‘Geleceğe hazır olalım’

Yaşar Üniversitesi Denizcilik Topluluğu tarafından düzenlenen panelde, deniz turizminin geleceği masaya yatırıldı. Günümüzde paylaşım ekonomisinin en iyi örneklerinden olan tekne kiralama pazarının Türkiye ekonomisi için yaratacağı avantajlara değinen sektör temsilcileri, kruvaziyer turizminde ise Akdeniz’e yönelen talebe dikkat çekti.

Modern marinalar

Panele katılan IC Çeşme Marina Genel Müdürü Can Akaltan, elektrikli deniz araçlarının 2027 yılında 20 milyar dolarlık bir pazara ulaşacağı, marina alt yapılarının geleceğin teknolojilerine göre şimdiden şekillenmesi gerektiğini söyledi. Sektörü heyecanlandıran bir başka gelişmenin de otonom, yani kaptansız yatlar olduğunu ifade eden Akaltan, “Otonom yatlar sayesinde marinaya yanaşma sorunu ortadan kalkacak, halatlar kullanılmayacak ve marinalarda kaptanlara ihtiyaç kalmayacak. Bu durum, marinalar için ilave yatırım anlamına geliyor ancak ilerisi için getirisi oldukça yüksek olacak” diye konuştu. Hem İzmir’de hem de ülke genelinde tekne sayısının arttığını ancak kullanım sürelerini çok kısa olduğunu sözlerin ekleyen Akaltan, “Kiralama pazarını büyütüp paylaşım ekonomisini hayata geçirmemiz halinde deniz turizmi daha da canlanacak” dedi.

Akdeniz rotası

Kruvaziyer turizminin yüksek gelir grubundan kişilerce tercih edildiğini vurgulayan Yaşar Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği Programı Öğretim Görevlisi Gökhan Doğan da, “Turizmin geleceği açısından ülkemizde kruvaziyer turizmini teşvik etmek, Akdeniz’e yönelen talebi ülkemize çekmek amacıyla Karadeniz’den başlayan, Marmara, Ege Denizi, Yunan adaları, İsrail, Kıbrıs ve Mısır’ı da kapsayan bir turizm bölgesinin oluşturulması önemli bir adım olacak. Bu nedenle, kruvaziyer turizmi açısından önem taşıyan kıyılarımızın etüt edilip kruvaziyer liman yapımına uygun alanların tespit edilmesi, mevcut limanlarda altyapı hizmetlerinin geliştirilerek modernizasyonunun sağlanması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Deniz Turizmi Birliği Derneği Genel Sekreteri İzzet Uğurlu ise, “Yabancı yatların ülkemiz karasularında seyir yapmalarının daha cazip hale getirilmesi mümkün olursa, 2019 yılından itibaren olumlu gelişmelere imkan sağlanabilir”dedi. DTO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Aziz Güngör de, “İzmir limanı önemli bir altyapıya sahip ancak etkin bir indi-bindi limanı olabilmesi için 5 yıldızlı ve en az 10 bin yatak kapasitesine ulaşan otellerinin bulunması ve İzmir’den Avrupa’ya doğrudan uçuşlar olması gerekiyor” diye konuştu.