Böbrek taşı olan bol su tüketsin

Özel Egepol Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Muharrem Baturu, değişik taş tiplerine değişik diyet önerilerinde bulunulabildiğini ve hepsinin ortak noktasının yeterli sıvı alımı olduğunu vurgulayan Dr. Baturu, sözlerine şöyle devam etti:
Beslenme tarzı önemli
“Sıvı alımı kristallerin derişimini azaltır ve idrar yollarının yıkanmasını sağlar. Genellikle günlük 2-2.5 litre sıvı alımı önerilir. Asitli içecekler yerine su tercih edilmelidir. Bunun yanı sıra; taş oluşumunun önüne geçmek için tuz tüketimi azaltılmalı, asitli içeçeklerden uzak durulmalı, diyette süt ve süt ürünleri tüketilmeli, kuruyemiş ve hayvansal gıda ağırlıklı beslenme de azaltılmalıdır”
Taşların yüzde 70-80’inin kendiliğinden düşme eğiliminde olduğunu, yüzde 20-30’unun ise tıbbi müdahale gerektirdiğini ifade eden Dr. Baturu, “Genellikle boyutu 6 mm’den küçük olan taşlar herhangi bir müdahale yapılmadan düşebilirken 7 mm’den daha geniş çaplı taşı olan hastalar çoğunlukla tıbbi yardıma ihtiyaç duyarlar. Ateşin eşlik ettiği üriner enfeksiyon, idrar yapamama, böbrek fonksiyon bozukluğu gibi durumlarda taşa vakit kaybetmeden müdahale etmek gerekir. Taş hastalığı şiddetli böğür ağrısı, kasık ağrısı, bulantı, kusma vagina, penis ucu veya testiste ağrı şikayetiyle başvuran hastalarda tespit edildiği gibi bugüne kadar hiçbir şikayeti olmayıp kontrol amacıyla ya da farklı nedenlerle yapılan incelemelerde de tespit edilebilmektedir. İlk taş atağından sonra 5 yıl içinde yüzde 50 tekrarlama gözlenmektedir” diye konuştu.