Ekonomi Galatasaray en itibarlı marka

Galatasaray en itibarlı marka

18.10.1998 - 00:00 | Son Güncellenme:

Galatasaray en itibarlı marka

Galatasaray en itibarlı marka

       MARKALAR, yaşamımızı nasıl etkiliyor? Türkler, en çok hangi markalara önem veriyor ve hayatının bir parçası olarak görüyor?
       Bu soruların yanıtları bir araştırma ile ortaya konuldu. Yıllarca üzerinde çalışılması gereken büyük emek ve maliyet gerektiren ve dünyada bugüne kadar sadece birkaç firmanın gerçekleştirebildiği "Marka Değer Ölçer" araştırmasının en sonuncusu Türkiye'de yapıldı. Bu araştırmaya ilk kez spor klüpleri de dahil edildi. Araştırmaya alınan 650 denek, İstanbul, Ankara, izmir, Adana ve Bursa'da yaşayan kentli nüfustan orta ve orta üstü ve üst gelir grubunu temsil edenler arasından seçildi.
       Toplam 367 markanın tüketici gözündeki değerini ölçen araştırmanın sonuçlarına göre Galatasaray ve Fenerbahçe klüpleri, en farklılaşmış ilk 10 marka arasında. Bu kategoride yer alan öteki 8 marka arasında ise yabancı kökenli firmalar, yerli firmalarla neredeyse aynı sayıda yer aldı. Bu firmalar arasında Benetton, Beymen, Coca Cola, McDonald's, Mercedes, Paşabahçe, Vakkorama ve Zeki Triko'nun adları bulunuyor.

       Young & Rubicam / Reklam Evi'nin yaptığı araştırmada 367 marka arasında en uygun bulunan ilk 10 markanın adı da ortaya çıktı. Bu markalar arasına girmeye hak kazanan firmalarda ise yabancılar öne geçti. Adidas, BMW, Bosch, Coca Cola, İpana, Nestle, Paşabahçe, Pınar, Selpak ve Sony araştırmada öne çıktılar.
       Deneklerin "en itibarlı" buldukları ilk 10 marka arasına da yine yaklaşık aynı isimler girerken iki yabancı kökenli otomobil markasının gözde olduğu görüldü. BMW ve Mercedes sahibi olmak Türkler için her koşulda statü ve prestij sembolü olmaya devam ediyor. Yine bu kategoride yer alan öteki markaların ise Beymen, Bosch, Coca Cola, Adidas, Levi's, Paşabahçe, Selpak ve Sony olduğu görüldü.

       Araştırmada, gündelik yaşamımıza en fazla giren ve nüfuz eden 10 marka arasında ATV Televizyon kanalı da yer alıyor.
       Banka olarak İş Bankası'nın ismi dikkati çekerken Coca Cola, İpana diş macunu, McDonald's da vazgeçilmezler arasında. Cam ürünleriyle Paşabahçe firması da her an her yerde yanımızda. Gelirimiz yetmeyip alamasak da Mercedes'ten de vazgeçemiyoruz. Selpak kağıt mendil olarak, Sony müzik aletlerinde en sevdiğimiz markalar. Bu arada Renault markası da otomotiv firması olarak hayatımızı en çok etkileyenler arasında bulunuyor.

       YOUNG & Rubicam / Reklamevi Strateji ve Araştırmadan Sorumlu Başkan Yardımcısı Sevda Çavaş, "Marka Değer Ölçer" araştırmasının nasıl yapıldığını şöyle anlattı:
       "Yapılan marka araştırmalarının çoğu gerçekte bir ürün araştırması kapsamından çıkamıyor. Oysa marka yalnızca market raflarında duran bir ürün ya da yalnızca tezgahın arkasından sunulan bir hizmet değildir. Markalar, insanların zihinlerinde ve kalplerinde depoladıkları ve her satınalma anında başvurdukları fikirlerdir. Marka konusunda gerçek, tüketici ne algılıyorsa odur. Bu bizim ikinci araştırmamız. 1993'de dünya çapında gerçekleştirilmiş en geniş marka çalışmasını da biz yapmıştık ve 450'si global olmak üzere 7 binden fazla markayı kapsamış ve 10 milyon dolar harcanmıştı. Dünyanın 28 ülkesinde 35 binden fazla kişiyle görüşülmüş ve tüketicilerin markaları nasıl algıladıkları hakkında dünyada varolan en büyük veri tabanını oluşturulmuştu. Türkiye'deki çalışmalara 150 bin doların harcandığı ve toplam 7 - 8 milyon dolara çıkan yine 28 ülkede 40 bin denek kullanılan bu son araştırma, Türkiye'de 650 denek üzerinde yapıldı. İlk kez spor klüplerini de kapsayan araştırmada, İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Bursa'da kentli nüfustan orta, orta - üst ve üst gelir gruplarına mensup yetişkin nüfus kullanıldı. Saha çalışması Yönelim Araştırma firmasınca gerçekleştirildi. Araştırmada, marka konusunda 4 temel basamak esas alındı. Markanın tüketiciye ne denli tanıdık, ne denli yakın geldiği anlamına gelen "tanıdıklık", tüketici tarafından ne denli üstün görüldüğünü belirleyen "itibar", kişiye ne denli hitap ettiğini ortaya çıkaran "uygunluk" ve markanın rakiplerinden ne oranda ayrıştığını belirleyen "farklılaşma". Bu basamakların birbiriyle ilişkileri de iki başlık altında toplandı: Markanın büyüme potansiyelini belirleyen "Marka Canlılığı" (Farklılaşma ve Uygunluk) ve markanın bugünkü gücünü gösteren "Marka Endamı" (İtibar ve Tanıdıklık).

       MARKA Değer Araştırması'na ilk kez spor klüplerinin alınması fikrinin mimarı Galatasaray Klübü Başkanı Faruk Süren oldu. Süren, spor olayının etrafında çok önemli bir ekonomik oluşum ve çevre olduğunu, Batılı ülkelerde klüplerin, sporun yarattığı karizmayı ekonomik güce dönüştürmede çok başarılı olduklarını belirtti ve çıkış noktalarını şöyle anlattı:
       "Bu alanda en başarılı klüp ise Manchester United'dir. Bu klüp, sadece markalarını ve isimlerini koymuş oldukları ürünlerin satışından yılda 30 milyon pound gelir elde ediyor. Türk klüplerinin bu seviyeye gelmesi belli bir süreç izleyecektir. Bu potansiyel bizde de vardır. Bu güce erişmek için büyük Türk klüplerinin marka ve isimlerinin nerede olduğunu tesbit etmek gerekiyordu. Araştırmada şimdi bu durum ortaya çıktı."
       Faruk Süren, şimdi ikinci aşamada klüplerin müşterileri olan "taraftar" için yeni bir araştırma yapılması gerektiğini kaydetti ve "GS olarak ülke çapında bunu yapacağız. Ancak, tercihimiz FB ve BJK ile birlikte bunu gerçekleştirmek. Yaklaşık 500 bin dolara malolacak araştırmada masrafları paylaşacağız ve bunun sonuçlarından da birlikte istifade edeceğiz" dedi. Süren, yeni araştırmada bölgelere gidileceğini ve mahalli klüplerin taraftarlarının ikinci tercihlerinin hangi klüp olacağının da öğrenileceğini belirtti ve "Böylece 3 büyük takım olarak taraftarlarımızın özelliklerini daha iyi tahlil ederek ürün pazarlama stratejilerimizi ona göre belirleyerek ciddi olarak faaliyete geçme imkanı doğacaktır" şeklinde konuştu.



Yazarlar