Ege ÖSSde sıfır alan 32 bin kişiyi merak ediyorum

ÖSSde sıfır alan 32 bin kişiyi merak ediyorum

25.07.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

.

ÖSSde sıfır alan 32 bin kişiyi merak ediyorum

Yani bir sınavda 300 puan almak kadar sıfır çekmek de bir o kadar zor iş.Ama burası Türkiye, burada Türkler yaşıyor.İsterseniz biraz şu 32 bin kişi üzerinde kafa yormaya çalışalım.Akademisyen birçok dostum, birkaç yıldır üniversitelere gelen öğrenci kalitesinde gözle görülür düşüşler olduğunu söylüyor.Kendilerine nelerin değiştiğini soruyorum; şöyle cevaplar veriyorlar:"Okumuyorlar, sorgulamıyorlar, Türkçe bile yazmakta zorlanıyorlar..."* * * Tabii bu yorumlar uzayıp gidiyor, ama zannediyorum şu kısa cümle bile bu dostlarımın ne demek istediklerini çok iyi anlatıyor.Çoğu zaman kısır, anlamsız, geleceğe ışık tutmayan tartışmalar içinde boğulup gidiyoruz. Oysa Türkiyenin eğitim problemine çözüm bulduğumuzda, gençlerimizi yarınlara daha iyi hazırlayabildiğimizde ülkenin sorunlarına daha hızlı çözümler bulabildiğimizi hep birlikte göreceğiz.32 bin kişi sıfır, ama yüz binler de sıfıra yakın puanlar almışlar. Yani taban puan olarak kabul edilen 105 puanın altında kalan binlerce öğrenci şanslarını gelecek yıl deneyecek. 105in üzerinde puan alanların da hayatlarından mutlu olduğunu söylemek çok doğru olmaz.İstedikleri yerleri kazanmayı başaran 50 - 60 bin kişi dışında sonuçlardan pek mutlu olan yok yani.Türkiyede istediği meslek üzerine eğitim gören kaç kişi var?Oldukça az değil mi...Çocukluğunda avukat olmayı hayal edip de, turizm işletmesi okuyan, doktor olmak isteyip de ziraat mühendisi olan mutsuz çoğunluk bugün Türkiyeyi yönetmeye çalışıyor.* * * Tekrar dönelim sıfır ve sıfıra yakın puan çekenlere...Ben yeni nesille ilgili hep olumlu şeyler düşündüm. Çünkü içlerinde öyle gençler var ki; yalnızca eğitimde değil, sporda da, sanatta da dünya çapında başarılar yakalıyorlar.Hatırlayın; yine bu köşede Robert Kolejde okuyan 59 öğrenciden 23ünün ABD üniversitelerinden kabul sözü aldığını duyurmuştum.Bu öğrencilerden üçü Harvard Üniversitesine; 20 öğrenci de Yale, Princeton, Stanford, Georgetown gibi ABDnin seçkin üniversitelerine gideceklerdi.Gençlerin bazıları yarım burs alarak yıllık 40 bin dolarlık, bazıları ise dört yıl için toplam 170 biner dolarlık burs kazanmışlardı.Yani bir yanda sıfır çekenler, bir yanda ABDnin sayılı üniversiteleri arasında kapışılan gençlerimiz...* * * Evet, gençlerimiz az okuyor.Kendilerine bir başka dünya kuruyorlar ve oradan dışarı zor çıkıyorlar.Türkiyede, dünyada olanlar onları pek fazla ilgilendirmiyor. Hayatı iki saatlik bir film senaryosu kadar pembe zannediyorlar. Gerçeğin peşinden koşmuyorlar. Siyasete öcü gibi bakıyorlar.Diyorum ki...Acaba şu sıfır çekenlere ve sıfıra yakın olanlara bir anket yapma olanağımız olsa ve şuna benzer sorular sorsak acaba kaç puan alırlar..."Lailada bir bira ne kadar?""Çocuklar Duymasında Pınar Altuğun yerine kim geldi?""Babamın öldüğü yaştayım, diye başlayıp giden şarkıyı hangi sanatçımız söylüyor?""Popstarların, Türkstarların birincileri kimler?""Mehmet Ali Erbil kaçıncı evliliğini yapıyor?"* * * Eminim, üniversite sınavları bu tür güncel sorulardan oluşsa, rekorlar kırılır; sıfır alanlar 300lere yaklaşır vallahi...Peki ne yapacağız?Şu 32 bin kişiyi ve neredeyse bu kategoriye girecek olanları mercek altına almalıyız.Eğitim reformunu masaya yatırmalıyız.Ve her alanda olduğu gibi eğitimde de fırsat eşitliğini sağlamalıyız. Öğrenci Seçme Sınavında tam 32 bin kişi sıfır puan almış. Düşünebiliyor musunuz; sorulan soruların yüzde 20sini bile yapamamışlar. Diyelim ki, bütün cevaplara aynı şıkkı işaretleseniz bile sıfır almazsınız. HEP BİRLİKTE TARTIŞALIM Milliyet Ege Yazı İşleri Müdürü Talat Kırcan, eğitim kökenlidir ve bu konuya da çok duyarlıdır. İzmirin üniversite sınavlarında birinci olmasına alışık olan bizler, son yıllarda gelen sıralamadan hiç de hoşnut değiliz.Kırcan bu konuda şunları söylüyor: "İzmirde başarı oranı her geçen yıl gözle görülür şekilde düşüyor. Bu düşüşü yalnızca eğitime bağlamak, yanlış değilse bile, eksik bir değerlendirme olur. İzmir yalnız eğitimde değil, ekonomide, sporda, sosyal yaşamda, kültür sanat olayları ve etkinliklerinde genel olarak kötüye gidiyor. Bakmayın siz moral verici konuşmalara. Siz hiç ekonomide son 10 - 15 yıldır Türkiyeyi heyecanlandıran bir marka duydunuz mu? Kayseride İstikbal, Gaziantepte Sanko çıkıyor. Ülke çapında marka oluyor. İzmir elindekileri tutamıyor. Bursa BUTTİM diye bir dev yarattı. Dünya Ticaret Merkezinin, nedeni ne olursa olsun, durumu ortada. Sporda Metin Oktayı, Ayhan Elmastaşoğlunu, Bahriyi, Fevziyi, Ogün Altıparmakı ve nicelerini çıkaran İzmir kulüpleri, bugün bırakın milli futbolcuyu, üç büyüklerden birinde oynayacak bir oyuncu yetiştiriyor mu?Eğitimde de dershane sayısını artırıp, özel ders aldırmakla başarıya ulaşılmıyor. Öğretmenleri bırtırarak hiç ulaşılmıyor. Öğrenciye araştırma yaptıracak, ufkunu genişletecek, moral verip gece gündüz bilimle uğraşmasını sağlayacak, ezberci eğitimden onları kurtaracak, sponsor destekleri nerede? Ekip çalışması ile gelecek başarı nerede?" Öğrenci Seçme Sınavında sınavı kazanma oranında en başarılı üç il Antalya, Yalova ve Aydın... Sayısal puan türünde Ankara, sözel puan türünde Kırşehir, eşit ağırlıklı puan türünde de Konya en başarılı iller... Kırşehir, Aksaray, Eskişehir dikkat çeken diğer iller...İzmir...İzmirdeki eğitim kurumlarıyla ilgili düşüncelerinizi bekliyorum.Bu sütunda hep beraber cevap bulmaya çalışalım. İzmir başarılı mı, değil mi? Hayatın güzel olması için, eksiksiz olması şart değildir. A. Funicella dsipahi@milliyet.com.tr SEVDİĞİM SÖZLER