Gündem Geriye hüzünlü bir hikâye kaldı

Geriye hüzünlü bir hikâye kaldı

04.03.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:

TRT televizyonundaki yemek programının sunucusu Seval Akbaba, bir süredir mücadele ettiği kansere daha fazla direnemedi. Talihsiz sunucunun ‘Elimi bırakma’ dediği ablası, ‘Biz onun elini hiç bırakmadık ama o bizim elimizi bıraktı’ dedi

Geriye hüzünlü bir hikâye kaldı

TRT televizyonunda yayınlanan, “Sokak Lezzetleri” programının sunucusu 39 yaşındaki Seval Akbaba, önceki gün bir süredir savaştığı karaciğer kanserine yenik düştü. Hastalığının ancak son evresindeyken kanser teşhisi konulabilen Akbaba, yeni bir programın çekimlerine başlamıştı ve evlilik heyecanı yaşıyordu.
Seval Akbaba, İstanbul Teknik Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’ndan mezun olduktan sonra ilk olarak Zonguldak’ta bir köy okulunda müzik öğretmenliği yaptı. Daha sonra İstanbul’a dönme kararı alan Akbaba’nın öğretmenlik serüveni yarım kalırken, İstanbul’da bir ajansa kaydolarak reklam oyunculuğu yapmaya başladı. Birçok reklam filminde oynayan, bir yayınevinde reklam müdürlüğü görevini yürüten Akbaba, daha sonra kendi tasarım ajansını kurdu.

‘Reytingi çok iyiydi’
Akbaba, hobi olarak bir yemek sitesinde yemek tarifleri verdiği sırada, 2013’te TRT’de yayına hazırlanan “Sokak Lezzetleri” programının yapım ekibi tarafından keşfedildi. Programın yapımcısı ve yönetmeni Tunahan İlbars, “Programımız için bir sunucu arıyorduk. Kendisine teklif götürdük. Seval de kabul edince 45 bölümlük bir program çıktı ortaya. Reytingleri çok iyi gitmişti. Hatta tekrarlarının bile izlenme oranı çok iyiydi. Ardından 5 bölümlük “Adım adım lezzetler” isimli bir program daha çektik. Tam yeni bir program arifesindeydik. Çekimleri yeni başlamıştı ki, Seval’in rahatsızlığı ortaya çıktı” dedi. Akbaba’ya yapılan tetkikler neticesinde karaciğer kanseri teşhisi konulduğunu ancak kanserin metastaz yaptığının anlaşıldığını söyleyen İlbars, “Hastalık çok geç farkedildi. Hastaneye yatırıldığında son evredeydi. Çok hayat dolu birisiydi. ‘Çevrende kansere kim yakalanabilir?’ diye sorsalar, aklıma gelecek son insan bile olmazdı Seval. Spor yapardı, beslenmesine çok dikkat ederdi. Çok pozitif bir insandı. Kanserle çok mücadele etti, başaracağına inanıyordu. Biz de bir mucize olacaksa, bir tek o bunu başarabilir diyorduk” dedi.

‘Söyleyemedik’
Seval Akbaba’nın ablası Aysel Akbaba ise kardeşinin hastalık sürecini şu sözlerle anlattı:
“Seval ilk kez 2014’ün son günü, yılbaşı gecesinde rahatsızlandı. Ailece yılbaşını kutlayacaktık. O gece o kadar çok midesi bulanıyordu ki, hepimiz yeni yıla onunla birlikte ağlayarak girdik. Daha sonra doktora gittik. Karaciğeri ile safra kesesi arasındaki damarlarda kuruluk ve daralma olduğunu söylediler. 1 yıl boyunca yapılan tüm tetkikler kanser açısından herhangi bir bulgu olmaksızın sonuçlandı. Kasımda metastaz yapmış karaciğer kanseri olduğu, dahası da hastalığın son evrede olduğu anlaşıldı. Hastalık tüm vücuduna yayılmış ama ona söyleyemedik. Hayatını kaybettiği gün de dahil, hastalığının son evrede olduğunu hiçbir zaman bilmedi. Son 4 ay boyunca gece ve gündüz onunla birlikteydim. Seval, çok inançlı bir kızdı. O kadar çok acı çekti ki ama bir gün bile isyan etmedi. 4. hafta sonunda yoğun bakıma girdi. Sonra odaya çıkardılar.
Cuma günü gece 02.00’de rahatsızlandı yeniden yoğun bakıma aldılar. Elini tuttum, bana bir şey söylemek istiyordu ama söyleyemiyordu bir türlü. Nefesi yetmiyordu. Hastanede olduğu sürede hep, ‘Abla elimi bırakma, beni seviyor musun?’ diye soruyordu. Biz onun elini bırakmadık ama o bizimkini bıraktı. Öyle bir kardeşim olduğu için çok şanslı biriyim ben. Seval bir melekti. Dokunmadığı yürek kalmamıştı. Ama Allah onu bizden daha çok sevdi ve yanına aldı.”

Evlilik hazırlıkları
Kardeşinin 39 yıllık hayatında aşkı 38 yaşında bulduğunu da anlatan abla Aysel Akbaba, “23 Eylül’de nişanlanmıştı, kasım ayında nikah yapacaklardı; gelinliği dikiliyordu. Öyle bir aşktı ki onlarınki, Seval hep bana, ‘Bana bir şey olursa Orkun’a iyi bakın’ diyordu. Çok acı, yarım kalmış bir hikaye oldu o da” diye konuştu.
Seval Akbaba’nın adına TEMA Vakfı’na bağışlanacak fidanlarla Balıkesir Altınoluk’ta bir hatıra ormanı kurulacak.

Haberin Devamı

Instagram’daki son paylaşımı
Seval Akbaba, Instagram hesabından yaptığı son paylaşımda, “Bugün yılın son günü. Sokaklar, caddeler beyaza büründü. Hava oldukça soğuk. Ben sıcacık evimde öylece olduğum yerden dağları seyrediyorum, çatıların üstündeki karları, caddeden gelip geçen insanları... Bu hafta kemoterapi almadığım için kendimdeyim. Lakin günde aldığım sayısını vermeyeceğim ilaç takviyeleri ile birbirini aratmayan anlar yaşıyorum. Çok zor olsa da buna da şükür diyorum. Yaşadığım duygular, her biri kendi içinde farklı hisler olsa da beni duygusallaştırdığı anlar oluyor. Ama hiçbir zaman kendimi bırakmıyorum. Şükrediyorum ve güzel Allah’ımdan bana güç ve sabır vermesini diliyorum. Sadece bana değil, bu yolda benimle birlikte olan, bana bakan aileme oldukça büyük bir aile.. Ve sizler her zamanki gibi yine mutlu ediyorsunuz varlığınızla.”