Gündem Fidye için kaçırıp havluyla bayıltmış

Fidye için kaçırıp havluyla bayıltmış

16.06.2017 - 02:30 | Son Güncellenme:

İzmir’de 10 yaşındaki Ceylin Atik’in ölümüyle ilgili olarak gözaltına alınan Ş.T.’nin, minik kızın dedesinden fidye almak için kızı kandırdığı ve başına makyaj kutusuyla vurup öldürdüğü ortaya çıktı

Fidye için kaçırıp  havluyla bayıltmış

Anne ve babası boşandığı için dedesinin büyüttüğü Ceylin Atik, 10 Haziran’da, arkadaşlarıyla oynamak için gittiği evlerinin önündeki Kazım Karabekir Parkı’nda kayboldu.
Torunlarının eve dönmemesi üzerine merak eden dedesi Mustafa Atik ve babaannesi Ülkü Atik, Ödemiş İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne kayıp başvurusunda bulundu. Yakınları da sosyal medyadan Ceylin’in fotoğraflarını paylaşıp, bulunması için yardım istedi.
‘Kızınız elimizde’
Arama çalışmaları sırasında dede Mustafa Atik’in telefonuna, “Kızınız elimizde, bizden haber bekleyin, polise haber verirseniz öldürürüz, takiptesiniz” yazılı mesajın gelmesi üzerine Ceylin Atik’in kaçırıldığı anlaşıldı.
Polis, Ceylin’in en son parkın yanındaki Şengül Sokak’taki bir apartmanın dördüncü katındaki komşuları oto tamircisi 33 yaşındaki S.T. ve ev kadını 30 yaşındaki Ş.T. çiftinin evinde su içerken görüldüğünü belirledi. Bunun üzerine, 12 Haziran’da çiftin evindeki aramada Ceylin’in cesedi sandık içerisinde bulundu.
Ceylin Atik’in Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsisinde de başının arka bölümünde darbe ve kanama tespit edildi. Ayrıca raporda, sütür (kafadaki kemiklerin birleşme yerinden ayrılması) bulundu. Cesedin üzerinde cinsel istismara dair herhangi bir bulguya ise rastlanmadı.
Ceylin’in ölümüyle ilgili gözaltına alınan Ş.T. eşi S.T. ve kendisini evlatlık alıp büyüten halası R.Ö. güvenlik gerekçesiyle İzmir’e götürüldü. İzmir Emniyet Müdürlüğü’ndeki sorguları önceki gün tamamlanan 3 şüpheli, güvenlik gerekçesiyle gece Ödemiş’e götürüldü ve adliyeye sevk edildi.
3’ü de tutuklandı
Şüpheliler dün sabaha karşı “iştirak halinde tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek, bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla çocuğa karşı kasten öldürme” suçundan tutuklandı.
Şüphelilerden Ş.T. ve R.Ö. Şakran Cezaevi’ne, S.T. ise Menemen Cezaevi’ne gönderildi.

Kameralar tek tek incelendi

Olayla ilgili Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Celal Tekin de yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, cinayete dair önemli ayrıntılar da ortaya çıktı. Buna göre Ceylin’in kaybolduğuna ilişkin başvurudan sonra polis, minik kızın son görüldüğü yer olan Cumhuriyet Mahallesi Düzen Sokak üzerinde bulunan güvenlik kameraları inceledi. Kamera görüntülerinde, Ceylin’in yalnız olduğu görüldü. Gittiği yöndeki toplam 12 güvenlik kamerasına ait görüntülerde ise Ceylin’in geçişi görülmedi.

Telefon hattı tespit edildi

Ceylin’in dedesi Mustafa Atik’e gönderilen mesaj incelemeye alındı. Mesajın, İ.G.’nin kullandığı telefondan gönderildiği, telefon hattının da İ.G.’nin annesi, aynı zamanda katil zanlısı Ş.T.’nin ablası olan C.G. adına kayıtlı olduğu belirlendi. İ.G. ve C.G. polisteki ifadelerinde suçlamaları kabul etmedi, İ.G. telefon hattını kendisinin kullandığını ancak bir süre önce kaybettiğini anlattı. Ödemiş İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerin araştırmaları sırasında, 12 Haziran’da saat 10.40’da katil zanlısı Ş.T.’nin kocası S.T.’nin de bilgisine başvuruldu. S.T. polislere, eşi Ş.T.’nin kendisine “Ceylin’in kendi evlerinde düştüğünü, daha sonra paniğe kapılarak kızı evde bulunan sandığın içerisine koyduğunu söylediğini” anlattı.

Ev eşyası satan firmalara 500 liralık borcu varmış

Ceylin’i öldürmekle suçlanan Ş.T., ifadesinde ev eşyası satan firmalara 500 TL’lik borcu olduğunu, minik kızı da dedesinden fidye istemek için kaçırma planı yaptığını belirtti. Ş.T., Ceylin’i kendi çocuğuyla oynaması bahanesiyle kandırarak evine götürdüğünü söyledi. Ceylin’in evine gitmek istemesi üzerine küçük kızı durdurmak için yüzünü havluyla bastırıp bayılttığını belirten Ş.T., paniğe kapıldığını ve Ceylin’in başına küçük makyaj kutusuyla vurup öldürdüğünü anlattı.
Ş.T.’nin olayı anlattığı eşi S.T.’nin polise gitmek istediğini söylemesi üzerine onu durdurmak içinde 3 yaşındaki oğullarını kullandığı ifade edildi. Ş.T.’nin gece polisi aramayı planlayan S.T.’ye, “Şimdi polise gidersek çocuğumuza kim bakacak?” dediği bununu üzerine de gitmedikleri belirlendi.
Olayda dikkatleri başka yöne çekmek için de, ablası C.G.’nin evinden yeğenine ait cep telefonuna takılı sim kartı çalan Ş.T., hattı eski telefonuna taktı ve Ceylin’in dedesine mesaj attı. Ş.T.’nin geçmişinde de önemli psikoloji travmalar yaşadığı ortaya çıktı. Ş.T.’nin, küçükken çocuğu olmayan halası R.Ö.’ye evlatlık verildiği, onun yanında büyüdüğü tespit edildi. Ayrıca Ş.T.’nin daha önce dünyaya gelen iki kızından birisinin 1.5 yaşında yataktan düştüğü için, diğerini de 6 aylık olduğunda hastalanıp öldüğü belirlendi. Bu nedenle de Ş.T.’nin psikolojik tedavi gördüğü ve zaman zamanda sorunlar yaşadığı çevresindekilerce ifade edildi.
Savcılık açıklamasında ayrıca, bazı yayın organlarında Ş.T. ve S.T.’nin evinde daha önce üç kez arama yapılmasına rağmen çocuğun bulunamadığı yönündeki iddialarında gerçeği yansıtmadığı ifade edildi.
Başsavcı Tekin, Ş.T ve S.T’nin önceki tarihlerde ölen 2 çocuğuyla ilgili de ayrıca inceleme ve araştırma başlatıldığını, soruşturmaların çok yönlü devam ettiğini kaydetti.

Haberin Devamı