Babasına can verdi mesleğinden oldu

Kilis’te Suriye sınırında görevli Uzman Çavuş Ömer Barak’ın (27) babası Şerif Barak (48), 6 yıldır böbrek yetmezliği tedavisi görüyordu. Nakil kaçınılmaz hale gelince 2 yıl önce annesinden nakledilen böbrekle normal hayatına döndü. Ancak Barak’ın böbrek rahatsızlığı yeniden nüksetti. Annesinden aldığı böbrek yetersiz kalmıştı. Şerif Barak, 6 aydır cihaza bağlı yaşıyor, bir yandan da nakil için böbrek aranıyordu. Doktorların yaptığı inceleme sonucunda Barak’ın eşi ve uzman çavuş olan oğlunun böbrek nakli için uygun olduğu anlaşıldı.

Tek çare oğluydu

Doktorların nakil için belirlediği tarihten önce fenalaşan Barak, hemen yoğun bakıma alındı. Nakil için Antalya’da özel hastaneye götürüldü. Eşi de nakil için hazırlanıyordu ancak, son anda doktorlar kan değerleriyle ilgili uyumsuzluk tespit etti. Artık ölüm döşeğindeki Şerif Barak’ın kurtulmasının tek yolu oğlu Ömer’di. Ömer Barak, görev yeri Suriye sınırında babasının nakil işleminden gelecek güzel haberi bekliyordu. Telefonu çaldı. Arayan kişi babasının organ naklini gerçekleştirecek olan doktordu. Ameliyatı gerçekleştirecek olan doktor son durumu anlatarak, “Artık babanın kurtulması için tek çare sensin” dedi. Ömer Barak, çok sevdiği askerlik mesleğiyle babası arasında tercih yapmak zorunda kalmıştı. Tek böbrekle mesleğine devam edemeyeceğini biliyordu ama hemen izin alarak ölüm döşeğindeki babasını kurtarmak için Antalya’ya gitti. Başarılı bir operasyonla oğlundan alınan böbrek, baba Şerif Barak’a nakledildi.

TSK’dan ihraç edildi

Ameliyatının ardından iyileşen Ömer Barak, bir şans diyerek Suriye sınırındaki birliğine gitti. Rutin sağlık kontrolünden geçti. Tek böbrekle askerlik mesleğini icra edemeyeceği gerekçe gösterilerek, meslekten ihraç edildi. Mesleğinden uzaklaştırılacağını bildiğini söyleyen Ömer Barak Milliyet’e şunları anlattı: “Mecbur kaldım. Bir yandan çok sevdiğim mesleğim diğer yandan ölüm döşeğindeki babam. Babamın tek kurtuluş yolu bendim. Onu öylece çaresiz ölüme terk edemezdim. Bu benim için çok zor bir karardı. Biliyordum meslekten uzaklaştırılacağımı ama belki geri hizmete verirler umudu vardı. Geri hizmette çalışmaya razıyım. Tekrar göreve dönmek için her şeyimi veririm.”

‘Subay olsa geri hizmete verilirdi’

Ömer Barak’ın yaşadıklarının çok talihsiz olduğunu vurgulayan Emekli Uzmanlar Derneği Başkanı Esef Merdoğlu şunları söyledi:

“Aynı durum, TSK’da çalışan başka bir subayın veya astsubayın başına gelseydi, kendisi piyade ise, “personelci, levazım veya bakım vb” gibi sınıflara atanırdı. Tüm bu mevzuat, ‘TSK Sağlık yeteneği Yönetmeliği’ isimli yönetmelikte yer almaktadır. Ancak, bu yönetmelikte, sözleşmeli er ve uzman erbaşlar için, ‘Yeniden Sınıflandırma’ maddeleri yoktur. İşte söz konusu sözleşmeli er kardeşimizin mağduriyetinin kaynağı tam da burada başlıyor. Özetle, böbreklerinden sorunu olan, subay-astsubay ise yapabileceği bir işe atayın. Ancak Uzman Erbaş veya Sözleşmeli Er ise işten atın hükmü var.”