Turizm elçileri kongreyi topluyor

Dünya turizm gelirinin yüzde 30’unu sağlayan kongre turizmi için çalışmalara hız verildi. Bu yıl turizmde rekor üstüne rekor kıran Türkiye, gelirini artırmak için kongre turizminin de büyük desteğini alacak. Kongre turizmi paydaşları, 2015 yılına kadar dünyanın en önemli 10 kongre turizmi bölgesi arasında olan ve 7. sıraya kadar yükselen İstanbul’a yeniden büyük bir dönüş yaşatmak istiyor. Kongre ve toplantı ile gittikleri ülkede ortalama 3.5 gün kalan kongre turizmi sadece gittiği şehrin değil, ülkenin de ekonomisine büyük katkı sunuyor. Buna göre kongre turisti ortalama kişi başı harcama oranı olan 2 bin 500 dolar ile normal turistten 4-5 kat daha fazla harcama yapıyor. Yine kongre turisti; gittiği ülkeyi gezmeyi, alışveriş yapmayı, şehrin kültürel ve akademik hayatına katılmayı tercih ediyor.

‘Asıl elçi vatandaş’

İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu öncülüğünde (ICVB), turizm sektör temsilcileri ile akademi dünyası; kongre turizminin ülke ekonomisine desteğini artırmak için hayata geçirilen ‘İstanbul Kongre Elçisiyim’ programında bir araya geldi. Toplantı ardından Milliyet’e bir değerlendirme yapan İTO ve ICVB Başkanı Şekib Avdagiç, özellikle akademisyenlere çağrı yaparak, bilimsel kongreler için üniversiteler ile ortak çalışmanın önemine dikkat çekti. Asıl elçilerin ise vatandaşların tümü olduğunu vurgulayan Avdagiç, hepsini önce turizm, ardından da kongre elçisi olmaya davet etti. Avdagiç, “Vatandaşımız esnaf, vatandaşımız taksici, vatandaşımız oteldeki garson, resepsiyondaki çalışan, vatandaşımız biri yolda soru sorduğunda cevap veren kişi, alışverişteki tezgahtar, gümrükteki polis memuru, bütün bunlarla biz turiste dokonuyoruz. Uçağın kapısı açıldıktan uçağın kapısı kapanana kadar muhatap olduğu herkes bunun içinde olmalı. Daha az önemli insan diye bir şey yok. Hepimiz aynı ülkenin çıkarları için çalışıyoruz” diye konuştu.

Seferberlik başladı

Gelecek 5 yılda, İstanbul’a gelmemiş yüzlerce kongreyi hep birlikte ülkeye getirmeye çalışacaklarını anlatan Avdagiç, bu konuda önemli bir seferberlik başlattıklarını söyledi.

Türkiye Otelciler Birliği (TÜROB) Başkanı Timur Bayındır, kongre turizminin zaman alan bir süreci olduğunu hatırlatırken, 2020 için umutların yeniden yeşerdiğini dile getirdi. Bayındır, “Vatandaşlarımız da turizm elçisi olmalı. Eğer uluslararası derneklere üyelerse, uluslararası çalışmaları varsa bunların yıllık toplantılarını veya kongrelerini Türkiye’ye getirmek için bizlere bilgi vermelerini, çalışmalarını istiyoruz. Hak ettiğimiz yeri kazanacağız” dedi.

‘Rekabet desteği lazım’

Toplantıya katılan Türkiye Turizm Yatırımcıları Derneği (TTYD) Başkanı Oya Narin ise, turizmin 2015 ve 2016’da kaybettiklerini hızla kazanmaya başladığını, kongre turizminde de gelecek yıllarda aynı toparlanmayı beklediklerini ifade etti. Sektörün bu konuda rekabeti kazanabilmesi için desteğe de ihtiyacı olduğunu belirten Narin, “İstanbul ve ülkemiz için çok önemli bir gelir kapısı. Bütün sivil toplum kuruluşlarının ihracatta yapılan gibi bir KDV muafiyeti talebi var. Dünyadaki büyük rekabette en azından bir süre fiyatta çok avantajlı bir duruma çıkmamız lazım. Bizler zaten hızla çalışıyoruz” diye konuştu.

‘İyi bir rüzgâr yakaladık’

Şekib Avdagiç, kongre turizminin en büyük etkenlerinden olan ‘güven’le ilgili sıkıntıların algı çalışmaları ile aşıldığını anlatırken, “İTO olarak buna özel olarak değer veriyoruz, her gittiğimiz yerde anlatıyoruz. Zaten bütün süreçler algı yönetimiyle ilgili. Sizin şehrinizin güvenliğine değil algısına bakıyorlar. Örneğin Paris’te çok kötü bir katliam yaşandı ama Paris üç ay sonra eski haline geldi. Biz bu konuda biraz geç kaldık ama çok iyi bir rüzgar yakaladık artık ve bunu geliştireceğiz” dedi.