Cumartesi Sahalardaki başarının imaja etkisi

Sahalardaki başarının imaja etkisi

01.06.2007 - 00:00 | Son Güncellenme:

Stil ikonu olarak nitelendirilen teknik direktör Jose Mourinho, Chelsea'nin başarısızlıklarıyla beraber görünümünü umursamaz olmuştu. Geçen haftaki Manchester United galibiyetinden sonra bakalım Mourinho'nun stili eski haline dönecek mi?

Sahalardaki başarının imaja etkisi

malphan@milliyet.com.tr Bu dönemde Mourinho sadece yıldız bir teknik direktör olarak değil, aynı zamanda stil ikonu olarak da anılır oldu. 2005 Nisan'ında GQ dergisi onu "En İyi Giyinen Erkekler" listesinde ikinci sıraya oturttu. Futbolun stiliyle en çok konuşulan adamı David Beckham ise derginin "En Kötü Giyinen Erkekler" listesinde birinci sıradaydı. Yani Beckham bayrağı çoktan Mourinho'ya kaptırmıştı. Yine nisan ayında daha önce aktör Robert De Niro, golfçü Tiger Woods ve sörfçü Laird Hamilton'ın oynadığı American Express'in reklamında bu kez Mourinho rol aldı. "Hayatım her zaman bir adım önde olmakla ilgilidir" diyordu reklamda. Aynı yılın kasım ayında İngiltere'de yapılan ulusal ankette Mourinho "Tüm zamanların en iyi giyinen teknik direktörü" seçildi. 2006'da istikrarını sürdürdü ve GQ'nun yeni listesinde yine ikinci sırayı kaptırmadı. Önündeki isim ise Clive Owen'dı.Birkaç ay sonra ünlülerin balmumu heykellerinin bulunduğu Londra'nın meşhur "mumya" müzesi Madame Tussaud'da Mourinho'nun heykeline de yer açıldı. Jose Mourinho, Chelsea futbol kulübünün Portekizli teknik direktörü. Uzun süre dünya futbolundaki en iyi teknik direktörlerden biri olarak anıldı. 2005'te Rus milyarder Roman Abramoviç onu Chelsea'ye getirdi; Mourinho 2005 ve 2006'da Chelsea'yi lig şampiyonu yaptı. Abramoviç'in öngörüsü tutmuştu. Mourinho'nun başlarda bir teknik direktör için fazla şık giyindiği söylenebilir. Chelsea'nin stadı Stamford Bridge'i 1200 pound'luk gri paltosuyla, oranın sahibiymiş, adeta Abramoviç'miş gibi arşınlıyordu. Hatta bu palto daha sonra kanser çocuklar yararına bir açık artırmada 22 bin pound'a satılmıştı. İlk başlarda fazla derli toplu, jilet gibi bir görüntü sergilerken bir süre sonra bir dağıldı. Saçlarını uzattı, kravatını gevşetti. Hâlâ şıktı ama daha çok rock yıldızı havalarındaydı. En azından sahaların rock yıldızı...İngiliz giyim tarzını benimsemeye hiç yanaşmadı. Aşırı pahalı oyunculardan hoşlandığı gibi aşırı pahalı giysilerden de hoşlanıyordu. Armani ve Ermenegildo Zegna favori markalarıydı. Saati Gucci, takım elbiseleri Hugo Boss'tu. İngiltere'deki ilk sezonunda Akdenizli olduğunu ve İngiltere'nin havasına alışamadığını işaret eder gibi genellikle balıkçı yaka üstler giyiyordu. Yakası kalkık paltosuyla gangster ve seks sembolü arasında bir yerlerde duruyordu. Son zamanlarda ise takımların içine gömlek ya da yakası düğmeli tişört giymekle yetiniyor.Bu yıl Abramoviç'le arası açıldı ve o havalı gri palto yerini anoraklara bıraktı. Her ne kadar bunlardan biri Yohji Yamamoto marka olsa da anorak işte. Chelsea'deki üçüncü yılında sadece paltosunun yerini anorak almadı, kravatlı gömlekleri de yerini yakası kaymış tişörtlere bıraktı. Temiz yüzünü gri-beyaz pis sakalı kapladı, saçındaki beyazlar arttı. Chelsea'nin teknik direktörü olduğunda verdiği ilk basın toplantısında "Bana ukala demeyin ama ben bir Avrupa şampiyonuyum ve bence özel biriyim" demişti. Birkaç hafta önce ise yaptığı açıklamada "Bu sezon olup bitenlerden sonra iyi bir mağlup olduğum sonucuna vardım" dedi. Geçen hafta ise Chelsea, Manchester United'ı yenerek İngiltere'nin en köklü kupalarından FA Cup'ı aldı. Bu yılın olumsuzluklarından sonra Mourinho kim bilir, belki kendini toparlar ve anoraklardan kurtulup Armani paltolarına geri döner. Futbol dünyasının rock yıldızı Geçen hafta sonu bir arkadaşım kalıcı makyaj yaptırdı. Ben de yanında oturup seyrettim. Ve bir kez daha inandım: Acısız güzellik olmaz. Bu kalıcı makyaj üç yere yapılıyor: Dudak, göz ve kaş. Benim arkadaşım sadece dudaklarına yaptırdı. Olay şu; önce dudaklarınızın kenarları teninize uygun bir renkte ucu iğneli bir kalemle çiziliyor. Sonra dudağın içi yine aynı kalemle boyanıyor. Bu iğnenin içindeki boyayla dudaktaki gözenekler dolduruluyor. Haliyle acı da veriyor. Benim arkadaşım inleyip durdu ama kimileri hiçbir şey hissetmiyormuş, uyuyanlar bile varmış. Bir yandan da bu inanılmaz bir şey. Yemek yiyorsunuz, ağzınızı siliyorsunuz, denize girip çıkıyorsunuz ama rujunuz yerli yerinde! Ertesi gün arkadaşıma açıp sordum: "Dudaklar ne alemde?""Şişlik indi ama biraz tuhaf geliyor" dedi. "Uyanıp aynaya baktım, banyodan çıkıp aynaya baktım, dudaklar bum!" Düşünsenize yüzünüzde bir gram makyaj yok ama her daim rujlusunuz. Biraz tuhaf tabii. "Ama ikinci seansa gitmeyeceğim, kocama bu eziyeti çektiremem" diye kapattı telefonu. Bana sorarsanız güzel duruyor ve büyük kolaylık ama bu biraz yataktan kalktığı an şık giyinen, evinde 10 gün kalsanız gecelikle ya da pijamayla göremeyeceğiniz kadınların kalemi gibi geliyor. Ama kalıcı manikür çıksa mesela, hayır demem. Acılı güzellik olur Her ne kadar tuttuğu altın olsa da, üstünde görülen herhangi bir kıyafet yok satsa da malumunuz Kate Moss artık yaşlandı. Tamam, 33 yaşında. Ama bildiğiniz gibi mankenler de futbolcular gibi 30'larına girdi mi kariyer de sona yaklaşıyor. E zamanının bir numaraları da haliyle yerlerini tazelere bırakıyor.Kate Moss'un yerini alması beklenen isim Agyness Deyn adlı bir kızımız. Henüz 21 yaşında. Modanın kutsal kitabı Amerikan Vogue'u ona bayılıyor. Derginin son sayısında kapak konusu "Modelin dönüşüne şahit mi oluyoruz?" ve bahsi geçen kızlardan biri de Agyness. Mulberry'nin yeni yüzü olan Agyness bu sezon baba podyumların çoğunda yürüdü, Giorgio Armani ve Burberry'nin reklamlarında rol aldı. Bu kızı kaçırmayın, izleyin! Bu kızı izleyin