu. Bu sayede Cumberbatch; sanat konuşan, sahne tozlarına alışık insanların çoğunlukta olduğu bir çevrede büyüdü. Burada Cumberbatch’in büyük dedesi için de bir parantez açmakta fayda var. Henry Arnold Cumberbatch 1896 ile 1908 yılları arasında İngiltere’nin İzmir başkonsolosu olmuştu. Hatta eşi Helene Rees ile de 1891’de İzmir’de evlendi.
Cumberbatch eğitiminin ilk yıllarını yatılı okullarda geçirdi. Sekiz yaşında da tiyatroya adım attı. Birçok Shakespeare oyununun sahnelenmesinde pay sahibiydi. İlk rolünü ise yine bir Shakespeare oyununda, “Bir Yaz Gecesi Rüyası”nda aldı. 12 yaşındaki Cumberbatch sahneye Periler Kraliçesi Titania olarak çıkmıştı. Cumberbatch’in rol aldığı birçok oyunu sahneye koyan, aynı zamanda oyuncunun İngilizce hocası da olan Martin Tyrell o günlerde Cumberbatch’i “Çalıştığım en iyi çocuk aktör” olarak tanımlayacaktı.

Tibet’te bir yıl geçirdi
Cumberbatch lise eğitimini tamamladıktan sonra eğitim hayatına 1 yıllık bir ara verdi; Tibet’e gitti. Bir manastırda İngilizce öğretmenliği yaptı. Tibet’ten dönünce ise eğitim ve kariyerine kaldığı yerden devam etti. Manchester Üniversitesi’nde drama okudu. Londra Müzik ve Dramatik Sanatlar Akademisi’nde eğitim gördü.

Eğitiminin ardından tiyatro kariyerine hız veren Cumberbatch, 2001’den bu yana Londra’nın birçok tiyatrosunda sahnelenen klasik oyunlarda rol aldı. Tiyatro ve televizyon çalışmalarını birlikte yürüttü. “Heartbeat”, “Tipping the Velvet”, “Cambridge Spies” gibi projelerde ufak çaplı roller aldı. “Hawking” adlı yapımda ise Stephen Hawking’i canlandırarak BAFTA televizyon ödüllerinin en iyi aktör kategorisinde aday gösterildi. 2008’de BBC’nin mini dizisi “The Last Enemy”de başrolü kaptı. Bu hayatının dönüm noktalarından biriydi. Çünkü 2010’da hayatını değiştirecek “Sherlock” rolünün kapısı aralanmıştı.

Cumberbatch 2010’da BBC’nin “Sherlock” dizisinde başrolü kaptığı gibi ünlü yönetmen Danny Boyle’un “Frankenstein” uyarlamasında da dikkatleri üzerine çekti. “Sherlock” ise başlı başına küresel bir olaydı. Dizi tüm dünyada büyük yankı uyandırdı. “İzlediğim en iyi Sherlock Holmes uyarlaması” övgüleri dizi kadar Cumberbatch’i de popülerleştirdi.

Steven Spielberg, BBC dizisini izlediğinde oyuncuya filminde bir rol vermesi gerektiğini düşündü. Bu film “Savaş Atı / War Horse”du.

Bu filmdeki rolle Cumberbatch’in Holywood macerası da başlamış oldu.

Ünlü ejderhanın sesi
“Köstebek”, “Bilinmeze Doğru: Star Trek”, “12 Yıllık Esaret”, “Wikileaks: Beşinci Kuvvet”, “Aile Sırları” gibi önemli yapımlarda rol aldı. Hatta “Aile Sırları”nın şarkılarından birini, “Can’t Keep It Inside”ı seslendirdi. Büyük yankı uyandıran “Hobbit” serisinde ise o ünlü ejderhaya sesini verdi. Önümüzdeki günlerde ise Morten Tyldum’un “Yapay Oyun / The Imitation Game”, Scott Cooper’ın “Black Mass” ve Gary Oldman’ın “Uçan At / Flying Horse” filmleriyle beyazperdede olacak. BBC’nin “Sherlock” serisi ise 2015’in aralık ayında dördüncü sezonuyla devam edecek.

O bir moda ikonu

İnternette Benedict Cumberbatch’e övgü düzen kadınlara denk gelebilirsiniz. Kadınların ona olan bu hayranlığının bir nedeni “Sherlock”taki deli-dâhi halleri olabilir elbette. Fakat Cumberbatch’in “iki dirhem bir çekirdek” tarzının da bu işte payı var. Öyle ki kendisi bir moda ikonu bile sayılabilir. İnanmayanlar whatareyouwearingbenedict.
tumblr.com adresini ziyaret edebilir. Bu arada, Cumberbatch’in siyah ipek pijaması, purosu, viski kadehi ve kolunda bir modelle Londra Moda Haftası’nda podyuma çıktığını da hatırlatmak lazım.