Cumartesi “Siyasete hazırım, sporla ilgili bazı projelerim var”

“Siyasete hazırım, sporla ilgili bazı projelerim var”

11.09.2010 - 01:00 | Son Güncellenme:

Eski yıldız basketbolcu İbrahim Kutluay: “Sporcuların da siyasetle ilgilenmesi hoş bir durum”

“Siyasete hazırım, sporla ilgili bazı projelerim var”

Dünya Şampiyonası’nda “yüreğimiz ağzımıza gelmeden”, rahat rahat yarı finale kadar geldik. Ama sonunda ABD ile bir final maçı ihtimali beklese de, bir bayram telaşı, ardından bu telaşı da unuttudan bir Evet-Hayır yarışı var önümüzde.
Bu yüzden Türkiye’de fırtına gibi estikten sonra, yıllarca Avrupa’da Amerika’da ve sayısız kez Milli Takım’da forma giymiş eski basketbol oyuncusu İbrahim Kutluay ile Dünya Şampiyonası’nı “rahat rahat” konuşmak için Forum İstanbul’da buluştuk.
İtiraf ediyorum, başta önyargılarım vardı. Fenerbahçe’de şahane basketbol oynarken, fanatik bir taraftar gibi “Hayatta Galatasaray forması giymem” demesi başta olmak
üzere, röportaja “sevimsiz” soru işaretleriyle gittim.
Ve yine itiraf ediyorum, çok yanılmışım. Kendine fazla güveniyor zannederdim; oldukça mütevazıymış. Eşi Demet Şener ile fazla “fotografik” olduklarını düşünürdüm; eşine ve ailesine bağlılığını takdir etmemek mümkün değil. Üç yaşındaki kızıyla baş başa tatile gitmiş, kaç tane baba bir başına bu sorumluluğu alır?
Tahmin ediyorum, birkaç yıla kalmaz siyasete ısınma turlarına başlar. Federasyona yönetici seçilir. Dünya Şampiyonası ile ilgili tahminleri doğru çıkarsa da Türkiye şampiyon olur...


Dünya Basketbol Şampiyonası’nın sonuna geldik. Slovenya’yı da yenip yarı finale çıktıktan sonra, şampiyon adayınız kim?
Açıkçası en baştan bu şampiyonanın ciddi bir favorisi olmadığını düşünüyordum çünkü birçok takım şampiyonluğa adaydı benim gözümde. ABD, İspanya, Türkiye, Arjantin, Sırbistan’ın şampiyonluğu beni hiç şaşırtmazdı. En başından bu yana şampiyonluğa adaylarım; ABD ve Türkiye’ydi.

Bu akşam oynanacak yarı finaller sonrası, hangi ülkeler finalde karşı karşıya gelebilir?
Finali biz ABD ile oynarız. Final maçı favorisinin de ABD iyi atletik takım olmasına rağmen, tecrübesi daha yüksek olan ve şampiyonluğu daha fazla isteyen bir ekip
olduğu için, Türkiye olacağını düşünüyorum. Türkiye madalya alabilecek güçte, seyircisi çok coşkulu, çok iyi savunma yapıyor. Biz bu turnuvada çok iddialıyız.

ABD ile final oynarsak maç nasıl geçer?
Bence öncelikli olarak tüm ülke olarak inanarak bu maça çıkmalıyız. ABD yenilmeyecek bir takım değil. Bundan önce gösterdi ki, hata yapan bir takım olacak. Çünkü çok top kaybediyorlar, şut seçimlerinde çok hataları var ve yanlış tercihler yapıyorlar. Ayrıca tecrübesiz bir ekip. Tabii ki çok atletikler ve çok baskılı oynamaları da en büyük avantajları. Ama Slovenya maçındaki gibi sert oyunumuzu sahaya yansıtırsak ABD maçını alırız.

“ABD, NBA’cileri getirseydi, ikincilik için yarışırdık”

Birçok milli takım, tabii Türkiye hariç, yıldız NBA oyuncularını şampiyonaya getirmedi. NBA yokluğu şampiyonanın tansiyonunu, seyircinin ilgisini düşürdü mü?
Eğer ABD, sahip olduğu yıldız NBA oyuncularını getirseydi, bütün takımlar ikincilik için mücadele ediyor olurdu. Kobe Bryant, LeBron James, Wade gibi oyuncular gelseydi, ABD’nin maçları çok daha ilgi görürdü, çok daha zevkli maçlar çıkabilirdi. Keza, Fransa, Arjantin, İspanya gibi ülkelerin de yıldız oyuncuları gelmedi.

Milli takım için neredeyse tüm NBA oyuncuları geldi ama, değil mi?
Bizde millet için, bayrak için oynamak milli görevdir. Ben de uzun yıllar Milli Takım’da oynadığım için bu bizim için farklı bir gururdur. Ayrıca milli maçlara gelmeyen oyuncular başka türlü algılanıyor. Ama yurtdışında oyuncular gelmek istemeyince anlayışla karşılanabiliyor. Önümüzde 2011 Olimpiyatları da olduğu için, bazı sporcular kendisini oraya hazırlıyor olabilir.


Spor liseleri kurulmalı. Ben de böyle bir lise kurmayı düşünüyorum”
Hakan Şükür, Diyarbakır mitinginde Başbakan Erdoğan ile birlikte halkı selamladı. Bu görüntü hoşunuza gitti mi?
Bana kalırsa sporcuların da siyasetle ilgilenmesi hoş bir durum.

Peki siz? Düşünüyor musunuz siyaseti?
Düşünüyorum, spor adına yapmak istediklerim var. Sporcular için eğitim sisteminin yeniden düzenlenmesi gerekli. Ben de bu projelerimi gerçekleştirmek adına verilecek her göreve hazırım. Sporcu çocuklar, eğitimlerine devam edemiyorlar. Oysa başka bir meslek sahibi olmasına imkan tanıyacak şartların hazırlanması gerekli. Bu yüzden sisteme yönelik sorularım ve verilecek yanıtlarım var. Birçok takım, sporcusunun okula gitmesine izin vermiyor. Ben de Spor Akademisi’ne antrenmanlar yüzünden devam edememiştim. Oysa üniversitelerin takımı olmalı, hem de profesyenel ligde olmalılar. Spor liseleri kurulmalı, ben de kurmayı düşünüyorum.

Federasyonda yöneticilik?
Yöneticilik yapacağım. Bir katkı sağlamak istediğimi hep söylemiştim.

Galatasaray Bayan Basketbol Takım kaptanı Işıl Alben, “Asla Fenerbahçe’de oynamayacağını” söylemişti. Siz yıllarca Fenerbahçe forması giymiş bir sporcu olarak buna ne dersiniz?
Sporcuların bu tarz açıklamalar yapmasını doğru bulmuyorum.

“Galatasaray forması giymem ama GS taraftarı beni sever”

Siz de “Asla GS forması giymem” demiştiniz ama!
Ben giymedim ama. Aslında hepimiz profesyoneliz, şartlar nerede uygunsa orada oynamak bizim öncelikli görevimiz. 12’den
27 yaşına kadar FB’de oynadım. O yüzden hem GS’den, hem BJK’dan teklif geldiği halde gitmedim. Ama GS’ye hiçbir zaman saygısızlık etmedim, başkanlarıyla, oyuncularıyla güzel dostluklarım var. Beni GS taraftarları da sever.


“Sahadakileri kıskanmıyorum, saha özlemi duymuyorum”
Bir gün gelip kenarda oturmak içinizde nasıl bir duygu yaratıyor? Sahada olmayı özlüyor musunuz, oyuncuları kıskanıyor musunuz?
Hiç özlem duymuyorum, kıskanmıyorum. Dönüp arkama baktığımda “Şunu da yapsaydım” diyeceğim bir şey yok. Arkadaşlarımı seyrettikçe ayrıca gurur duyuyorum. Sahada olsam çok farklı şeyler yapacağımı bildiğim için de o gözle bakmıyorum. Zaten spor böyle bir şey; bayrak yarışı, daha yukarıya götürme yarışı. Ben de çok büyük başarılara imza attım ama elbette Türkiye’deki bir Dünya Şampiyonası’nda oynamak isterdim.

Siz geçmişte üst düzey basketbol oynadınız, muhtemelen iyi paralar kazandınız, kendinize iyi bir gelecek hazırlama imkanınız oldu. Peki ya orta düzey sporcuların niye böyle bir gelecek kurma şansları olmuyor?
Ben de bu konuda projeler geliştirmeye çalışıyorum. Yıllarca birlikte antreman yaptığım, aynı odayı paylaştığım arkadaşlarım var ve hayat ne yazık ki herkesi aynı noktaya getiremeyebiliyor. Sakatlanıyorlar, ailevi sorunları oluyor. Ben geldiğim noktaya
çok çalışarak geldim, ciddi fedakarlıklarda bulundum. Ancak aynı antrenmandan yetişip başka yerlere giden arkadaşlarım için büyük üzüntü duyuyorum. O yüzden şu an altyapıda oynayan genç basketbolcular için yapacağım şeyler olduğunu düşünüyorum. Spor yaparken eğitimi de beraberinde sürdürmeleri gerekiyor. Çünkü sporu bırakmanız gerektiğinde hayata sıfırdan başlamanız gerekiyor.