Ercan Güven

Ercan Güven

eguven@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

Beşiktaş Başkanı Fikret Orman, Fenerbahçe Teknik Direktörü Aykut Kocaman’ı neden “hoş gördüğünü”, neden tartışmak istemediğini “baba Kocaman’ın Beşiktaşlılığına bağlayınca”, ilk aklıma gelen “dam üstünde saksağan” cümlesi oldu.
Absürt gerekçeyi absürt özdeyiş ile istop etmiştim...
Yine de “Başkanlar boş konuşmaz” deyip bir sebep bulmaya çalıştım.
Bir süre önce Aykut Kocaman’ı ağzından çıkmayan “hayati maçımız” cümlesine dayanarak yerden yere vuran, “senin ne haddine” diyerek aşağılamaya kalkan Fikret Orman’ın kulağını mı bükmüştü “Beşiktaş divan kurulu üyesi ve çok sevdiği ağabeyi” baba Kocaman!..
Yoksa bir yandan kulübünü yüceltirken bir yandan Aykut Kocaman’a ayar mı veriyordu “babana söylerim bak” diye...
Komik mi?
Ciddiyet adına “onlar ailecek Beşiktaşlıdır” imasından yağ çıkarmaya kalkacağını iddia edecek halim yoktu kendi teknik direktörü damardan Trabzonsporlu olan bir Başkan’ın.
Ne kadar uğraşsam saksağanı indiremiyordum damdan!..
Alakasız, bağlamsız, anlamsız bir açıklamaydı.
Kimse akrabalarının tuttuğu takım nedeniyle övülemeyeceği gibi kimse de yerilemezdi. Düşman ilan edilemez, koruma altına alınamazdı. Olursa, saçmalığın dik alasıydı. Kulüp taraftarlığı şahsi bir tercihti.
Yani taraftarlıkta e-devlet işe yaramaz, soy ağacı sorgulaması yapılmazdı.
Fikret Orman’ın nasıl bir hesap içinde olduğu kendisiyle Allah arasındaydı.
Çözemedim.
Boş laf dedim geçtim.
Ancak aklımdan bile geçmeyen bir boyutu daha ortaya çıktı olayın.
Beşiktaş başkanı Fikret Orman’ın söylediği doğru değildi!
Durum aniden ciddileşti.
Aykut Kocaman’ın babası Beşiktaş Genel Kurul üyesi bile değildi ki, Divan Kurulu üyesi olsun.
Kazmayı dam üstündeki saksağanın beline vurmamız gerekiyordu şimdi.

Haberin Devamı

Yahu Beşiktaş gibi bir kulübün başkanı, ne faydası olacağı hiç bilinmeyen ve ortaya çıkması 24 saat bile sürmeyecek bir yanlışı (makama hürmetten yalan demiyorum) süsleye püsleye söyler miydi basın toplantısında?
Başkanların transfer konusunda, mali durum hakkında ufak tefek kıtır atmalarını “kulübün ali menfaati” parantezinde hoş görmeye alışmıştık. Ama ne Beşiktaş’a ne de kendine hiçbir yararı olmayacak Fikret Orman iddiasının gerçek olmadığı gün batmadan ortaya çıktığında şoke olduk.
Çünkü vaka Beşiktaş gibi “duruşu” ile haklı bir kıvanç içinde olan kulüpteydi.
Bu cümleyi çok kısa sürede ikinci kez yazdığımı hatırlayıp ürperdim.
Evet... “Beşiktaş gibi duruşu ile haklı bir kıvanç içinde olan kulüpte” diye başlayıp “hiç olur mu” şeklinde biten cümle neredeyse “klişe” olmak üzereydi Ters Köşe’de.
Durup dururken yazmıyorduk her halde... Aykut Kocaman başlığında ikinci vahim hatası bu sayın Fikret Orman’ın...
Mevkidaşı olmayan başka kulübün profesyonelini hedef almasındaki tuhaflığı geçtik, doğru olmayan verilerle konuşmayı sürdürdükçe batıyor bir yandan.
Doğrudan uzaklaşarak konuşmasının şayet bilmediğimiz çok ulvi bir sebebi yoksa veya çıkıp özür dilemezse şampiyonluklar ve ekonomik başarılarla bezeli başkanlık kariyerinde kara bir leke olarak kalacağı gibi, Fikret Orman’ın bundan sonra açıklamalarını Kuran’a el basarak yapması gibi bir ihtiyaç doğacaktır ne yazık ki...