Ekonomi Türkiye kendini arıyor

Türkiye kendini arıyor

08.03.1997 - 00:00 | Son Güncellenme:

'Türkiye'de siyasal, ekonomik ve toplumsal değişim: 1997' araştırmasına göre halkın orduya duyduğu güven doruğa çıktı. Dine verilen önem artarken, ülke politik açıdan sağa kaydı. İlginç bir diğer sonuçsa özgür cinsellik isteyenlerin sayısında patlama oldu

Türkiye kendini arıyor

TÜRKİYE Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı TESEV'in, Milliyet ve Sabah Gazeteleri'yle birlikte düzenlediği "Dünya Kültürel Değerler Konferansı" dün başladı. Konferansın açılış konuşmasını yapan TESEV Başkanı Can Paker, kitleselliği ve merkeziyetçiliği bünyesinden atmaya çalışan toplumun sivil toplum örgütlerini de bünyesine katması gerektiğini söylerken, kitlesellikten bireyselliğe geçişin önemini vurguladı. Paker değerlerin ayrıntılı ve analitik olarak incelenmesinin önemine dikkati çekti.
Milliyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Derya Sazak ise konuşmasında şunları söyledi:
"Basın olarak, insanların ne düşündüklerini, olaylara nasıl baktıklarını, nelere tepki gösterdiklerini, nelere değer verdiklerini bilmek bize okurların beklentilerine cevap verecek, daha iyi bir gazete hazırlama olanağını sağlayacaktır. Hangi konulara ağırlık verilecek, toplumsal duyarlılık nerelerde harekete geçirilecek, nerelerde tansiyon düşürülecek gibi. Amaç bulguları sergilemek ve tartışmaktan çok bu bilgileri somut olarak yaşamımıza yansıtabilmektir. Türk toplumunun en güvendiği kuruluşlar arasında ordu ve polisin en üst sıralarda yer alması, bunun yanısıra siyasilerin yüzde 6'lık bir oranla en alt sırada olması oldukça düşündürücüdür".
Sabah Gazetesi Genel Yayın Müdürü Zafer Mutlu da TESEV'in yapmış olduğu çalışmanın sonuçlarının politikacılar tarafından dikkate alınması gerektiğini, geleceğe karamsarlıkla bakan toplumlarla atılım yapılamayacağını söyledi. Michigan Üniversitesi profesörlerinden Ronald Inglehart ise "zengin ülkeler yoksul ülkelerden daha demokratiktir" teziyle konuşmasına başlarken demokratikleşme için işgücünün artırılması gerektiğini, demokrasinin önemli bir süreç olduğunu ve demokrasinin damdan düşer gibi olmayacağının bilinmesi gerektiğini söyledi. Inglehart, zengin ülkelerin de bu nedenle tesadüfen demokratik olmadıklarına dikkat çekti. Demokrasinin güven gerektirdiğini söyleyen Inglehart, Türkiye'de kişiler arası güvenin var olması nedeniyle Türkiye'nin oldukça iyi bir durumda olduğuna dikkati çekti ve muhalefete mutlaka güvenilmesi gerektiğine değindi.

'Türkiye'de Siyasal, Ekonomik ve Toplumsal Değerlerde değişim: 1997 Değerler Araşıtırması'nı yapan Profesör Yılmaz Esmer ise araştırmalarını 28 il ve 6 büyük şehirde yaptıklarını, Güney Doğu Anadolu'nun güvenlik nedeniyle ankette kapsam dışı tutulduğunu söyledi. Esmer, önümüzdeki günlerde tamamı kamuya sunulacak raporun ana hatlarını şöyle sıraladı:
'Özgürlüğü önemsiyor muyuz, siyasal katılım ne kadar, sol ve sağ ideolojide neredeyiz, devletin ekonomide yeri ne olmalı, yoksulluğun sorumlusu kim, din, ahlaki değerler ve kadercilikte neredeyiz, birbirimize karşı güvensiz oluşumuzun nedenleri neler?'

Sabah Gazetesi yazarı Hasan Cemal, konuşmasında medyanın Türkiye'nin en güçlü sivil toplum örgütü olduğuna dikkati çekerken eleştirilecek yanı olmasına rağmen "iyi ki medya var" dedi. Milliyet Gazetesi yazarı Altan Öymen ise "medya bugün toplumdaki değer ayrımlarının artmasının bir göstergesi gibidir. Medyanın demokratik değerlere sahip çıkmasını temenni ediyorum" dedi.
Bugün Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de katılımıyla sürecek olan TESEV'in Dünya Kültürel Değerler Konferansı yuvarlak masa toplantısıyla sona erecek.