Gündem ‘Esas mesele’ absürt olmak

‘Esas mesele’ absürt olmak

22.12.2017 - 01:30 | Son Güncellenme:

Komet yeni kitabı ‘Esas mesele idi fiil’i Can Yayınları etiketiyle çıkardı. 26 şiirden mürekkep kitapta, geçen yaz kaybettiği eşine yazdığı bir dizeye de yer veren Komet, Milliyet Sanat’ın aralık sayısında bir söyleşiyle yer aldı

‘Esas mesele’ absürt olmak

Komet’in şiirleri, aynı resimleri gibi ele avuca sığmaz bir karaktere sahip. Sevinçten hüzne, ciddi meselelerden absürt olana keskin geçişler yaparken sizi beklenmedik yerlerden yakalıyor. Şiirinin hayattaki bu olağan karşılaşmaların bir yansıması olarak gören Komet ile son kitabı ‘Esas mesele idi fiil’ üzerine sohbet ettik.

Haberin Devamı

- ‘Esas mesele idi fiil’de yer alan şiirleri hangi dönemde kaleme aldınız? Bu kitap nasıl bir ortamda doğup büyüdü?

Bu kitapta 2013 sonrası yazdığım şiir veya şiirimsilere yer verdim. Bu nedenle daha bütünlüklü bir yapıya sahip. Geçtiğimiz aylarda sevgili eşimi kaybettim. O nedenle ona ithaf ettiğim bir aşk şiiriyle başlıyor. Sayfalar arasında ilerledikçe komik unsurlar çoğalıyor ve şiirde hayatın absürtlüğü ile karşılaşıyorsunuz.

- Resimleriniz için eskiz çalışması yapmadığınız bilinen bir gerçek. Peki şiirlerinizin üzerinde nasıl çalışıyorsunuz?

‘Esas mesele’ absürt olmak

Eskiz yaptığım zaman resim, benim için yaşamıyor demektir. Önceden karar verip yapmam. Şiirde de otomatik yazıyı çok kullanmışımdır. Coşkulu bir şekilde durmadan yazarım sonra kesip biçerim. Bazen fazlalıkları atınca çok da bir şey kalmaz, ama öze ulaşmış olursunuz. Yalınlıkla fakirlik arasındaki ince çizgiyi aşmamaya dikkat etmek lâzım. Kimi zaman beğendiğim cümleleri not alıyorum. Onlar üzerinde çalışıyorum.

Haberin Devamı

- Resimlerinizde ağırlıklarını yitiren sevimli ucubeler ve kuş-adamlar gibi çeşitli imgeler kendinize ait bir üslubun parçalarını oluşturuyor. Peki size göre şiirinizde ön plana çıkan motifler neler?

Şiiri çok kısıtlı bir kitle okuyor. Bazı şairler var, herkes anlayabilir ve kolaylıkla içine girebilir. Benim de kimi şiirlerim bu şekilde. Ama bir yandan kişisel ve kültürel birçok gönderme içeriyor. Onları bulup çıkarmak, üzerinde durmak lâzım. Kimi yerlerde felsefi unsurlarla ve komik olanı birleştiriyorum. Kimi zaman ise bir olguyu soyutlaştırıp tekrar somutlaştırırım. Resmimde de bu taktiği kullandığım olmuştur.

‘Uzaya gitmek istemedim’

- ‘İstemiyordum’ başlıklı şiiriniz ‘Uzaya gitmek istemiyordum’ dizesi ile başlıyor. Şiirlerinizde de hep bir teknolojiye

‘Esas mesele’ absürt olmak
ve matematiğe sataşma göze çarpıyor. Geleceğe kaygılı bir bakış mı ön planda yoksa insanlığın her şeyi kontrol altında tutması üzerine bir serzeniş mi?

Her ikisinden de biraz var aslında. Bir de geçen aylarda herkes uzaya gitmek için sıraya girmişti, ben gitmek istemiyordum. Menisküs sebebiyle dizim de ağrıyordu. Onu da şiire yazdım.

- Şiirinizdeki absürdite, günümüzü anlatan en güçlü niteliklerden. Absürt olanı benimsemek hayatımızı kolaylaştırır mı sizce?

Absürt hem benim için hem de hayatın bütünü için önemli. Albert Camus’nün de üzerinde durduğu gibi: Absürt olan alayı, aşkı, acısı ve tatlısıyla hayatın özünü oluşturuyor.

Haberin Devamı