İzmirliler konuştu Kocaoğlu dinledi

axege021.jpg Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi Toplantı Salonu'nda yapılan, 4 gün süreli arama konferansının ilk gününde daha önceden görüş bildirmek üzere ismini yazdıran 13'ü mal sahibi, 12'si ise muhtar, sivil toplum örgütü ve meslek odası temsilcisi toplam 25 kişi konuştu. Bazı sivil toplum örgütü temsilcileri ile görüşlerine tepki gösterip konuşmalarını engellemek isteyen mülk sahipleri arasında zaman zaman tartışma yaşandı. Büyükşehir Belediyesi'nin, İnciraltı'nın geleceği konusundaki görüşleri ortak platformda buluşturmak ve her kesimin fikrini almak için düzenlediği "İnciraltı'nın geleceğini birlikte kuralım" forumu başladı. Dokuz Eylül Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hülya Koç'un yönettiği forumun açılışında ilk sözü Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu aldı. Kocaoğlu, 4 bin 500 dönüm alanı kapsayan bölgeyle ilgili sorunları ortak akılla çözeceklerini söyledi. Arazi sahiplerini mağdur etmeyecek, yeşili koruyacak, kente ivme kazandıracak şekilde planlayacaklarını belirten Başkan Kocaoğlu, şunları kaydetti:"İnciraltı bugüne kadar tarımdan turizme, konuta kadar farklı uygulama kararları olan ancak bir türlü çözüm bulunamayan, İzmir'in en önemli iki bölgesinden biri. Farklı görüşler dile getirildi bugüne kadar. İnciraltı'nda arazisi olanların çoğu, tarım yapılamadığını, borlanma ve toprak kirlenmesi olduğunu dile getiriyor. Arazi sahiplerini mağdur etmeyecek, yeşili koruyacak, kentin gelişmesinde rol alacak üst planlamanın çerçevesini kaba taslak çizmeyi hedefliyoruz. Burada dile getirilen görüşleri kaydederek kitaplaştıracağız. Bir pencere aralandı. İyi niyetimizle, akıl ve bilimle bu sorunu çözmek istiyoruz. Birbirine zıt düşünceler olabilir. Tepki olursa, bu forum doğmadan ölür. Birbirimizin fikirlerine saygı duyalım. Kentin en önemli planlama sorununun yüz akıyla aşılmasını umuyorum." Akıl ve bilimle çözeceğiz Daha sonra söz alan mülk sahiplerinden Hikmet Ayla, arazisinde 700 ağaç kestiğini, tarım yapılamadığını öne sürdü. Ayla; kıyılarda turizm, iç kesimlerde ise konut alanı istedi. Münire Alev, Bahçelerarası'nda güvenlik kalmadığından ve arazilerine moloz dökülmesinden yakındı. Nazmi Kürüm adlı yatırımcı, bölgeye geriatri ve rehabilitasyon Merkezi yapmak istediğini ifade etti. Nurgül Ertem, üçüncü kuşak olduğunu, pek çok kimsenin arazisini rantçılara sattığını, kendilerinin ise koruduğunu dile getirdi.İnciraltı'nın akciğer değil kanser olduğunu savunan Öznur Kaygısız, İzmir'le uyumlu ancak mağdurları koruyan plan istediklerini vurguladı. Burhan İnce, tarım dışı kullanılamaz raporu verenlerin analiz bile yaptırmadığını öne sürdü. Dilek Olcay, konut ve turizm alanı istediklerini bildirdi. Berna Karakurt farklı bir görüş ortaya koyarak, "İzmir'in hiçbir yerinde olmayan bu şekildeki planlamanın burada yapılması düşündürücü. Kişilerin mülkiyet hakkına saldırı olarak değerlendiriyorum. Umarım olumlu sonuç alınır" dedi.Atakan Yıldırım, Crowne Plaza'nın önündeki yolun düzenlenmesini istedi. Arif Erdem Çulha, tapulu arazisine ne yapacağına, İzmirlilerin mi, yoksa Başkan Kocaoğlu'nun mu karar vereceğini sordu. Fevziye Çulha ise babasından kalan araziyi çocuklarına verirken üzerine bir de konut yapmak istediğini dile getirdi. Ziyaeddin Bilgin de 1-1.5 emsal imar hakkı verilmesini talep etti. Turizm ve konut istediler MUHTAR GÖRÜŞÜ Akciğer değil ödciğer oldu! Burada yaşayan insanlar sırtlarını İnciraltı'na dönüp bakınca, Narlıdere'yi ve tapu almaya hak kazanan gecekonduları gördüler ve arazilerini korudular. Sorunun en kısa sürede çözülmesini bekliyoruz. Tarım bitmiş durumdadır. İnciraltı artık akciğer değildir, 'ödciğer' olmuştur. Şehirliyi üzecek bir plan istemiyoruz. Haklarımızın verileceği bir plan istiyoruz. Bizim görüşümüze sıcak, vicdanımızla baş başa, aklı selim plan istiyoruz. Sivil toplum diyor ki... Burada herhangi bir girişime karşı değiliz. Planlama yapılması gerekiyor. Planlamada geç kalındığı için zaten sorunlar yaşanıyor. Bu tartışma kentin tüm projelerinde yapılmalıydı. Belediyeye bu süreçte yardımcı olmamız gerekiyor. Mülk sahiplerinin mağduriyetini giderecek, ekonomik getiri de sağlayacak şekilde, doğasına uygun, kültürel-sportif etkinliklerle dolu planlama yapılabilir. Ziraat fakülteleri ve bilim var bu ülkede. İsrail çölde tarım yapıyor. Libya, Akdeniz'i çöl kıyısına kadar zeytin ağaçlarıyla donatıyor. Nasıl tarım yapılamaz? Varolan SİT dereceleri dikkate alınarak, bütüncül anlamda bir koruma amaçlı plan yapılabilir. Planlama yapılmadan önce yer bilimleriyle ilgili planlaması yapılmalı. Jeolojik olarak önemli bir bölge orası. İzmir fayı geçiyor. Can, maldan önemlidir. Planlamacıların bu konuya dikkat edeceğini umuyorum. Bir plan olmak zorunda. Ve koruma amaçlı olmak zorunda. Bu toplantılar ilk etap çalışmaları. 4 günün sonunda hemen bir plan yapılmayacak. Sabır lazım, ama bir plan hazırlanacaktır. Keşke tüm İzmir'i bu şekilde planlayabilseydik. Önemli bir başlangıçtır bu. İnciraltı ve Bahçelerarası rantiyecilere bırakılmadan, gelecek vizyonu oluşturan bir plan yapılabilir. Tapu var ama plan yok. Sadece planların yapılmasını istiyorlar ve belirsizlikten sıkıldılar. Buradaki insanlar mağdur edilmeden özgün bir proje yapılmalı. Yeterli uzman var, en büyük şansımız bizi dinleyen yöneticilerimizin olması. Planlama olmazsa kentin gelişimi geleceğe projekte edilemez. O alanda fay var. Bundan dolayı ya sadece 1-2 katlı yapılar olmalı ya da 30-40 katlı plazalar. Orası alüvyon bir zemin olduğundan bunların dışındaki yapılar tehlikeli olacaktır. Deprem kaçınılmazdır ve buna göre davranmamız gerekmektedir. Kaçak jeotermal kuyularından dolayı toprakta borlaşma oluyor o alanda. Hiçbir sorun çaresiz değil. Çölde tarım yapılıyor artık. Büyük düşünmeyi öğrenmezsek büyüyemeyiz. Çocuklarınızdan bahsediyorum, deprem bölgesi burası. Sayın Başkan inanıyorum ki 8 ayda imar planını hazırlatır bu alanın. Sonra da bu sorunu çözer. Alanda hukuki anlamda bir sorun yok, sadece çözmeme sorunu var. Mülk sahiplerinin hakları ödenerek kısa sürede bir planlama yapabileceğinize inanıyorum. Plan uzlaşmadır, dayatma olmamalıdır. Burası tarım arazisi, ama tarım yapmak istemiyoruz derseniz emsal olacak şekilde Büyükşehir Belediyesi'ne terk edilmeli. Belediye de aslına uygun devam etmelidir. Balçova Barajı, İnciraltı ve Bahçelerarası sulansın diye yapılmıştı.