Kimse lafı kıvırmasın... Trabzonspor sahaya çıktığında işi biraz savsaklasa, hepimize en amiyanesinden komplo teorileri yorgan olacaktı dün gece.
Hatta hafta boyu!..
Sokak ve elektronik ortam ergenleri ile futbol adına bilmişlik etmek isteyen insafsızların “Trabzonspor Fenerbahçe’nin yolunu kesmek için Galatasaray’a kolaylık gösterir” iftirası, koca koca uzmanların dilinden kaleminden resmiyet kazanacaktı.
Şimdilik 92. dakikada Özer Hurmacı, Hakan Balta ve kalecilerin tetikleyip yedek kulübelerinin de sahaya girerek katıldığı itiş kakışla idare edecekler sansasyon meraklıları.
Oysa devre arasında soyunma odasından tersyüz olup çıkan Trabzonspor onlara kim bilir ne planlar kurdurmuştur ama ilk devre şahlanıp, ikinci yarıda beraberlikten sonra galibiyete ulaşan Trabzonspor, noktayı koymuştur;
“Dostluk da düşmanlık da sahaya çıkınca biter”!
Her şeyden önce maça müthiş bir pres ve iştahla başlayan Trabzonspor’a teşekkürler bizi bu rezilliklerden uzak tuttuğu için.
Öyle böyle değil; ilk yarıda 30 dakika Trabzonspor ceza alanına Galatasaraylı kramponu değmedi neredeyse.
Oysa herkes biliyor ki, Trabzonspor’un yumuşak karnı savunmasıydı. İşte her adamın her alanda takım savunmasına katkı yapmasının kaçınılmaz sonucu buydu.
İlk yarıda Trabzonspor’un öyle bir presi vardı ki, her Galatasaray hücumu macera haline geliyordu. Çünkü her dönen topu hızlı-genç Trabzonspor orta sahası kapıyor ve takım bir anda Galatasaray kalesine iniyordu.
Özer Hurmacı’nın golü de öyle geldi. Ev sahibinin golleri artabilirdi; bir tek Cardozo ağır kalıyordu pozisyonları tamamlamak için.
İlk yarıda Hamit sakatlanınca yerine Emre’yi koyan, böylece tamamen ofansif bir orta sahayla Trabzonspor’un işini kolaylaştıran Galatasaray, kâbustan kurtulma yolunu ikinci yarıya Yasin’in yerine Olcan’ı monte ederek ve dizilişini 4-1-3-3’e çevirerek buldu.
Galatasaray’ın oyun iştahı, mücadele arzusu, sonuca gitme ısrarı arttıkça, aynı anda Trabzonspor da tam tersine pasifleşti ne gariptir ki. Emre Çolak’ın beraberlik golü kaçınılmazdı sanki.
Aslında Trabzonspor kendi kendine frene basmasa iki futbolcusu değişen ilk yarının mahkum takımı Galatasaray’ın bu kadar değişmesi ve Trabzonspor ceza alanına yerleşmesi asla mümkün olamazdı.
Ve Trabzonspor’dan başka hiçbir takım bu kadar yüksek perdeden başladığı futbol serenatında bu kadar detone olduktan sonra bu kadar çabuk toparlanamazdı.
Oyunun sonunda başa dönen Trabzonspor’un imzasını Medjani’nin golü attı.
Galatasaray zor bir sürece girdi. Köşeyi iyi dönemedi.
Trabzon’dan ise bundan iyisini bekleyenler Guatemala’ya gitsinler. Orada Dünya Şampiyonası’nda final oynayan Trabzonlu lise talebeleri var.
