Gündem Dink cinayeti soruşturmasında tutuklananların sayısı 10'a yükseldi

Dink cinayeti soruşturmasında tutuklananların sayısı 10'a yükseldi

12.08.2016 - 15:27 | Son Güncellenme:

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve cinayet döneminde yüzbaşı rütbesiyle İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü Kısım Amiri olan Albay Ali Barış Sevindik tutuklanırken, 2 şüpheli adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakıldı.Dink cinayeti soruşturması kapsamında tutuklananların sayısı 10'a  yükseldi.

Dink cinayeti soruşturmasında tutuklananların sayısı 10a yükseldi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu savcılarından Gökalp Kökçü tarafından yürütülen Dink cinayeti soruşturması kapsamında gözaltına alınan Albay Ali Barış Sevindik ile astsubaylar E.T. ve M.K.Y, emniyetteki işlemlerinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. Soruşturmayı yürüten savcılık, 3 şüpheliyi de tutuklanmaları istemiyle nöbetçi hakimliğe sevk etti. Nöbetçi Hakimlik, ifadelerini aldığı Albay Ali Barış Sevindik'in tutuklanmasına karar verirken, iki astsubayı adli kontrol hükümleri uygulayarak serbest bıraktı. Adli kontrol kapsamında iki astsubayın yurt dışına çıkışlarına yasak konuldu. Dink cinayeti soruşturması kapsamında tutuklananların sayısı 10'a yükseldi.

Haberin Devamı

AKYÜREK VE YILMAZER'İN TAHLİYE TALEPLERİ REDDEDİLDİ

Öte yandan Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in 19 Ocak 2007'de öldürülmesine ilişkin 35 kişinin yargılandığı davada, tutuklu sanıklar eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ile eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in tahliye talepleri reddedildi. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuksuz sanıklardan dönemin Trabzon İstihbarat Şube Komiser Yardımcısı Özkan Mumcu'nun çapraz sorgusu yapıldı. Mumcu, kendisine yöneltilen soruları, savunmaları doğrultusunda yanıtladı. Tutuklu sanık eski İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in, "Erhan Tuncel'in aynı zamanda jandarmayla irtibatı ortaya çıktı. Çalıştığınız dönemde bu hiç gündeme gelmedi mi?" diye sorduğu Mumcu, "Hayır" cevabını verdi. Mumcu, "Erhan Tuncel'in hedef olarak takip edilip edilmediği" sorusuna karşılık da, "Bunu müzakere ettik. Tuncel 13 Temmuz'da dinlenildi. Soğukluğu vardı, 'farklı bir niyete mi girdi' diye takip ettik. Yardımcı istihbarat elemanı, yüzde 1 veya yüzde 50 ihtimal de olsa takibe alınabilir." ifadesini kullandı. Duruşmada, Mumcu'nun çapraz sorgusunun bitmesinin ardından sanık ve sanık avukatlarının taleplerinin alınmasına geçildi. Tutuklu sanıklardan Ali Fuat Yılmazer, hazırladığı dilekçeyi mahkemeye sunarken, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek de söz alarak tahliye talebini dile getirdi.Akyürek, 7 Ekim 2015'te "suç örgütü kurmak, yönetmek" suçundan tutuklanması talebiyle sevk edildiği mahkemece talebin reddedildiğini söyledi. Savcılıkça yapılan itirazın da reddedildiğini dile getiren Akyürek, bu suçlarla hazırlanan iddianamenin bu mahkeme tarafından kabul edildiğini hatırlattı. "Bu örgütün üyeleri ve yöneticilerinin hiçbiri benim irademle atanmış kişiler değildir." diyen Akyürek, "örgüt mensubu" denilen polis memuru Muhittin Zenit, amir Ercan Demir ve komiser yardımcısı Özkan Mumcu'nun bu mahkeme tarafından tahliye edildiğini, diğer örgüt üyesi sanıkların da tutuksuz yargılandıklarını aktardı. Örgütün, tamamı emniyet personeli olan üyeleriyle resmi görev ilişkisi dışında hiçbir ilişkisinin söz konu olmadığını ve resmi görevlerin hiyerarşik olduğunu savunan Akyürek, şunları söyledi:

Haberin Devamı

"Trabzon'da çalıştığım dönemde İstihbarat Şube Müdürü olan Engin Dinç, C Şubeden Sorumlu Müdür Yardımcısı Vedat Yavuz, hiyerarşik olarak bana en yakın çalışan iki yöneticidir. Diğerleriyle aramızdaki tüm ilişkilerde, yazışmalarda bu iki yönetici yer almadı. Bu kişiler yargılanmadıkları gibi Vedat Yavuz Samsun Emniyet Müdürü, Engin Dinç de İstihbarat Daire Başkanı olmuştur. 'Bu kişiler yargılanmalıdır' demiyorum ancak yanlışlığa, hukuksuzluğa işaret ediyorum. Trabzon'da en yakın pozisyonda çalıştığım iki arkadaşımla herhangi bir problem yaşamadım. Görevimizi layıkıyla yapmaya çalıştık ancak ben 18 aydır cezaevindeyim. Alt kısım olanlar da aylarca cezaevinde kaldı ve diğerleri de yargılanıyor. Bunlar doğrudan şahsımla muhatap değillerdir. Görevini eksik yapan, yanlış yapan olabilir, mahkemeniz yargılama sonunda takdir edecek. Benim anlatmak istediğim, yargılama dışında tutulan bu meslek mensuplarıyla, benim meslek dışı hiyerarşim söz konusu değildir. Hem meslekte hem özel yaşantımda burada yargılanan personelden çok daha yakındım bu ikisine. Hiçbirimiz birlikte çalışmayı kendi irademizle tercih etmiş değildik." İstihbarat Daire Başkanlığı'ndan 7 yıldır ayrıldığını, halen emekli bir emniyet müdürü olduğunu ve 8 aydır da tutuklu bulunduğunu belirten Akyürek, tutuksuz yargılanmayı talep etti. Tutuksuz sanıklardan Özkan Mumcu ise duruşmalara gelme zorunluluğunun kaldırılmasına karar verilmesini istedi.

Haberin Devamı

9 SANIK AVUKATI MÜDAFİLİKTEN ÇEKİLDİ

Haberin Devamı

Davaya ilişkin ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek'in tutukluluk hallerinin, kuvvetli suç şüphesinin varlığı ve kaçma şüphesi gerekçesiyle, devamına hükmetti. Tutuksuz sanıklardan Özkan Mumcu ve Muhittin Zenit'in duruşmalara gelme zorunluluğunu kaldıran heyet, FETÖ/PDY soruşturmaları kapsamında haklarında yakalama kararı olan sanıklar dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı görevlileri Coşkun Çakar ve Yunus Yazar'ın avukatı Hayrettin Açıkgöz ile diğer 7 sanığın avukatlarının müdafilikten çekilmeleri nedeniyle, bu sanıklara yeni avukatlar tayin edilmesi için İstanbul Barosu'na yazı yazılmasını kararlaştırdı.

Yazarlar