UKOME kararı UYGULANSIN!

2017 Sokak sakinleri, “Ya kanun ve kurallara uygun yaşasınlar, ya da çıkarın bu kanun ve kural tanımazların işletmelerini bu sokaktan, sabrımız artık taşmak üzere” demişler ve bu sokaktaki bazı işyeri sahiplerince tehdit edildiklerini de bildirmişlerdi.

Taraflı davranılıyor
Haberin çıktığı gün önce Karşıyaka Belediyesi yetkilileri aradı ve 2017 Sokak’ta eskiden olduğu gibi yol kapatma ve kaldırım işgal etme gibi olumsuzlukların yaşanmadığını bildirildi. Daha sonra da 2017 Sokak’taki işyeri sahipleri arayarak, “Biz burada hepimiz kiradayız. Kiralarımızı bile zor çıkarıyoruz. Ayrıca onlarca işçi çalıştırıyor ve vergilerimizi de düzenli ödüyoruz. Ancak, zaman zaman haksız suçlamalara da maruz kalıyoruz. Belediye ve emniyet birimlerinin taraflı yaklaşımından artık bıkmış durumdayız” dediler ve sözlerini şöyle sürdürdüler:
“Bu sokak bir kaç kişinin tekelinde değildir. En önemlisi de biz bu sokakta yaşayan hiç kimseyi tehdit etmedik. Elimizde 2009/265 no’lu UKOME kararı var ve 2017 Sokak yaya yolu olarak belirtiliyor. Karşıyaka Belediyesi’nin talebi doğrultusunda söz konusu sokak, belediyemizce imar uygulaması yapılancaya kadar, gerekli trafik önlemleri de alınma koşuluyla araç trafiğine geçici olarak açık tutuluyor. Tabii bizler belediyeden bu sokağın bir an önce imar planlarına uygun hale getirilmesini istiyoruz. Bu konuda asıl biz oldukça mağduruz ve biran önce ortak bir çözüm bulma yönünde uğraş veriyoruz. Ancak, ne yazık ki taleplerimiz belediyemizce dikkate alınmıyor. Karşıyaka Belediye Başkanımız Cevat Durak’ın bize destek olmasını bekliyoruz.”


Burası müze mi, otopark mı?
Öncelikle başlıkla ilgili yeri belirteyim. Burası 8 bin yıllık medeniyetler kenti İzmir’in geçmişinin sergilendiği “İzmir Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü ile Arkeoloji ve Etnoğrafya Müzesi.” Bu iki birimin yerini bilmiyenlere tarif edeyim; Konak’ta Varyant’tan inişte alt kısımdaki Bahribaba Parkı’nın içinde bulunuyor. 1984’te hizmete açılan bu müzenin şu anki durumu yürekler acısı. Çünkü, müze İzmir’in 8 bin yıllık geçmişini sergileyemediği gibi, girişindeki ve arka kapısındaki otopark görünleri oldukça şaşırtıyor ve son derece de üzüyor.
Buraya gelenler, müzenin girişinden itibaren İzmir’in tarihini sergileyen değerlerle karşılaşacaklarını zannederlerken, birbirinden lüks araçlarla karşılaşıyorlar. Halbuki müzenin yaklaşık 50 metre önünde İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN A.Ş. tarafından işletilen Konak Çok Katlı Otoparkı bulunuyor ve bu otoparkın üst katları da çoğu zaman boş oluyor.
Ayrıca, buraya park edilen araçların tamamı Arkeoloji Müzesi personelinin mi değil mi, belli değil. Ki öyle bile olsa buraya bir tek araç bile park edilmesine izin verilmemeli. Görünen yerlere İzmir’in tarihi ile bütünleşen taşınamayacak parçalar konulmalı.
Konuyu İzmir Valisi M. Cahit Kıraç’ın bilgisine sunuyorum.


Otobüsler asla buradan geçmemeli
Karataş’tan Macide Uslu torununu götürdüğü Alsancak Behçet Uz Çocuk Hastanesi’nde yaşadıklarını şöyle dile getirdi: “Bu kenti yönetenler bunun farkında değiller mi? Torunum bu hastanede 2 gün yattı ve biz de dışarıda kafeteryada bekledik. Beklediğimize bekleyeceğimize bin pişman olduk. Aman Allahı’m o ne otobüs furyası, o ne otobüs trafiği. Sanki, İzmir’deki bütün otobüsler bu hastane önünden geçiyor. Bir de trafik tıkandı mı, sormayın gitsin; hem gürültü, hem de egzoz kirliliği ortalığı mahvediyor. Hastanede yatan miniklere ne oluyor, dersiniz. Çok yazık. Otobüsler bu yoldan asla geçirilmemeli.”


‘Hastane şartlı’ bağış bina 10 yıldır çürüyor
Yenişehir Gaziler Caddesi’nden arayan Serkan Erdoğan, hayırsever Ahmet Erşan’ın 20 yıl önce bağışladığı eski İzmir Bağ-Kur binasının çürüdüğünü bildirdi. Erdoğan, “Ben bu binanın zemin katındaki işyeri sahibiyim. Bina semtimize hastane yapılsın diye 20-25 yıl önce Sağlık Bakanlığı’na bağışlandı. Ancak, 10 yıl önce boşalan binaya hastane yapılmadı. Bina çürüyor, camları ve çerçeveleri dökülüyor.Hayırsever Ahmet Erşan’ın kemikleri sızlıyordur. İzmir Valimiz M. Cahit Kıraç acaba bu konuyu gündeme getirip bu semtin bir sağlık birimine kavuşmasını sağlayamaz mı?” diyor.

Basmane Garı’nın saatine ne oldu?
İzmir Hatay 227 Sokak’tan arayan Mustafa Ergün İzmir’in Basmane’deki Gar binasının girişindeki tarihi saatin akibetini soruyor. Okurumuz bakın ne diyor: “Ben doğma ve büyüme İzmirliyim. Yarım asrı geçen yaşamımda İzmir’in tarihi ile içiçe birlikte oldum. Hatta Basmane Kültür Mahallesi’nde ağabeyimin bir işyeri vardı ve sık sık bu dükkanda Basmane Garı restore edilmeden önce gar girişinde duvarda bir tarihi saat duruyordu. Binanın yüzü restore edilirken bu saat alındı. Tadilat ve ve bakım işi bitti ama tarihi saat yerine konulmadı. Çok güzel ve nostaljik bir saatti. İnsanlar saatleri doğru mu değil mi bu saate bakarak ayarlıyorlardı. Acaba yetkililer bu saatin akibetini bize açıklarlar mı?”

Apartman altında bu iş yapılır mı?
“Bu iş!” ne işi biliyor musunuz? Araç yıkama işyerleri. Farkındaysanız birkaç yıldır bu işyerleri mantar gibi çoğaldı. Tabii bu işyerlerinin çoğu ruhsatsız, hatta halı yıkama merkezi diye açılıyor. Sonra da araç yıkama merkezine dönüştürülüyor. İsminin açıklanmasını istemeyen bir okurumuz, “Burası Bornova Özkanlar 220 ve 220/1 sokakların kesiştiği yer. Burada açılan oto yıkama ünitesi bizi çok rahatsız ediyor. Ne gündüz, ne de gece huzurumuz kalmadı. Pencere açamadığımız gibi balkonlara da çıkamaz olduk. Yüksek basınçlı suyun sesi insanı çileden çıkarıyor” diyor.