“Her gördüğünü hemen alan biri değilim”

Ebru Akel’i daha çok televizyon dizilerinden ve yarışma programlarından tanıyoruz. Yer aldığı her projede kendine has duruşunu ve mütevazılığını hep korudu. 38 yaşındaki sunucu ve oyuncu bu sefer, geçtiğimiz temmuz ayında kucağına aldığı oğlu Eren’e hamilelik sürecini minik notlarla anlattığı kitabı “Hamilelik Serüvenim”le (Foo Yayınları) karşımıza çıktı. Biz de Akel’le alışveriş yapmayı sevdiği Akmerkez’de buluşup hem kitabını hem de alışveriş alışkanlıklarını konuştuk.

Sizi hep televizyonda izledik. Şimdi ise “Hamilelik Serüvenim” adlı kitabınızla yazar yönünüzü görüyoruz. Nereden çıktı bu fikir?

Aslında ona “yazar” değil de “yazarcık” diyelim. Çünkü bu çok naçizane, “birilerine faydam dokunursa ne mutlu” mantığıyla yazdığım bir kitap. Eren’e hamileyken yaşadıklarımı minik notlar halinde yazıyordum; neden kitaplaştırmayayım dedim.
O süreçte merak ettiğim, yaşadığım ne varsa hepsinin cevabını bir araya getirip anneler ve anne adaylarıyla buluşturmak istedim. Tabii ki herkeste aynı şeyler yaşanacak değil; adı üstünde, bu benim serüvenim.

Kitapta beslenme uzmanından psikiyatra pek çok uzman görüşü de var...

Neler yaptığımı, kimlerden destek aldığımı merak eden anne adaylarına doğru bilgiler verebilmek için o dönemde başvurduğum uzmanların da görüşlerini yazmak istedim. Örneğin beslenme uzmanı Berrin Yiğit bana besin değeri yüksek, süt artırıcı tarifler hazırladı; yoga eğitmeni Seher Mısırlı nasıl doğru nefes almam gerektiğini öğretti. Ben de sağlıklı bir hamilelik süreci geçirmek isteyen ama hepsine imkan bulamayan anneler için böyle bir yol izledim.

Hamilelikte her kadın biraz kilo alır. Haliyle kıyafet seçimleri de değişir. Sizin alışveriş tercihlerinizi nasıl etkiledi bu?

Ben hamileliğimde doktorumun uygun gördüğünden birkaç kilo fazla aldım. Öyle olunca kıyafetlerimi de ona göre seçmem gerekti tabii. Modacı Tuvana Büyükçınar bana çok güzel kombinler hazırladı,
o dönemde hep onları kullandım. Kıyafet için ideal kiloma gelmeyi bekliyorum. O yüzden bu aralar kıyafet dışında bir şeyler alıyorum kendime. Ve artık Eren için çok alışveriş yapıyorum.

“Jean ve babetler kurtarıcılarım”

Oğlunuza neler alırsınız?

Joker ve Joker Baby’de çok güzel oyuncaklar, bebek aksesuarları ve kıyafetler oluyor. Akmerkez’e ne zaman gelsem uğrayıp Eren’e bir şeyler alıyorum. Hatta şu an gözüme bir oyuncak kestirdim, onu alacağım! Gap Kids’ten de sık sık kıyafet alışverişi yapıyorum.

Bu aralar kıyafet dışında bir şeyler alıyorum dediniz. Genelde nelerden yana oluyor tercihleriniz?

Çanta, ayakkabı, jean... Hepsine bakarım. Gördüğüm şeyin evdeki kıyafetlerimle kombinlenebilir olması gerekiyor. Her gördüğünü hemen alan biri değilim. Yıllar geçse de o parçayı dolaptan çıkardığımda sanki dün almışım gibi giyebilmeliyim.
Bir de spor parçaları seviyorum. Jean ve babetler kurtarıcılarım.

“Tasarım parçaları ilgimi çekiyor”

Aksesuar da vazgeçilmezlerinizden sanırım. Üzerinizdekilerden belli ki çok seviyorsunuz...

Evet, takıya düşkünümdür. Küpe, kolye, yüzük, bileklik hepsini çok severim. Yeri gelir altın rengi, yeri gelir gümüş, bronz takılar kullanırım. Her yerde olmayan tasarım parçalar ilgimi çekiyor. Bazen bu düşkünlüğümü iyi bilen biri oluyor mağazada, yanıma gelip “Ebru Hanım sizce bu mu güzel bu mu?”, “Ebru Hanım sizce hangisini alayım?” diye soruyor.

Cilt bakımı ve kozmetikle aranız nasıl?

Nişantaşı’ndaki doktoruma gidip düzenli olarak cilt bakımımı yaptırıyorum. Çoğu kişi “Ebru Hanım yüzünüzde estetik var mı?” diye soruyor. Hayır, yok. Sadece abartılı makyajdan uzak durup cilt bakımıma özen gösteriyorum, hepsi bu. Yıllardır Bioderma ve La Prairie’nin ürünlerini kullanıyorum. Mac’in kalem rujları ve krem allıklarını çantamdan eksik etmiyorum. Çiçek kokularını çok seviyorum. Parfümde favorim Marc Jacobs’ın Lola’sı.

“Eşimle film izlemek en büyük keyfim”

Bir yanda oğlunuz, bir yanda iş. Kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?

Düzenli yaşamayı sisteme oturtunca her şeye yetebiliyor insan. Özellikle anne olduktan sonra bunu fark ettim. Dingin şeyler yapmayı tercih ediyorum.

Neler yapıyorsunuz mesela?

Eşim Özer’le (Sancak) film izlemek en büyük keyfim. İnanılmaz bir sinema kültürü var. Bazen bir film izlerken bir anda bambaşka bir filmden bir sahne hatırlayıp “Burada da bunu kullanmışlar, hatırladın mı?” diyor; çok hoşuma gidiyor. Sinemaya gitmektense genelde DVD alıp evde izlemeyi tercih ediyoruz. Hafta sonları Eren’i de alıp güzel vakit geçirebileceğimiz yerlere gidiyoruz. Bazen de evde oturuyoruz.

Evdeyken neler yapıyorsunuz? Yemek yapar mısınız?

Yaparım, çok severim. Anne olduktan sonra daha dikkatli davranır oldum. Hamilelik sürecimde de bana çok güzel tarifler hazırlayan beslenme uzmanıma danışarak Eren’e sebze çorbaları, bol vitaminli yemekler hazırlıyorum.

Kitap ve müzikle aranız nasıl?

Kitap okumayı severim. Doğumdan sonra bebek ve annelikle ilgili yabancı kitaplara ağırlık verdim.
Bir de en son “Freud’a Kafa Tutan Kız”ı okudum. Müzik dinlemeyi de severim. Sıla’nın son CD’si çok güzel; aldım, arabada dinliyorum. n