Erdoğan’dan ümük sıkmalı program

Dış borçta ciddi sıkıntıların olduğunu düşünmediğini söyleyen AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, iç borçta yeniden yapılandırma gerektiğini anlattı.
Erdoğan, "Yeniden yapılandırmayı konuşmamız lazım, konsolidasyonu değil" dedi.
Ekonomi kurmayları ile birlikte dün ihracatçıların konuğu olan Erdoğan, "Muhataplarımızla uzlaşarak karşı taraftaki muhatabımızı zarara uğratmadan bunu ötelemek lazım. Konsolidasyon yok" dedi.

‘Vade uzatılabilir’
Erdoğan’ın kurmaylarından Reha Denemeç ise "İç borçta en önemli sorun kısa vadeli ve yüksek faizli 17 milyar dolarlık kısım. İç borcun dirayetli bir hükümetle vadesi uzatılabilir, faizi düşürülebilir. Ve problem olmaktan çıkarılır" diye konuştu.
Erdoğan da bir başka ihracatçının damping ve kotalarla ilgili sorusunu ise şöyle cevapladı: "Aynı ürün benim ülkemde varsa, buna karşı engellemeleri, adına kota mı dersiniz, damping mi dersiniz yapmak durumundayız. Bize fındığı sök diyorlar. Bize fındığı sök diyenler kendi ülkesinde, İtalya’da, İspanya’da, Yunanistan’da ton başına 177 euro destek veriyor. Çayı da sök diyor. Öbür taraftan Türkiye’ye kaçak olarak 80 bin ton çayı sokuyor. Bunlar engellenirse ne fındık ne de çay fazlası elde kalır. Kaçak girişte kararlı tedbirler alınarak bu işin ümüğünü sıkmak gerekir."

‘İkitelli Dubai olabilir’
Erdoğan, İstanbul’u bir ticaret şehri haline getirmek istediklerini belirtirken de, "İkitelli’ye bakın, orada yatan paranın haddi hesabı var mı? Burada çok farklı imkanlar var. İkitelli Türkiye’nin bir Dubai’si olabilir. Bunun altyapısı yerel ve merkezi yönetimlerle gerçekleştirebilir" dedi.
İktidara gelir gelmez, AB üyesi ülkelerin iktidardaki parti yöneticileriyle görüşeceklerini de belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

AB turuna çıkacak
"Kopenhag Zirvesi’ne yönelik olarak olumlu gelişmeler görülmüyor. Biz, 4 Kasım’dan itibaren AB üyesi ülkelerin iktidarında bulunan partilerin yönetimleriyle görüşmeleri hızlandıracağız. Ve bu görüşmelerle 12 Aralık’a bir altyapı oluşturma gayreti içinde olacağız. Zirveye, altyapı çalışmaları bitirilmemiş şekilde gidilirse, Türkiye müzakere tarihini alamadan geri dönebilir. Bundan dolayı yoğun bir çalışma içindeyiz. Bu ay içinde ilgili bazı büyükelçiliklerle de görüşeceğiz."

Türkiye’nin en zor sorununun kendinden çıkan parayı kontrol etmemesi olduğunu belirten Erdoğan, "Yeter ki Türkiye’ye para girmesin. Mantık bu. Biz ise bu nasıl girer, bunun yollarını açmamız lazım. Bunu kontrol ettiğimizde beklenen sıçrama olacaktır. Bugün yüzde 14 faiz ile para alıyoruz. Böyle bir lüksümüz var mı? Türkiye’nin ülke riski yükseliyor. Senin riskin bu kadar yüksek olursa onlar da gelir bindirirler. Soyup soğana çevirirler" dedi.