Her yıl mayısta kaçan yabancı bu yıl alımda!

Piyasalarda canlılık sürerken yabancı alımları devam ediyor. Borsada son 18 yılın en yüksek aylık alımlarından birisi geçtiğimiz ay gerçekleşti. Yüzde 64.20’sini yabancıların oluşturduğu borsada, yabancı alımları net 705 milyon doları aştı. Alım tutarı son 209 ay içerisindeki en yüksek 10’uncu aylık yabancı alımına denk geliyor. Veriler mayıs aylarında çoğunlukla satış ağırlıklı işlemlerin yapıldığına işaret ediyor. Geçtiğimiz 18 yıllık süre içindeki mayıs aylarından onunda net satış yapılırken 10 milyon ve üstünde gerçekleştirilen alım sayısı sadece altı ile sınırlı kaldı.
Geçmiş istatistiklere bakan piyasa oyuncuları, mayısa girmeden önce yabancıların satış yapıp yapmayacağını merak ediyor ve buna göre pozisyon oluşturmaya çalışıyorlardı. Mayısa girildiğinde ise yılbaşından bu yana devam eden alımların daha da ivme kazanarak yükseldiği gözlendi. Böylece ağırlıklı olarak beklenen “sat-git” işlemleri de “al” pozisyonunda kalmaya devam etti. Yılın ilk günlerinden geçtiğimiz ayın sonuna kadar gerçekleşen alımlar 1 milyar 537 milyon doları bulurken işlemlerin yarıya yakını mayıs ayında gerçekleşti.
Alımlar haziranın ilk haftasında da devam etti. Geçtiğimiz hafta Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) kararları gerçekleşen alımları desteklerken endeksin 80 bin sınırını aşmasını sağladı. Karar öncesinde yüzde 8.47’de bulunan gösterge tahvil faizi yüzde 8.20’ye kadar geriledi. Aynı şekilde dolar ve altında da gerileme yaşandı.
ECB’nin kararı daha ziyade para politikasını gevşetmeye yönelik olduğu görülüyor. Amaç bankalara kredi vermeyi özendirebilmek. Bankaları buna yöneltmek için de faizde negatife geçti. Böylece bankaları ECB’de tuttuğu nakit için faiz almak yerine ödemede bulunmaya zorluyor. ECB Başkanı Mario Draghi, yapılacakların faiz indirimiyle sınırlı olmadığını ve gerekli adımların atılmaya devam edileceğini söylüyor. Bu açıklamayı para politikasını gevşetmeye yönelik adımların devam edeceği şeklinde yorumlamalı.

Türkiye nasıl etkilenir?
ECB’nin kararı Türkiye gibi gelişmekte olan ülkelere nasıl yansıyacak? Karar Avrupa bankalarını hedef alıyor. Bu nedenle olsa gerek Türkiye piyasasında büyük bir coşku yaratacak canlılık olmadı. Fakat ECB’nin negatife geçen ilk büyük banka olduğunu da göz ardı etmemek gerekiyor. Bu gelişme karşısında bölge ve çevre ülkelerindeki işletmelerin daha rahat kredi alacağı ortada.
Moody’s ise Avrupa Merkez Bankası’nın yaptığı politika açıklamalarının ekonomiye ve kredilere etkisinin büyük olasılıkla minimal düzeyde olacağını söylüyor. Ancak Moody’s, ECB’nin açıklamaları ile gerektiği takdirde değişik şekillerde daha fazla parasal teşvik sağlamaya yönelik bağlılığını kanıtladığını da hatırlatıyor. ECB’nin atacağı adımları piyasalar yakından izleyecek. Böylesi kararlar gelişmekte olan ülke piyasalarına da Türkiye’ye de olumlu yönde yansıyacaktır.

Faiz indirim beklentisi
ECB’nin faiz indirimi ile birlikte Türkiye’de de indirim beklentisi arttı. Bunun sonucu olarak hisselere ilgi hayli canlı. Faiz indirimi gündemde kalmaya devam ettikçe hisselerdeki yükseliş eğilimi de sürecek. Büyüme beklentisinin güçlenmesi, enflasyonda aşağı doğru bir hareketin yaşanması, hisselerdeki hareketi destekleyen unsurlar olarak öne çıkıyor.

Son üç ayın dipteki BIST 50 hisseleri
Yabancıların ilgi göstermediği hisseler ya yerinde saydı ya da değer kaybetti. Yerli yatırımcılar ülkedeki sıcak gelişmelerin etkisinden kurtulamazken yabancı yatırımcı kâr ediyor. Yabancıların ilgi göstermediği, payını azalttığı hisseler ise toparlanmada zorlanıyor. Borsa İstanbul son üç aydaki çıkışı ile yatırımcıların gözdesi olurken endeksteki yükselişin yarısını bile yakalayamayan hatta değer kaybeden hisseler var. Koza Madencilik, Yazıcılar Holding, İpek Doğal Enerji, Türk Telekom, Türk Hava Yolları, Aselsan, Bizim Mağazaları, Doğan Yayın Hol., İhlas Holding, Pegasus yükseliş kervanının seyircisi olan hisseler arasında yer alıyor.

Hisseler arası geçişler...
Borsa yatırımcısının bu aşamadan sonra hisseler arasındaki geçişlere karşı daha fazla temkinli olması gerekiyor. Yükselen hisseler “pahalıdır” diye bir durum söz konusu değil. Yükselen hisselerin ilgi görmesinin asıl nedeni bu hisselerin potansiyel performanslarının devam etmesi. Ancak bunun yanı sıra söz konusu hisselerin hızlı hareket etmesinden ötürü yerinde sayan hisseler içerisinden beklentisi olanlara talep gelmesi şaşırtıcı olmaz.

Endeks hisselerinde olun!
Borsa yükselirken endeks hisselerinde olmada fayda var. Bu hisseler borsanın hareketlerine karşı çok daha fazla duyarlı olmaları nedeni ile daha hızlı hareket edeceklerdir. Olası düşüşlerde nasıl ki en fazla değer kaybeden hisseler bunlarsa olası yükselişlerde de yatırımcıların ilk takip ettikleri hisseler yine bunlar olacaktır.

Sanayi sektörü mali sektörü yakalar mı?
Parasal genişlemenin yaşandığı 2003-2013 yılları arasında mali sektör önde koşarken sanayi sektörü onu geriden takip etti. Aynı sürede mali sektör hisseleri yüzde 1.008 değer kazanırken sanayi hisselerindeki artış yüzde 552 odu. Bu dönemde BIST 100 Endeksi’ndeki değer artışı ise yüzde 771 oldu. Mali sektör bu sürede hem sanayi sektörünü hem de bankaları geride bıraktı.
BİST 50 Endeksi’nde yer alan ve son üç ayda yüzde 40’ın üzerindeki getirileri ile ilgi çeken hisseler, hâlâ yatırımcının gözdesi. Peki bu hisseler neden artan fiyatlara rağmen hâlâ ilgi odağı? Göstergeler söz konusu hisselerin BİST 100 ve sektör ortalamalarının altındaki fiyat/kazanç oranı ile işlem gördüklerini gösteriyor. Bu firmaların seyri endeksi de etkiliyor. BİST 50’de yer alan hisseler içerisinde 7 hisse son üç ayda yüzde 40’ın üzerinde değer kazandı. Bu hisseler Yapı Kredi Bankası, Halk Bankası, Vakıflar Bankası, İş Bankası (C), Ereğli Demir Çelik, Kardemir (D), Ford Otosan olarak sıralanıyor.

Demir-çelik dikkat çekiyor
Borsada yüksek getirileri ile öne çıkan hisselerde yabancıların paylarını yüzde 6’nın üzerinde artırdığı gözleniyor. Vakıfbank’ta yabancıların payı marttan bu yana yüzde 9 oranında artarken Halk Bankası’nda yüzde 8, İş Bankası C’de yüzde 7.8 yabancı payında artış yaşandı.
Borsada banka sektörü dışında en dikkat çeken sektörlerin başında demir çelik geliyor. Ereğli yükselişini sürdürürken Kardemir D hisseleri de çıkışı ile yatırımcıların gözdesi olmayı sürdürmekte. Çelik fiyatlarının seyri, TL’nin değer kaybı, sektörde hareketlenmeyi getirdi.