Ege Diyabetli gibi yaşa, rahat et!

Diyabetli gibi yaşa, rahat et!

13.11.2017 - 03:21 | Son Güncellenme:

Türkiye’nin, yüzde 14.5’lik oranla Avrupa’da diyabetin en çok görüldüğü ülke olduğunu belirten Dr. Tütüncüoğlu, “ Diyabete yakalanmamak için diyebetli gibi yaşanmalı” dedi

Diyabetli gibi yaşa, rahat et

14 Kasım, Dünya Diyabet Günü... İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden Endokrin Uzmanı Dr. Aliye Pelin Tütüncüoğlu, bugüan diyabetin önlenebilir bir rahatsızlık olduğunun farkına varıldığını vurguladı, “İnsan vücuduna daha az zararlı insülinler, hastanın konforunu da artırıyor” dedi. Tütüncüoğlu, diyabete yakalanmamanın tek yolunun, bir diyabetli gibi yaşamak olduğuna dikkat çekti.

Haberin Devamı

TURDEB1 VE TURDEB2’nin 10 yıl önce yaptığı araştırmada Türkiye’de yüzde 7 oranında diyabetli olduğunu, bugün bu oranın yüzde 14.5’e yükseldiğini belirten Dr. Aliye Pelin Tütüncüoğlu, “Bu oranla Avrupa birincisiyiz. Türkiye’yi Karadağ, Makedonya, Sırbistan ve Bosna Hersek izliyor. Rusya’da 11 milyon diyabetli var.

‘Sigarayı bırakın!’

Türkiye’de Tip 2 dediğimiz insülinsiz tedavi edilebilir diyabetlilerin sayısı 7.5 milyon. Bu da diyabetlilerin, yüzde 90’ına tekabül ediyor. Diyabet, 3 yaşındaki çocukta da görülebiliyor, kanseri tetikleyen hastalıkların başında geliyor. Kalp, böbrek, damar hastalıklarında, görme kayıplarında diyabetin etkisi çok fazla” diye konuştu.

Dr. Tütüncüoğlu, alınması gereken önlemleri de şu sözlerle özetledi: “Pankreas hücresi insülin üretmeyince, hastaya doğrudan insülin vermek gerekiyor. Diyabete yakalanmamak için her şeyden önce spor yapmalıyız. Mısır şurubu katkılı gıdalardan uzak durulmalı. Okullarda cips, kek gibi zararlı şeyler satılmasın diye kampanya başlattık, ancak olumlu sonuç alamadık.
Diyabet, göz damarlarını bozuyor, karaciğerin yağlanmasına sebep oluyor, beyin fonksiyonlarına zarar veriyor. Ayaklardaki yaralar kolay kolay iyileşmiyor. Diyabet, tahta kurduna benzer; içeriden kemirir kemirir, sonra çökertir.”

Haberin Devamı

Dr. Tütüncüoğlu, günde 30 dakika yürüyüş, lifli gıda-yeşil sebze tüketimi, karbonhidratın sınırlı biçimde alınması, sigaranın bırakılması ve fast-food’dan kaçınılmasının da önemli olduğunu belirtti.