Ege Sevdalar şampiyonluklardan büyüktür

Sevdalar şampiyonluklardan büyüktür

13.02.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

Süper Lig’in ikinci yarısında yüzü gülmeyen Göztepe, cefakar taraftarının müthiş desteğiyle Alanyaspor karşısında kazanmayı bildi. Sahadan 3-2 galip ayrılan sarı kırmızılıları değerlendiren Milliyet Ege’nin usta kalemleri, “Göz Göz bitti demeden bitmez” dedi

Sevdalar şampiyonluklardan büyüktür

Bülent Buda: Göztepe’nin Alanyaspor maçını izleyenler iliklerine kadar futbola doydular. İki takımda 90 dakika boyunca oyunu domine edemediler. Çünkü sahada inanılmaz bir mücadele vardı ve iki takımın da hırsı en üst düzeydeydi. Göztepe 2 farkla öne geçene kadar maçın hakimiydi. Özellikle ikinci golün hazırlanışı muhteşemdi. Penaltıyı kaçıran Borges kendini affettirdi. Alanyaspor’un en etkili oyuncularından birisi olan Efecan’ı, Kemal hoca’nın defansın sol tarafında yaptığı doğru organize sayesinde maçta olduğunu göremedik bile. Alanyaspor devrenin sonuna doğru maçı 2-1 yaptı. İkinci yarıda eşitliği yakalayınca tribünlerdeki taraftarlar adeta ecel teri döktü. Yasin, Serdar, Castro ve Gassama Göztepe adına çok etkili bir biçimde hızlı oyunlarını sergilediler. 82. dakikada Deniz Kadah’ın yerine Ghilas oyuna girdi. Beraber seyrettiğim tüm arkadaşlarım duydu. “Ghilas bir gol at da önce kendini sonra Göztepe’yi kurtar” dedim. Gerçekten Ghilas rövaşatayla jeneriklik bir gol attı. Haftalardır özlem duyduğu 3 puanı aldılar. Bu maçta da Göztepe’yi canı gibi seven taraftarları ile futbolcular arasındaki oluşan güçlü bağın sonuçlarını gördük. Hiç susmayan ve 90 dakika boyunca takımını destekleyen bu muhteşem taraftara 3 puan kutlu olsun.
Bülent Buda: “Ya bugün de kazanamazsak”? Bu duygu fena halde hırpalar alandaki futbolcuyu. İki farkla öne geçip belirgin bir özgüvene ulaşamamak bu duygunun futbolcuyu kemiren yanı olmalı. Kanser hücresi gibi bir şey meret. Hele Alanya iki farkı kapayıp üçüncüyü kovalarken duygusal anlamda neler yaşıyor bu sarı kırmızılı futbolcular acaba? Bir yandan tutkulu, coşkulu taraftarı yine mutsuz etmenin baskısı öte yandan bireysel özgüvenlerinde oluşan savrulmalar... Sıra dışı, fantastik, coşku, heyecan, hüzün, sevinç kısacası müthiş bir karışım. Alanya iyi bir takım. Rakip sahada 2 farkla geriye düşüp eşitliğe ulaşmak. Hem de Göztepe taraftarı önünde, büyük iş. Uzun zamandır, her defasında Göztepe kulübeden katkı alamıyor diye söylenmekten yorgun düştük. Bu kez 3 puan kulübenin. Ghilas oyuna katılır katılmaz fantastik bir gol attı. Devamının geleceğini ummak isteriz. Göztepeli futbolcular her şeye karşın daha iyi olmak zorunda.
Mehmet Demirtaş: Her şeyden önce haftaiçi Göztepe’nin en büyük gücü taraftarın tesis ziyareti çok anlamlıydı. Özellikle antrenman öncesi tesisleri pankartlarla bayram yerine çevirmeleri ve de “Yenilince değil, vazgeçince kaybedersin” pankartı büyük değer ve anlam taşıyordu. Bu güzel tablonun eşliğinde Alanyaspor karşılaşmasına çıkıldı. Sarı kırmızılıların mutlak 3 puana ihtiyacı vardı. Hem Ghilas’ı hem de 3 puanı kazandı. Alanyaspor maçını izlerken adeta öldük öldük dirildik. Göztepe güçlü taraftarıyla birlikte sahada adeta savaştı. Dediğim gibi Göztepe sadece 3 puan kazanmadı. Bugüne kadar yakındığımız Borges ve Ghilas’ı da kazanmış oldu. Şimdi geçmişe sünger çekip önümüze bakma zamanı. Her zamankinden daha fazla kenetlenme ve hedeften şaşmamak gerekiyor.

Haberin Devamı

Tehlike çanları Akigo için çalıyor

Bülent Buda: Dakika 5, sağ kanattan Sivas, Akhisar kalesi önüne indiriyor, Fatih +3 savunmacı kale önünde. Sivaslı Kone tek tabanca. Kafayı hiç sıkıntıya girmeden yapıştırıyor, topu ağlarla buluşturuyor. O kadar kalabalık ne iş yapar orada? 20 dakika düzenli gelen, basan taraf Sivas. Akhisar’ın anlayışı ‘Al gülüm ver gülüm’. Hafta içinde Kasımpaşa karşısındaki takım bu değil mi? Deplasmandasınız, kupa maçının en iyilerinden Aykut neden kulübede? 20. dakikadan sonra bir kıpırdanma var. Ama şöyle dikine, adam eksilterek tempolu atak risk üstlenerek rakibin üstüne abanma cesareti, eğilimi yok. Sahi futbolda risk üstlenmenin anlamının karşılığı nedir? İkinci yarı 60. dakikaya kadar Sivas geliyor, kaçırıyor. Penaltıyla ikinciye ulaşıyor ve Akhisar cephesinde yaprak kımıldamıyor. Akıl başa ne zaman geliyor? Akhisar’a VAR’dan penaltı geliyor. Sivas 10 kişi kalıyor fark 1’ e iniyor. 7 dakikalık uzatmaya geçiliyor. Akhisar heyecanlanıyor, bindirmeye başlıyor. Pardon beyler, bir miktar rötarlı değil mi? Yine de 90+2 Cikalleshi net pozisyonda köşeye yönlendirse her şeye karşın yine de 1 puanla Akhisar’a dönülebilirdi. Bu arada Kasımpaşa’yı 3’leyen Ankaragücü haftaya Akhisar’da bilgilerinize sunulur.
Fatih Tanfer: Akhisar için hayati önem taşıyan maçta ilk 60 dakikada mutlak hakim Sivasspor’du. Kone’nin attığı goldeki defans hatası şunu gösteriyor; hala Akhisar’lı savunmacılar defans yapmakla defansa gelmek arasındaki farkı bir türlü ayırt edemiyorlar. Akhisar’ın son 10 dakikadaki temposunu maçın başından itibaren olması gerektiğine inanıyorum. Kalan maçlarda kurtuluş mücadelesinin başarıya ulaşması için Ankaragücü hayati önem taşıyor.

Haberin Devamı

Haftalar sonra gelen yenilgi

Bülent Buda: İlk 45 dakikada karşı kaleyi daha sık ziyaret etti ve topa tam anlamıyla sahip olan net bir pozisyon bulamadı. Yine de atak sayısında öndeydi Altay. Lakin ender ataklarla Altay kalesini ziyaret eden ve iki gole ulaşan taraf da Adanaspor. Nedeni, Altay basıyor, ileri uçta top kaybı yaşanıyor, Adana hızlı ve tempolu gelince de sorunlar baş gösteriyor. Yıllar sonra sevgili Merter Yüce ikinci 45’de alanda. Özlemişiz onu. Oyuna katılmasıyla takımın pas kalitesi ivme kazandı. Tavares öne çıktı ve golünü çaktı. Bir yandan da, ardından gelen iki golün de ateşleyicisi oldu. Günün iyilerinden Kappel önce ikiledi ve Kral Marco son sözü söyledi. Altay maçın ikinci yarısına sığdırdığı 3 gol ile o sürecin tek egemeniydi. Merter’in, Tatos’un önderliğinde akışkan pas oyunuyla hem gollere ulaştılar hem de rakiplerine top göstermediler. Muhteşem bir geriye dönüştü.
Fatih Tanfer: Altay 2-0 mağlup duruma düştüğü Adana karşısında ikinci yarıda Tavares, Kappel ve büyük usta Marco Paşa’nın attığı 3 golle maçı 3-2 kazandı. Merter’in ve Tatos’un Altay’ın oyununa kattığı değer çok önemli. İkinci yarıda coşkusu, enerjisi ve agresif oyun anlayışıyla çok iyiydiler. Kadro yapısı ve oyun anlayışındaki pozitif etkileriyle hiç olmazsa Play Off yarışı içinde olması gereken bir Altay’ı değerlendirmeyi çok isterdim. Ancak lig uzun, bu köprünün altından çok sular geçer. Altay’ın yetenekleri oyun alanına ağırlıklarını koyduktan sonra mutlu haberler almak hiç de uzak gözükmüyor.
Mehmet Demirtaş: Adanaspor karşısında alınan 3 puan tam da zamanında geldi. Sait Hoca siftah yaptı. Oyuncular ve taraftara büyük moral oldu. Özellikle Altay’ın 2-0’dan geri dönüşü muhteşemdi. En azından kazanma hırslarını ve asla vazgeçmeyeceklerini bizlere ispatladılar. Bu haftaki Bolu maçıyla beraber artık çıkışa geçeceğine inanıyorum. Geçmeli de. Büyük Altay’ın en azından bu sene için Play Off oynaması gerektiğine inanıyorum. Haydi Altay vazgeçmemeye devam...

Haberin Devamı

Yürekten oynuyorlar!

Haberin Devamı

Bülent Buda: Kuşkusuz çok değerli bir galibiyet ve 3 puan. Giray Hoca’nın maç öncesi yayıncı kuruluş konuşmaları yıl sonunda kitap olarak yayınlanırsa şaşırmayın. Yalnız bir şey var ki hocanın vurgularıyla tamamen örtüşüyor. Balıkesir ikili, üçlü katılımlarla kanatlarını akışkan bir biçimde çok etkili kullanıyor. O bölgelerden kale önüne yönelen toplardan pozisyonlar, goller geliyor. Bu etkinliklere sağdan Okan’ın soldan Doğa’nın katılımları ile onlara eşlik eden Sedat Şahintürk, Mehmet Boztepe ve Nizamettin çok şey katıyorlar oyuna. Belec, bir türlü gol orucunu bozamadı ama iki gol asistiyle de öne çıktı. Foxi, bu hafta Giray Hoca’ya onu dışarı alacak fırsatı vermedi. İki golün yanı sıra oyunun içinde kalan hali sevindiriciydi. Vukovic’in eşitlik golüne yapacağı bir şey yoktu. Maçın bütününde iyiydi. Özellikle 78. dakikada Serdar’ın net gollük vuruşunu önleyişiyle günün 3 puanına katkı veren en değerli isimlerinden biri oldu. Cumali’ye geçmiş olsun. Umarım ağır bir durum yoktur. Oyundan çıktıktan sonra onun orta alan merkezindeki değerini daha iyi anladık. Aman dikkat.

Haberin Devamı

Denİzlİ’nİn ayak seslerİ

Bülent Buda: İlk 45’de üretilen pozisyonlarla skora ulaşmak olasıydı. Direklerden dönenler, Erce’nin çıkardıkları, çerçeveyi bulmayan becerisi eksik final vuruşları... Tribünler dolu, taraftar coşkuluydu. Oyun alanına müthiş katkı veriyorlar. Takımda, iyi çalışılmış alanda sergilenen akışkan oyun isteği varsa da bazen yetersiz kalan final dokunuşları da oldu. 3 puanlık gol Altınordu savunma hatasıyla da olsa zeka, teknik ve beceri ürünüydü. Lider Altınordu karşısında 1 olasılık doyurucu değil gibiydi, eksik bir şeyler gözleniyordu. Bunlar elbette olacaktır. Haftalar biriktikçe, yüksek tempo kazandıkça, sevinç kadar yüklenen stres ve sorumluluk duygusunun verdiği korku da kaçınılmazdır. Yorgunluk yapar takımda. Artık tek doğrultu her koşulda kazanmak olacaktır ve kazanmak her zaman güzeldir.
Fatih Tanfer: Denizlispor, 14 haftadır yenilmezlik başarısını gösteren Altınordu’yu yenerek puanını 46’ya çıkardı. Maçın ilk bölümü Denizslispor il Kaleci Erce arasında geçti desek abartmış olmayız. Birden bire hızlanan ve yön değiştirme özellikleri olan Mehmet Akyüz, Burak Çalık, Recep ve onları doğru yönlendiren Aissati, Altınordu kalesi önünde tehlikeler yarattı. 64. dakikada Burak zor pozisyonda 3 puanı getiren golü attı. Gol sonrası iyi niyetli futbol emekçisi Gençlerbirliği karşısında bomboş pozisyonda kaçırdığı gol aklıma geldi. O günkü üzüntüsü ve bugünkü mutluluğu... Futbolun içinde böyle şeyler vardır. Denizli bir bütün halinde iyi oynadı ve doğru pozisyon değiştirdi. Elbette tribünlerin verdiği inanılmaz desteği ve onun pozitif etkisini göz ardı etmek de mümkün değil.
Mehmet Demirtaş: Denizlispor artık koşar adım Süper Lig’e gidiyor. Herşeyden önce inanmış bir takım izliyoruz sahada. Altınordu engelini aşıp, en yakın rakibine 5 puan fark atan Denizlispor, zirve için hedefe 1 adım kaldı. Yeşil siyahlılarda şampiyonluk şarkıları söylenmeye başlandı bile. Ancak bundan sonraki haftalar çok daha dikkatli olmak zorundalar. Özellikle bu haftaki Eskişehir maçı büyük önem taşıyor. Şehir kenetlendi, takım şampiyonluğa inanıyor. Haydi Denizli yolun sonu Süper Lig.

Büyük Altay inandı bir kere

Bülent Buda: İlk 45 dakikada karşı kaleyi daha sık ziyaret etti ve topa tam anlamıyla sahip olan net bir pozisyon bulamadı. Yine de atak sayısında öndeydi Altay. Lakin ender ataklarla Altay kalesini ziyaret eden ve iki gole ulaşan taraf da Adanaspor. Nedeni, Altay basıyor, ileri uçta top kaybı yaşanıyor, Adana hızlı ve tempolu gelince de sorunlar baş gösteriyor. Yıllar sonra sevgili Merter Yüce ikinci 45’de alanda. Özlemişiz onu. Oyuna katılmasıyla takımın pas kalitesi ivme kazandı. Tavares öne çıktı ve golünü çaktı. Bir yandan da, ardından gelen iki golün de ateşleyicisi oldu. Günün iyilerinden Kappel önce ikiledi ve Kral Marco son sözü söyledi. Altay maçın ikinci yarısına sığdırdığı 3 gol ile o sürecin tek egemeniydi. Merter’in, Tatos’un önderliğinde akışkan pas oyunuyla hem gollere ulaştılar hem de rakiplerine top göstermediler. Muhteşem bir geriye dönüştü.
Fatih Tanfer: Altay 2-0 mağlup duruma düştüğü Adana karşısında ikinci yarıda Tavares, Kappel ve büyük usta Marco Paşa’nın attığı 3 golle maçı 3-2 kazandı. Merter’in ve Tatos’un Altay’ın oyununa kattığı değer çok önemli. İkinci yarıda coşkusu, enerjisi ve agresif oyun anlayışıyla çok iyiydiler. Kadro yapısı ve oyun anlayışındaki pozitif etkileriyle hiç olmazsa Play Off yarışı içinde olması gereken bir Altay’ı değerlendirmeyi çok isterdim. Ancak lig uzun, bu köprünün altından çok sular geçer. Altay’ın yetenekleri oyun alanına ağırlıklarını koyduktan sonra mutlu haberler almak hiç de uzak gözükmüyor.
Mehmet Demirtaş: Adanaspor karşısında alınan 3 puan tam da zamanında geldi. Sait Hoca siftah yaptı. Oyuncular ve taraftara büyük moral oldu. Özellikle Altay’ın 2-0’dan geri dönüşü muhteşemdi. En azından kazanma hırslarını ve asla vazgeçmeyeceklerini bizlere ispatladılar. Bu haftaki Bolu maçıyla beraber artık çıkışa geçeceğine inanıyorum. Geçmeli de. Büyük Altay’ın en azından bu sene için Play Off oynaması gerektiğine inanıyorum. Haydi Altay vazgeçmemeye devam...

Yürekten oynuyorlar!

Bülent Buda: Kuşkusuz çok değerli bir galibiyet ve 3 puan. Giray Hoca’nın maç öncesi yayıncı kuruluş konuşmaları yıl sonunda kitap olarak yayınlanırsa şaşırmayın. Yalnız bir şey var ki hocanın vurgularıyla tamamen örtüşüyor. Balıkesir ikili, üçlü katılımlarla kanatlarını akışkan bir biçimde çok etkili kullanıyor. O bölgelerden kale önüne yönelen toplardan pozisyonlar, goller geliyor. Bu etkinliklere sağdan Okan’ın soldan Doğa’nın katılımları ile onlara eşlik eden Sedat Şahintürk, Mehmet Boztepe ve Nizamettin çok şey katıyorlar oyuna. Belec, bir türlü gol orucunu bozamadı ama iki gol asistiyle de öne çıktı. Foxi, bu hafta Giray Hoca’ya onu dışarı alacak fırsatı vermedi. İki golün yanı sıra oyunun içinde kalan hali sevindiriciydi. Vukovic’in eşitlik golüne yapacağı bir şey yoktu. Maçın bütününde iyiydi. Özellikle 78. dakikada Serdar’ın net gollük vuruşunu önleyişiyle günün 3 puanına katkı veren en değerli isimlerinden biri oldu. Cumali’ye geçmiş olsun. Umarım ağır bir durum yoktur. Oyundan çıktıktan sonra onun orta alan merkezindeki değerini daha iyi anladık. Aman dikkat.

Yazarlar