Ege EKSEN KAYMASI tartışma yarattı

EKSEN KAYMASI tartışma yarattı

04.01.2011 - 01:00 | Son Güncellenme:

Haftalık yazarları Hamdi Türkmen, Erol Yaraş ve Erdal İzgi’nin, “İzmir’deki sanayici iktidara yönelik eksen kayması içinde. Bazı oda başkanları Ankara’ya göz kırpıyor” değerlendirmesi yankı buldu

EKSEN KAYMASI tartışma yarattı

İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş: Eksen kaymasıyla ilgilenmiyorum. Ben işe bakıyorum. Görev ve sorumluluğum ne gerektiriyorsa, görev yaptığım süre içinde onu yerine getirmeye gayret ediyorum. Siyasetle işim yok. Bir başkasının nereye gittiğiyle ilgilenecek zamanım da yok.

İzmir Ticaret Odası Meclis Başkanı Necip Kalkan: İzmir siyasetinde eksen kayması henüz tezahür etmedi. Bir aya kadar netleşir. ‘Eksen kayması yoktur’ demek yanlış olur. ‘Var’ demek de aynı orandadır. Herkes kendi değerlendirmesini yapıyor.

Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar: İzmir’e yatırım yapılmasıyla ilgili bundan daha önce de istek ve talep belirtmiştik. Bugün de aynı dileğimizi dile getiriyoruz. Hükümetin doğru yaptıklarını destekliyoruz, doğru bulmadıklarımızı da dile getiriyoruz. Bu, şimdi yaptığımız bir şey değil. Daha önce de böyleydi. ‘EBSO çift görünüme girdi’ sözlerine katılmıyorum. EBSO’da çift cepheli bir olay yaşanmadı. Meclis farklı, yönetim farklı bir yerde değil. Ömer Kaplan kast ediliyorsa, o olayda tamamen Hüseyin Çelik’in söylediği sözlerle ilgili bir açıklama yaptı.

Ege Sanayicileri ve İşadamları Derneği Başkanı Sıtkı Şükürer: Eksen kayması gibi iddialı tanımlar üzerinden eksik bilgiyle yorum yapmak yanlış. Daha önce vermiş olduğum röportajın iyi okunup irdelenmediğini düşünüyorum. Kişisel olarak siyasi bir beklenti içinde değilim. Yakın ve uzak gelecekte de böyle bir planım yok.

Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan: Her seçim döneminde karşımıza çıkan genel bir tabloyu yaşıyoruz. Ak Parti, İzmir’deki oy oranını artırmak için kentte herkesin kabullenebileceği adaylarla seçime gitmeye hazırlanıyor. MHP’nin de yeni yüzlerle seçime gitmek istediğini tahmin ediyorum. Yıllardır sosyal demokratların kalesi olarak kararlılığını ortaya koyan İzmir’de CHP de Kemal Kılıçdaroğlu’yla birlikte yeni isimlerin aday olmasına çabalıyor. Böyle bir ortamda eksen kayması olarak bir kıpırdanma var. Bu yönde bir gelişme olduğunu ben de gözlemliyorum.

Güçbirliği Holding Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Zorlu: Eksenin kaymadığını görmek mümkün mü? İzmir’in bu sistem ve yapısında eksen kayması kadar normal birşey yoktur. Haftalık’ın tespitinin altını imzalarım.

Sanayici-tüccar Ayhan Şahin: Asıl büyük soru eksen kaymaması için ne yapıldı? Senin, Türkiye’nin en büyük holdinglerine eşdeğer bütçen varken ve bu bütçeyi dolu dolu beş yıl kullanmışken ve her açtığın ihalede İzmirli sanayici ve tüccara bir gıdım pozitif ayrımcılık yapmamışken, üstelik İzmirli yatırımcının her uzattığı ele sırtını dönmüş gitmişsen, sana her ilettiği sorunu tenis duvarı gibi geri yollamışsan eksen kaymasın da yıldız mı kaysın? En küçük firmalar bile yaptırdığı işlerde işyeri güvenliği ve mesleki yeterlilik sertifikaları olmayan işçileri ihaleyi alan yükleniciye şantiyelerine girmeyi yasaklarken, senin verdiğin işlerin şantiyesine kamyon kasalarında işçi getirilip Guantanamo kampı gibi koşullarda çalıştırılıyorsa İzmirli müteahhidin şakuli de kayar, ekseni de kayar.

CHP İl Başkanı Rıfat Nalbantoğlu: İzmirli bizleri tanıyor, güveniyor. Dolayısıyla İzmirlilerin göz boyamasına kanmayacağına inancımız tam. Bu olgunun yaşanmaması, yaşatılmaması için her kesimden varsa eleştiri, fikir ve görüşleri alacağız. Genel felsefe olarak; temel unsur iktidarın uygulamaları ve neler yapıp yapmadığı. Yerel seçimlerde iktidar partisinin memnuniyetsizliği sandığa yansıdı. Biz de bu gerçekle, sadece il değil tüm ilçe, belde örgütlerimiz ve kurullarımızla seçim dönemi öncesini çok iyi tahlil ediyoruz ve hata payımızı en aza düşürmeye çalışacağız. İzmir’de eksen kayması olmayacağı gibi kesinlikle izin vermez, ortamlar yaratmayız.

DP İl Başkanı Fatih Dalan: ESİAD Başkanı Sıtkı Şükürer’in yaptığı açıklamayı şakınlıkla ve hayretle okudum. Tabi ki ülkedeki herkesin görüşüne saygı duymalıyız, eleştirmek yerine anti görüş üretmeliyiz. Bana göre İzmir’deki laik kesim de kendine çekidüzen vermeli. Türkiye’de seçim sürecine girildiğinde insanların görüşleriyle özdeşleşen partilere bir sapma olur, iş dünyasının seçim döneminde Ak Parti’ye göz kırpması doğal. Ancak hayat sadece ekonomiden ibaret değil. İzmir’deki iş dünyasında bir eksen kayması olduğunu düşünmüyorum.