Cumartesi "Kadınlar artık daha cesur, iç giyiminden utanmıyor"

"Kadınlar artık daha cesur, iç giyiminden utanmıyor"

24.01.2008 - 00:00 | Son Güncellenme:

Reflections markasının sahibi Mehmet Özgün Türkiye'de bütün kadınlarda tişörtten, gömlekten belli olmasın mantığıyla ten rengi, düz sutyen alma alışkanlığı vardı. Bu değişmeye başladı. Son iki yıldır dantele ilgi daha fazla" diyor. Firma Amerika'da Victoria's Secret'ın yanında mağaza açtı

Kadınlar artık daha cesur, iç giyiminden utanmıyor

axcum011.jpg 40 yıllık geçmişi olan Özgün Çamaşır firması, 1996'da Reflections markasıyla dünyaya açıldı. Tamamen ithal malzemelerin kullanıldığı ürünleri bugün 28 ülkede satılıyor. Geçtiğimiz günlerde de Amerika'da Victoria's Secret'ın yanında mağaza açtı. Mayo koleksiyonunu ise bu yaz sunacak olan firmanın sahibi Mehmet Özgün "Bu işi her ikisi de tasarımcı olan kızım Öykü ve eşim Nilgün'le birlikte yapmanın avantajlarından yararlanıyorum" diyor. Mehmet Özgün: Dantel ve saten ağırlıklı modeller ön planda. Dore, lame gibi parlak kumaşlar, nar çiçeği, gül kurusu, mor tonları ve petrol renkleri bizim gözdelerimiz. Nilgün Özgün: Siyah-beyaz kombinasyonları yine klasikler arasında. Artık beller yükseliyor. Biz de iç giyimi buna göre düzenlemeye başlayacağız. Leopar desenini de tekrar dirilttik. 2008 iç giyim modası nasıl özetlenebilir? Nilgün Ö.: Çalışan kadına ufak seksilikler katmak istiyorum. Çıplaklığı ön plana çıkarmak değil amacım, şık ve zarif kadın yaratmak. Şirin bir şey yaptığımda bile çocuksu değil, kadınsı bir ifade vermek istiyorum. 1950'lerin fistolu, fırfırlı havalarını sıkça kullanıyorum. Reflections tasarımlarında çizginiz nedir? "Erkek, sevgilisine sutyen alırken çok detaycı" Mehmet Ö.: Ben iç giyimin altındakiyle ilgilenmiyorum, bunu satmanın peşindeyim. Erkek gözüyle değerlendirdiğimde ise kadın bence hiçbir iç çamaşırını iki gün üst üste giymemeli. En az 15-20 sutyeni, 40-50 külotu olmalı. Çantasında mutlaka yedek bir külot taşımalı. Ayrıca ben de her erkek gibi iç giyimin biraz iç gıcıklayıcı olmasını isterim. Sutyen ve külotun takım olmaması ihtimalini düşünemem bile. Bu, her şey bittiği an olabilir. Bir erkek gözüyle kadın iç giyim firmasına sahip olmak nasıl bir şey? Mehmet Ö.: Erkek eşine alırken hiç ilgilenmiyor, seçimi karısına bırakıyor. Ama sevgilisine alıyorsa çok ince düşünüyor. Erkekler sutyen bedenlerini bilemedikleri için satıcıya eliyle tutarmış gibi yapıp vücut diliyle anlatmaya çalışıyor. Hatta Victoria's Secret bunu bir reklam panosunda kullanmış. Erkekler eşleri, sevgilileri için iç çamaşırı alıyor mu? Mehmet Ö.: Türk kadını aslında küçük göğüslü. 35-40 yaşlarından sonra göğüsler irileşiyor. İsrail ve eski Doğu Bloku ülkeleri de bizle aynı durumda. Ayrıca fast food beslenme tarzı sonucu "genç iriler" oluşmaya başladı. Nilgün Ö.: Onların tarzına ve yaşına uygun ürünler de yapmaya çalışıyoruz. Anneanne tarzı sutyenleri doğal olarak giymek istemiyorlar. Türk kadını vücut formuna göre daha çok hangi ürünleri tercih ediyor? "Kızım ve eşim tasarımcı, bunun avantajı büyük" Mehmet Ö.: Türkiye'de bütün kadınlarda tişörtten, gömlekten belli olmasın mantığıyla düz, ten rengi sutyen alma alışkanlığı vardı. Bu değişmeye başladı. Son yıllarda dantele ilgi arttı. Kadınlar artık iç giyiminden utanmıyor. Peki iç giyim modasına ne kadar hakimiz? Mehmet Ö.: Biz tüm malzemeyi Avrupa'dan kendi konusunda ihtisaslaşmış yerlerden alıyoruz ve tamamen Avrupa standartlarında ürünler yapıyoruz. Sutyenler 35 ile 75 YTL, body'lerimiz 85 ile 110 YTL arasında. Sizin fiyat skalanız nasıl? Modelin fiyatını artıran nedir? Mehmet Ö.: Kızım Öykü de İtalya'da moda tasarım okudu. O da satın almaya bakıyor. Eşim hem tasarımcı hem de ürünleri ilk deneyen kişi. Ailece çalışmanın faydası işte. Ailede başka tasarımcı var mı? Nilgün Ö.: Leopar desenlerini Denizli'ye yolladık ama Uşak'ta satmaz. Ya da Romanya'ya sunduğumuz ürünleri iç piyasaya sunmuyoruz. Çok düşük beller yurtdışında daha çok tercih ediliyor. Ama Anadolu'da çok talep görmüyor, orada insanlar daha muhafazakar. "Ankara'da bunlar çok satıyor ama Uşak'a bunları yollamayalım" diyor musunuz? Nilgün Ö.: İç giyim insanın kendine verdiği değerdir. Kapalı kadın da açık kadın gibi g-stringini de leopar desenlisini de alıyor. İstanbul'daki kapalı kadın ile Anadolu'daki farklı. Ama kapalı kadınların yüzde 50'si g-string giyiyordur. "Kapalı kadınlar daha çok frapan iç çamaşırı alır" efsanesi için ne söyleyebilirsiniz? "Yeni mayo modelleriyle küçük göğüslü kadınları da mutlu edeceğiz" Mehmet Ö.: Müşterilerimizi, özellikle küçük göğüslü kadınları dolgulu sutyenlerimizle memnun edince "Siz neden mayo da yapmıyorsunuz?" diye tepkiler almaya başladık. Üçgen bikiniler zaten olmayan bir göğsü iyice bastırıyor. Nilgün Ö.: Kadın kadınlığını hissedemiyor. Biz de dolgulu sutyenlerimizle mayo işine girdik. Mayo yapmak nereden aklınıza geldi? Nilgün Ö.: Mayoda straplezde dolgulu kaldıran modellerde çok iddialıyım.Bu konuda Türkiye'de bir ilkiz. Bu sene küçük göğüslü kadınları mayo modelleriyle mutlu edeceğiz. Hangi yenilikleri getiriyorsunuz? Mehmet Ö.: Dubai'de Kraliyet Ailesi'ne de iç çamaşırlarımızdan yolladık. Bir de Tansu Çiller ve Hülya Avşar'ın favori ürünleri vardı bizde. Tansu Çiller başbakanken bizden kendine özel külot yaptırdı. 70-80 tane yaptık. Ama otobüslerde bunlar çalınmış, sonra bir daha yaptık. Bunlar pamuklu, büyük bedendi.Nilgün Ö.: Hülya Avşar da Ayvalık'ta poplin kadın şortlarımızdan almış 17 tane, arkadaşlarına dağıtmak için. "Tansu Çiller'e özel külot yaptık"