Süpürge otunun balını yapacak

Nedim Kalpaklıoğlu, İzmir iş dünyasının son dönemde yetiştirdiği en başarılı ihracatçılardan birisi. İzmirden kalkıp dünya pazarlarında kendi markasıyla boy göstermeyi deneyecek kadar da cesur bir insan. Bu cesaretini Özala borçlu olduğunu söylüyor. Hani Başbakanlığı döneminde Türk ihracatçısının önünü açıp biraz teşvik biraz da gaz (isterseniz biz buna moral - motivasyon diyelim, daha kibar olacak) vermişti ya! Ama hayat çok garip çelişkilerle dolu! Siz biliyor musunuz ki, aynı Özal, yaşamının bir döneminde Nedim Beyi "bir gecede 10 yaş birden" ihtiyarlatmış! Olay 1984 yılında, Nedim Beyin Tuborgdaki Genel Müdür Yardımcılığı sırasında yaşanmış. Dilerseniz kendisi anlatsın:"Yeşilim marka birayı çıkardık. 50 - 60 milyon dolarlık bir yatırım yapmışız, çok başarılı bir pazarlama faaliyeti yürütmüşüz, satışlar süper. Hatta Danimarkadan bir uçak dolusu sanayici ve işadamı getirip bu yatırımımızı gösterdik. Ama Özal, bir geceyarısı kararnamesiyle kahvelerde bira satışına yasak getirdi. Ve satışlar bıçak gibi kesildi. O olay benim için gündüzle gece gibidir. Satışın başında ben olduğum için doğal olarak en büyük sıkıntıyı da ben çektim." Sonra mı? Aslında bu yazının başlığı "Bir eli yağda, bir eli balda" olmalıydı. Öyle ya, kahramanımızın iş hacminin yüzde 50si yağdan, yüzde 50si baldan. Ama bazen detaylar çok daha ilginç olabiliyor. Tıpkı süpürge otu balı gibi. Tuborgdan Yaşar Dış Ticarete geçen Kalpaklıoğlu, orada ihracatı öğrenmiş, tadını da almış. Hani ağzına tad bulaşanın gözü pekmez tulumunda olurmuş ya, o hesap. Bazı Afrika ülkeleri hariç dünyada gezmediği yer kalmamış. Görmüş ki, Türk ürünlerinin satılmayacağı yer yok. "Türk ihracatçısının gözü kara. Dünyanın neresine gidersem gideyim, mutlaka uçakta ya da otelde bir Türk işadamına rastlıyorum. Elinde çantası, mal satıyor" diyor.1996 yılında Holdingten ayrılıp kendi şirketi NKM Gıda A.Ş.yi kurmuş. Şimdilerde 25 ülkeye ihracat yapıyor. Ege marka bal ve zeytinyağı ile 10 milyon dolarlık ihracat cirosuna ulaşmış. Aliağa Organize Sanayi Bölgesinde 10 bin metrekare arsası var. Ancak yeni fabrika için 2005 Eylül ayındaki göstergeleri bekleyecek. Gıdada yeni bir ürüne hazırlanıyor. Ama gizli bir proje bu. Bu konuda sadece şunları söylüyor: "Ben naturel gıda aşığıyım. Gönül adamıyım. Olaya sadece ticari bakmıyorum."(Bana göre Nedim Beyin gireceği yeni alan baharat. Sadece tahmin ediyorum.) Sürpriz bir ürün Nedim Beyin işinin en tatlı bölümü (tahmin edeceğiniz üzere) bal ihracatı. Sistemi öyle iyi kurmuş ki, bir dirhem bal için bir çeki keçi boynuzu çiğnemek zorunda kalmıyor. Sözleşmeli arıcılık yöntemiyle çok sağlıklı, tıkır tıkır yürüyor işler. Bu yılın ekim sonuna kadar Türkiyeden ihraç edilen toplam 4 bin 600 küsür ton balın yaklaşık yüzde 35inde NKMnin imzası var. 1500 - 200 ton civarında bir miktar bu ve 5 milyon dolarlık ihracat anlamına geliyor.Son günlerde Nedim Kalpaklıoğlunun üzerinde yoğun bir şekilde çalıştığı proje ise, doğadaki toplam 25 çeşit balın üretimi ve pazarlanması. Bir adım sonrasında her ülkenin damak tadına uygun üretimlerin yapılması var. Narenciye, kestane, süpürge otu, pamuk, ayçiçek, yayla, kekik, yonca, akasya, üçgül, funda, ıhlamur ve daha pek çok çiçekten yapılan balları tüm dünyaya pazarlayabileceğini söyleyen Nedim Bey şöyle devam ediyor:"Bal neredeyse reçete ile satılacak bir ürün. Çünkü mikrop öldürücüdür, kanı temizler, kemikleri geliştirir, cildi güzelleştirir, çocukların gelişimini hızlandırır, sindirim organlarını tedavi eder, sinirleri sakinleştirir, kalp ve damar hastalıklarına, mide ülserine iyi gelir, karaciğeri tamir eder ve doğru saklandığında 3000 yıl bozulmadan kalabilir. Böylesine sihirli bir ürünü pazarlamak çok zor değil. Yeter ki, kalıntı sorununu aşalım, çeşit artıralım." 5 milyon dolarlık