Dolar 3.35 olur mu?

Piyasalar haziran ayında yine coşkulu. ABD’de istihdam piyasasına ilişkin gelen verinin beklentinin altında kalması dolar/TL kurunun yılın en düşük seviyelerine gerilemesini sağladı.

Kurdaki zayıf seyir sürüyor. Bunda olumlu veri akışının etkisi var. Söz konusu durum aynı zamanda paranın borsaya gelmesini sağlıyor. Açıklanan veriler sonrası BIST 100 Endeksi haftanın son işlem gününde 1.502 puan artarak 98.867 seviyesine yükseldi. Borsada yükseliş yönündeki ana eğilim korunurken dolar kurunda da düşüş yönündeki ivme sürüyor. Dolar kurunda düşüşün hedef destek seviyeleri yaz ortasına doğru 3.40-3.35 seviyeleri. Kısa vadede 3.50 izlenecek. 3.50 seviyesi bireysel yatırımcılar açısından kırılma noktalarından biri. Dolar kuru 3.50 sınırında olması nedeni ile bireysel yatırımcıların talebi ile karşılaşabilir. Ancak 3.50’nin altındaki seviyelerin görülebileceği de göz ardı edilmemeli. Özellikle bu seviyenin altına kayılması düşüşü hızlandırabilecektir.

ABD istihdam verisi

Yurtdışından gelen veriler kurun hareketi üzerinde etkili. ABD’de Tarım Dışı İstihdam mayıs ayında 138 bin artış kaydederek, 182 bin olan beklentinin gerisinde kaldı. Açıklanan verilere göre işsizlik oranı yüzde 4.3’e geriledi. Ortalama saatlik kazançlar aylık bazda beklentilere paralel yüzde 0.2 olarak açıklanırken yıllık bazda yüzde 2.5’e geriledi. Bu açıklanan veriler 13-14 Haziran tarihlerinde gerçekleştirilecek Fed toplantısı öncesi son Tarım Dışı İstihdam verisi. Söz konusu veriler, haziranda Fed’in faiz artışını erteleyeceğine dair bir sinyal üretmiyor, ancak sonrasında devamının gelmesinin ekonominin şu anki durumuyla biraz zor olacağı öngörülüyor. Bu da dolara olan eğilimi sınırlayan bir etken olarak gündeme geliyor.

Kredi risk primi düşüşte

Türkiye’nin kredi risk primini gösteren CDS oranı 200 seviyesinin altına indi ve 195 seviyesine geriledi. Bu rakam 2015’in temmuz ayından bu yana en düşük veriye işaret ediyor. Türkiye’nin ‘yatırım yapılabilir’ ülke notunu kaybetmesinin ardından TL varlıklara gelen satışların durulduğunu görüyoruz. Gelişmekte olan ülkelere yönelen fon akışı Borsa İstanbul’da yeni para girişini getirirken borsa endeksinin de yeni rekorlar kırmasını sağlıyor. Kredi risk priminin bulunduğu seviye bir tür erken uyarı sistemi gibidir. Yükselmesi ve 300’lere dayanması ülke riskinin oldukça yüksek olduğuna işaret ederken, düşmesi ve 100’lü seviyelere gerilemesi risk iştahını artırabilecek gelişmelerin yaşandığına işaret eder.

6 AYIN ŞAMPİYONU BORSA İSTANBUL

Borsa İstanbul, yüzde 34 oranındaki getirisi ile son altı ayda en fazla kazandıran borsa oldu. Arjantin, Yunanistan, İspanya borsalarından daha fazla kazandıran Borsa İstanbul, hızlı çıkışı ile dikkat çekiyor. BIST 100 Endeksi kapsamında bulunan 100 hisseden 52 tanesinin son altı ay içerisindeki performansı endeksin üzerinde oldu. Son altı ayda Arjantin borsası yüzde 32 değer kazanırken Yunanistan borsası yüzde 28 yükseldi. Hisse bazında son altı aylık getirilere bakıldığında da endeksi yukarı taşıyan BIST 30 hisseleri içerisinde yükselişiyle yüzde 50’nin üzerinde değer kazanan 11 hisse dikkat çekiyor. Bu hisseler şöyle sıralanıyor: Aselsan, Petkim, Tekfen Holding, Kardemir (D), Vakıflar Bankası, Ford Otosan, İş Bankası (C), Tüpraş, Türk Hava Yolları, Ereğli Demir Çelik, Şişe Cam. Söz konusu şirketler kendi sektörlerinde öncü olup Türkiye’nin en büyük firmaları arasında yer alıyor.

Teknolojiye yatırım

Borsa İstanbul’da teknoloji sektörüne yatırım kazandırıyor. Son beş yılda 2013 yılı dışında teknoloji hisselerine yatırım yapanlar hep yüzde 25’in üzerinde getiri sağladı. Son altı ayda teknoloji hisselerinin getirilerine baktığımızda getirinin yüzde 49.05 olduğunu görüyoruz. Sektördeki hisseler incelendiğinde son altı ayda tüm hisselerin bir yıllık faizin üzerinde getiri sağladığı gözleniyor.

Enflasyon izlenecek

Önümüzdeki hafta global ölçekte önemli veriler takip edilecek. 8 Haziran günü Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) aylık faiz toplantısı ile İngiltere’de seçimler var. ECB toplantısından çıkacak sonuç önemli. Eğer toplantıda parasal gevşemenin yavaşlayacağına dar işaretler gelirse bu durum euro’nun güçlenmesine yol açacaktır. İngiltere seçimlerinde ise kritik haftaya girildi. Anketler muhafazakârlar ile İşçi Partisi arasındaki farkın daraldığını gösteriyor. Bu da seçim sonuçlarında sürpriz gelişmelerin yaşanabileceği izlenimini güçlendiriyor. Böylesi bir durumda sterlinde sert dalgalanmaların yaşanması olasılık dahiline girecek. Yurt dışındaki bu gelişmelerden ayrı olarak Türkiye’de ise açıklanacak mayıs ayı enflasyonu bekleniyor. Enflasyon verisindeki aşağı yönlü eğilim piyasalardaki olumlu havayı güçlendirecektir. Öte yandan olası bir kabine değişikliği de yakından izleniyor. Değişikliğin boyutu ve ekonomi yönetiminde görevlendirmede ne gibi bir değişikliğe gidileceği piyasaların merakla beklediği bir diğer husus.