Gündem ABD’den sonra ikinci sıradayız

ABD’den sonra ikinci sıradayız

30.11.2018 - 08:15 | Son Güncellenme:

Uyuşturucu sempozyumunda madde bağlantılı ölümlerin arttığını söyleyen Doç. Dr. Bülent Şam, ‘Sentetik kannabinoid önemli bir sorun. ABD’den sonra kullanım ve ölümlerde ikinciyiz’ dedi

ABD’den sonra ikinci sıradayız

Yeşilay tarafından organize edilen “2. Uluslararası Uyuşturucu Politikaları ve Halk Sağlığı Sempozyumu”nda özel bir sunum gerçekleştiren, 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu üyesi, Avrupa Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığı İzleme Merkezi Türkiye Temsilcisi Doç. Dr. Bülent Şam, Türkiye’de 2017 yılında gerçekleşen madde bağlantılı ölümler hakkında önemli açıklamalarda bulundu.

Haberin Devamı

İçişleri Bakanlığı Kaçakçılık İstihbarat Harekat ve Bilgi Toplama Dairesi Başkanı Ömer Ulu’nun moderatörlüğünü yaptığı oturumda konuşan Doç. Dr. Şam, şunları anlattı:

‘YÜZDE 89'A ÇIKTI!’

“Adli Tıp Kurumu’nda 101 sentetik kannabinoid ve metabolitlerinin analizini gerçeleştiriyoruz. Madde bağımlılığında yüksek doza bağlı doğrudan ölümler ile yüksekten düşme ve silahla yaralama gibi dolaylı ölümler yaşanıyor. Maalesef 2012’den itibaren madde bağlantılı ölümlerde ciddi artış var. 2017’de 944 kişi yüksek doz uyuşturudan, 893 kişi dolaylı nedenlerden yaşamını yitirdi. Doğrudan ölümler bir önceki yıla oranla yüzde 2 artarken, dolaylı ölümlerdeki artış yüzde 20’yi geçmiş durumda.”

İşte Doç. Dr. Bülent Şam’ın verdiği rakamlar eşliğinde uyuşturucu belasının 2017’de Türkiye’deki etkileri: “Önceki yıllarda en yüksek ölüm oranı 20-24 yaş diliminde görülürken, 2017’de aralık 25-29 yaş grubuna kaydı. Demek ki, madde kullanıcıları yaşlandı. Yıllar içindeki dağılıma baktığımızda özellikle 19 yaş altı grup ciddi tehdit altında. 2011’e kadar bu yaş diliminde hiç ölüm görülmezken, günümüzde yılda ortama 3-9 ölüm gerçekleşiyor. 15-19 yaş diliminde 2008’de beş ölüm görülürken, bu oran günümüzde yüzde 89’a çıktı.

Haberin Devamı

Doğrudan ölümler geçmişte eroin kullanıcılarında görülürken, 2015’den itibaren sentetik kannabinoid (bonzai ve türevleri) ölümleri adeta pik yaptı. Madde bağımlılığında asıl ölüm nedeni sentetik kannabinoid. 2001-2011 arası Afganistan merkezli ciddi eroin kıtlığı olunca, eroin piyasasını yerini sentetik kannabinoid almaya başladı.

Uyuşturucu ile mücadele eden tüm ülke temsilcileri, Güney Amerika merkezli kokain zehrine karşı dikkat çekiyorlar. Kokain çok ucuzlatılırken, saflığı ve bulunabilirliği artırıldı. Kokain tüketim ve satış grafiklerinde yukarı giden bir eğri söz konusu. Kokain zehrine bağlı dolaylı ölümlerde yüzde 40 artış var.”

YILDA 4 MİLYON TABLET

“Ecstasy, ülkemiz için çok özel bir sorun. Önceki yıl ecstasy’den ölen olgu sayısı tüm Avrupa’daki ölümlerin 1.5 katıydı. Belçika, Hollanda kökenli bu zehrin hedefinde, Türkiye, ABD, Brezilya, Avustralya yer alıyor. Türkiye’ye yılda ortalama 4 milyon tablet sokulurken, 3 milyon 800 bini yakalanıyor. Bu yıl ecstasy ölümlerinde ciddi azalma oldu ancak zehir tacirleri boşluğu metamfetamin ile doldurdular.

Haberin Devamı

'DİREKT İLİŞKİ VAR'

“Bonzainin esrarla direkt ilişkisi var. Esrar bulamayan bağımlı sentetik kannabinoid türevlerine yöneliyor. Piyasada esrar diye satılan ürünlerin üzerine sentetik kannabinoid püskürtülüyor. Bu durum ölümlere neden oluyor. Problemli madde kullanıcılarında ise eroin ve kokain kullanımını birlikte görüyoruz. Bağımlılar sağlıklı düşünme yeteneklerini kaybediyorlar. Sentetik kannabinoid büyük bir sorun. ABD’den sonra kullanım ve ölümlerde ikinciyiz.”

'BİZE DE BULAŞTIRDILAR'

“Metamfetamin 2009’a kadar İran üzerinden Uzakdoğu’ya ihraç ediliyordu. Bu belayı bize de bulaştırdılar. Metamfetamin risk sıralamasında bonzai ve kokainden sonra en tehlikeli üçüncü madde. Dolaylı ölümlerde yüzde 100 artış var. Esrar ise en yaygın kullanılan zehir olmayı sürdürüyor. Bağımlılar esrarı her yöntemle kullanıyor. Ancak ‘şaşal’ veya ‘kova’ denilen yöntem en tehlikelisi. Ölümlerin neredeyse tamamı bu yöntemden kaynaklanıyor. Sentetik kannabinoid ölümlerinde ABD’den sonra ikinci sıradayız. Türkiye’nin 75 şehrinde uyuşturucuya bağlı ölümler gerçekleşti. Eskiden sınırlı sayıda ilde görülen ölümler artık neredeyse her şehre sıçramış durumda. Bölgesel değişimler de dikkat çekiyor. Örneğin Eskişehir’deki ölüm oranı 5.5 kat artmış durumda. Küçük şehirlerde ciddi madde kullanım artışı var.”