Gündem Bu da derin dalga

Bu da derin dalga

27.11.2008 - 01:08 | Son Güncellenme:

1. ve 2. MİT raporlarını hazırlayarak kamuoyunda büyük tartışmalara neden olan ve MİT’ten emekli edilen Kontr Terör Dairesi Başkanı Mehmet Eymür’ün Ergenekon hakkında ilk bilgileri veren Tuncay Güney’i kullandığı ortaya çıktı

Bu da derin dalga

Sabah gazetesinde yayımlanan bir belgeye göre, ‘İpek’ kod adıyla MİT’te çalışan Tuncay Güney, JİTEM ve Ergenekon örgütüne sızdı

Haberin Devamı

Verdiği ifadelerle Ergenekon soruşturmasını başlatan Tuncay Güney’in MİT elemanı olduğu öne sürüldü. Sabah gazetesi, MİT’e ait olduğunu iddia ettiği ve Güney’in MİT’te çalıştığını gösteren bir belge yayımladı.
Belgeye göre Güney, “İpek” kod adıyla MİT’in Türkiye-İran Masası’nda çalışıyordu. Daha sonra görev yeri değiştirilen Güney, JİTEM ve Ergenekon örgütüne sızdırıldı. Güney deşifre olunca MİT tarafından ABD’ye gönderildi.
Habere göre, Güney, MİT İstanbul Bölge Başkanı Galip Tuğcu tarafından 1990’lı yıllarda MİT’e alındı. Önce “Gerici Faaliyetler Şubesi”, sonra da İran Masası’nda çalışan Güney, genç gazeteci kimliğiyle, Ortadoğu’daki liderlerle görüşmeler de yaptı.

Veli Küçük devrede
Güney’e 1992 yılında JİTEM ve Ergenekon’a sızma görevi verildi. Güney bu tarihte albay rütbesiyle Ağrı’da görev yapan Veli Küçük ile ilk kez bu sırada tanıştı ve Susurluk ile 28 Şubat sürecinde topladığı bilgileri MİT’e aktardı.
İddiaya göre Güney, 2001 yılında dönemin İstanbul Organize Suçlar Şubesi Müdürü Adil Serdar Saçan tarafından yapılan sorguda deşifre oldu. Aynı zamanda JİTEM’e de çalıştığı deşifre olmasın diye Veli Küçük devreye girdi ve Güney’in serbest kalmasını sağladı.

MİT rapor hazırladı
Habere göre, Güney’in deşifre olmasının ardından devreye giren MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, CIA ile temas kurarak Güney’e 10 yıllık ABD vizesi aldı. Güney kendi adına pasaport ile MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’ndan bir ekip eşliğinde ABD’ye gönderildi.
Güney’i burada Amerika’da görevli MİT ajanları karşıladı ve önce bir otele daha sonra da kendi kullandıkları güvenli bir eve yerleştirdi. Güney bir yıl boyunca burada yaşadı.
Elemanı Güney vasıtasıyla Ergenekon’u bildiği halde yetkili mercileri haberdar etmeme suçlamasıyla karşı karşıya kalmamak için MİT bir yıl sonra ilk kez resmi bir rapor hazırladı. MİT’in 2003’te Başbakanlık’a gönderdiği yazıda, “2002’de postayla ulaşan 6 adet CD ve 2 sayfalık isimsiz mektupta Ergenekon ile ilgili istihbarat alındığı” belirtildi.

Akfırat’ın iddiası
Ergenekon davasının 15. duruşmasında tutuklu sanıklardan Mehmet Adnan Akfırat, MİT Müsteşarlığı’ndan dava dosyasına gelen yazılarda Tuncay Güney’den söz edilirken isminin “Tuncay Güney İpek” diye geçtiğini anlatarak, “Bunlar aynı şahıslar mı? Neden kayıtlarda böyle geçiyor? MİT görevlisi ya da haber elemanı mıdır? Bunların sorulmasını istiyorum” demişti.

Mahkeme sordu
Akfırat, ayrıca, Emniyet Genel Müdürlüğü’ne de yazı yazılıp, Tuncay Güney’in kullandığı ifade edilen diğer isimleri de belirtilerek, yurt dışına giriş çıkış yapıp yapmadığının sorulmasını talep etmişti.
Ara kararda, MİT’e yazı yazılarak, “Tuncay Güney ile Tuncay Güney İpek’in” aynı kişiler olup olmadığının ve MİT’in Başbakanlık ve Genelkurmay Başkanlığı’na gönderdiği çizelge ve diğer belgelerin hazırlanmasında Güney’in katkısının olup olmadığının sorulmasına karar verilmişti.

Haberin Devamı

Bu da derin dalga

Haberin Devamı

MİT, Eymür’ü adres gösterdi
Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarlığı’ndan, Tuncay Güney’in MİT elemanı olduğu iddiasına ilişkin yapılan açıklamada, “Tuncay Güney, o dönem itibarıyla şüpheli faaliyetlerinden dolayı dikkatimizi çeken ve üzerinde çalışma yapılan bir şahıstır. Kayıtlı bir haber kaynağımız değildir” ifadesi kullanıldı. Açıklamada, Güney’in, o dönem adamlarına bilgi verdiğini söylediği Mehmet Eymür’ün başında olduğu birim için de, “Kuruluş ve işleyişi tartışmalı Kontr Terör Merkezi, sorumluları ile birlikte 1997’de kuruluş şemasından çıkarıldı” denildi.

‘Ajan değil, şüpheli’
MİT’ten dün yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Sabah gazetesinin 26 Kasım tarihli nüshasında ‘Kod Adı İpek’ başlığı altında Tuncay Güney ile ilgili belgeyi konu alan bir manşet haber yayımlanmıştır. Haberde yer alan belge, teşkilatımıza aittir. Söz konusu belgenin dışarıya yansıtılması ile ilgili idari soruşturma açılmıştır. Tuncay Güney o dönem itibarıyla şüpheli faaliyetlerinden dolayı dikkatimizi çeken ve üzerinde çalışma yapılan bir şahıstır. Bu bağlamda, Tuncay Güney kayıtlı bir haber kaynağımız değildir.”

‘İşleyişi tartışmalı’
“Kuruluş ve işleyişi tartışmalı olan Kontr Terör Merkezi, sorumluları ile birlikte 1997 yılında kuruluş şemasından çıkarılmıştır. Milli İstihbarat Teşkilatı’na yönelik asılsız iddiaları, belirlenmiş senaryolara göre çeşitli dönemlerde ortaya atanların amacı kamuoyu tarafından bilinmektedir. Milli İstihbarat Teşkilatı ile doğrudan veya dolaylı şekilde bağlantı kurulmasına çalışılan söz konusu yayınla ilgili yasal yollara başvurulacaktır.”
ANKARA Milliyet

Haberin Devamı

Mehmet Eymür:
‘Ben bir şey bilmiyorum’

Bu da derin dalga

Sabah’ta yayımlanan belgeye göre, 1972 doğumlu olan Güney, 19-20 yaşlarında MİT’e katılmış. 1992 yılında Ergenekon’a sızma görevi verilmiş. 2001 yılında deşifre olana kadar düzenli olarak bilgi aktarmış. Güney, 2001’deki ifadesinde topladığı bilgileri Eymür’ün adamlarına aktardığını söylemişti. Eymür ise, 1997 yılında Amerika’ya tayin edildi, 1999’da da MİT’ten ayrıldı. Telefonla ulaştığımız Eymür, konuşmak istemedi, “Ben bir şey bilmiyorum” dedi.

Haberin Devamı

Tanımıyorum demişti
Mehmet Eymür, 27 Ekim 2008’de Star TV’de Uğur Dündar yönetiminde yayımlanan Arena programına katılmış, bir soru üzerine “Tuncay Güney’i tanımıyorum, bilmiyorum, görmedim” demişti. Kendi dairesinin Güney’i eleman olarak kullanmadığını, ancak Fethullah Gülen cemaatiyle ilişkileri nedeniyle bu konuyla ilgilenen diğer dairenin Güney’le ilişkisi olabileceğini söylemişti. Eymür, Tuncay Güney’in “Babam da MİT elemanıydı” şeklindeki açıklamalarının da gerçek olmadığını belirtmişti.

Güney: Eymür’ün adamlarına düzenli bilgi veriyordum
Sabah gazetesinin haberinde, Tuncay Güney’i İstanbul Bölge Başkanı Galip Tuğcu’nun MİT’e aldığı ve daha sonra deşifre olunca bizzat dönemin MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun’un girişimleriyle Amerika’ya kaçırıldığı anlatılıyor. Fakat Mehmet Eymür’den hiç bahsedilmiyor. Oysa Tuncay Güney, 2001 yılında Organize Suçlar Şubesi’nde verdiği ifadesinde Nur Cemaati içindeyken Eymür’ün adamlarına düzenli olarak bilgi verdiğini ve Eymür’ün gidişinden sonra MİT’le “aktif” bir ilişkisinin olmadığını anlatıyor. Güney’in ifadesinden MİT ve Eymür bölümleri:
“-Tuncay Güney: ...Fethullah Hoca’yla bizi bir ay kadar sonra görüştürdüler, herkese vaaz verdi adam orada. Etkilendik tabii otomatikman. Şeyde, Altunizade’de daha samimiyet oldu. Onlara karşı bunun üzerine Mehmet Demircan Bey, İlhan İşbilen, Abdullah Aymaz... O zaman Amerika sorumlusuydu Abdullah Aymaz, İsmail Yediler kod adıyla kitap ve köşe yazıları yazar...

Sorgucu: Ne Aymaz’dı?
Tuncay Güney: Abdullah Aymaz... Ben tırnak içinde bir şey söyleyebilir miyim? Sizin için önemli olacağına inandığımdan, bu bilgileri ben o dönem orada çalışırken periyodik olarak Mehmet Eymür’ün adamları gelir alırdı benden. Haberiniz olsun, onu kapatayım, yani böyle bilgileri cemaat içinden başka sorularda sıcağı sıcağına, o dönem sıcak olan bazı şeyleri sorarlardı zaten.”
“...MİT’te bir de niye, çünkü benim telefon numaram yıllardır hep aynıdır, hiç değiştirmedim. Bana dediler ki bu numarayı hiç değiştirme dedilerdi. O dönemler ben efendim, İran konsolos gittiğinden dolayı MİT’le de aktif bir ilişkim, daha doğrusu Mehmet Eymür gittikten sonra tasfiye olduğundan bu yana aktif bir ilişkim de olmadı, şey olarak bu numarayı kullanıyordum.”