Cumartesi Hafta sıcak başlayıp sıcak bitecek

Hafta sıcak başlayıp sıcak bitecek

13.08.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

Önümüzdeki hafta yine sıcak günler geçireceğiz. Nemin de etkisiyle hafta sonuna doğru sıcak hava bizi iyice bunaltacak

Hafta sıcak başlayıp sıcak bitecek

saydam@hacettepe.edu.tr 13 Ağustos Cumartesi günü Doğu Anadolu'nun kuzeyi ve Doğu Karadeniz haricinde hava sıcaklıkları cumaya göre iki-üç derece daha artıyor. Güney Ege ve Batı Akdeniz'de gece en düşük sıcaklıklar 24-26 derece. Gündüz ise yeniden 35 derece ve üzerindeki sıcaklıklar geliyor. Elbetteki Sahra kökenli tozlar da yoğun olarak üzerimizde olacak, bu nedenle astım, tansiyon, alerji gibi dertleriniz yeniden depreşecek. 14 Ağustos Pazar her yerde sıcak ve tozlu bir gün. Rüzgarların da sakinleşmesi nedeni ile artacak olan nem faktörü bu günü bunaltıcı yapacak, lütfen dikkat. 15 Ağustos haftasına da sıcak başlayacağız ve maalesef sıcak bitireceğiz. Rüzgarların da sakin olması nedeniyle hafta içerisinde her geçen gün nem faktörü biraz daha etkisini artıracak ve hafta sonuna doğru örneğin İstanbul'da havaların çok daha sıcak hissedilmesine neden olacak. Bence elektrik idaresinin bunu göz önüne alıp artan güç ihtiyacı için yedek güç istasyonlarını devreye alması ve voltajın daha da fazla düşmesini ve elektrikli aletlerimizin zarar görmesini engellemesi gerekiyor. Bir gün tam özelleştirme sağlanınca bu tür taleplerimiz yerine getirilir diye umut ediyorum.Yurt genelinde yağış beklenmiyor. Bu bazı kişiler için üzücü bir haber olsa da ürünlerini kurutmak için güneşe ihtiyaç duyanlar için müjdeli bir haber. Doğu Karadeniz bölgemiz de dahil olmak üzere gelecek hafta cuma gününe kadar yağış beklentisi yok. Ancak Avrupa'ya dönüş yolunda olacak vatandaşlarımızı sınırda serin hava bekliyor. Geçen hafta yaptığımız uyarılar kadar etkili olmasa da, etkili yağışlar yolda sizinle beraber, lütfen lastiklerinizin ve sileceklerinizin en iyi durumda olmasına dikkat edin. Hafta başında soğuk olan Batı Avrupa ise hafta sonuna doğru yeniden ısınacak. Geçen hafta en azından yurdun kuzey kesimlerinde yaz için olabilecek en serin günleri geçirdik ancak hafta sonu havalar oldukça ısınacak. Yeni bir balık sezonu yaklaşırken gündemdeki konu balık çiftliklerinin sahillerimizde yarattığı görsel kirlilik. Bence tüm bunlar biraz yapay tartışma. Lütfen, bazı sektörlere yaklaşımımızı işin gerçeklerini de göz önünde tutarak yapalım. Denizdeki balık çiftliklerinin yaratabileceği bir deniz kirliliği olsa, bundan etkilenecek ilk şey kendileri olur ve balıklar topluca ölürdü. Böyle bir olay duymadığımıza göre, balık çiftliklerinin yarattığı herhangi bir kirlilikten bahsetmek mümkün değildir. Bilinçli hiçbir yetiştirici balıkların tüketeceği miktar yemden daha fazlasını vermez, yani parasını boşa harcamaz. Olsa olsa görsel kirlilikten bahsetmek mümkün. Çiftlikler kirlilik yaratsa, önce balıklar ölürdü Bu sektörün ekonomiye dolaylı ve direkt katkılarını da göz ardı etmeyelim. Yaz döneminde balık avlama yasağı varken dinlenmeye gelen milyonlarca turiste ne yedireceğiz? Norveç uskumrusu mu? Artık kalitesi nedeniyle Avrupa'da dahi tercih nedeni olan balık ürünlerimizi ve bu sektörü, doğal nedenlerden dolayı yerleşmeleri gereken Ege sahillerinde tabii ki belirli bir düzen ve kontrol içerisinde serbest bırakalım. Çuvaldızı biraz da kendimize batırırsak, neden yazlık konutlarımızı dağ yamaçlarında değil de sahilin hemen dibindeki en değerli tarım arazilerinde kuruyoruz? Yarattığımız görsel kirlilik çok daha mı güzel? Akdeniz ve Karadeniz'in belli başlı bir-iki yeri hariç dalga nedeniyle balık çiftliği kurmak neredeyse imkansız. İşte bu nedenle bu sektörümüz Ege sahillerinde konuşlanmak zorunda ve de biz bunların nimetlerini zevkle yemek istiyorsak, biraz da bazı engellere katlanmak durumundayız. Bu sektörü düzen içinde serbest bırakmalıyız

Yazarlar