Gündem ‘İfade özgürlüğü hakkımı kullandım’

‘İfade özgürlüğü hakkımı kullandım’

21.10.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

›› Katıldığı televizyon programında terör propagandası yaptığı gerekçesiyle gözaltına alınan Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, ifadesinin ardından adli kontrol ve yurtdışına çıkış yasağı şartıyla serbest bırakıldı... ›› 6 sayfalık ifade veren Elçi adliye çıkışında yaptığı açıklamada farklı bir görüş ortaya koyduğu için büyük haksızlığa uğradığını söyledi...

‘İfade özgürlüğü hakkımı kullandım’

Bir televizyon programında sarf ettiği PKK’ya yönelik sözleri nedeniyle, ‘terör propagandası’ suçlamasıyla gözaltına alınan Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, tutuklanması talebiyle sevk edildiği mahkemece serbest bırakıldı.

Haberin Devamı

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi 14 Ekim günü CNN Türk’te katıldığı “Tarafsız Bölge” programında, “Bazı eylemleri terör niteliğinde olsa bile PKK, silahlı siyasal bir harekettir. Siyasal talepleri olan, çok ciddi bir desteği olan bir siyasal harekettir” demişti. Elçi’nin bu sözlerinin ardından Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan soruşturma başlattı ve Bakırköy 2. Sulh Ceza Hakimliği tarafından verilen yakalama kararı sonrası Elçi önceki gece saat 02.20 sıralarında Diyarbakır Barosu’nda gözaltına alındı.

Terörle Mücadele Şube Ekipleri tarafından uçakla sabaha karşı İstanbul’a getirilen Elçi, sabah saatlerinde soruşturma savcısı İdris Kurt’a ifade verdi.

Haberin Devamı


Altı sayfa ifade verdi

Elçi, 6 sayfalık ifadesinde, soruşturmanın hükümetten gelen talimatla başlatıldığına inandığını söyledi. Sorgusu sırasında savcıya önyargılı olduğunu belirten Elçi, mahkemenin yakalama kararının gerekçesindeki sabit ikametgâh adresinin bulmamasının gösterilmesini “Gerçek dışı” diye nitelendirdi.

“Yakalama kararını duymam üzerine ilk iş olarak Diyarbakır Başsavcısını aradım ve kararın infazı için baro başkanlığında beklediğimi kendisine bildirdim” diyen Elçi, programın bitmesinin ardından sosyal medya üzerinden hakkında linç kampanyası başladığını, savcılık makamının da bu linç kampanyasında saf tuttuğunu söyledi. Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde garanti altına alınan ifade özgürlüğünü kullandığını söyleyen Elçi, “İfade özgürlüğü bazı kesimleri rahatsız edebilir hatta sarsabilir. Ben bu derece ağır bir meselenin merkezinde yaşayan ve çok önemli bir meslek örgütünün başında olan bir sivil olarak kendimi özgürce ifade edemeyeceksem bu kadar tarihi ve toplumsal meseleyi nasıl çözeceğiz” dedi. Söylediği sözlerin arkasında olduğunu ve doğru olduğuna inandığını söyleyen Elçi, suçlamaya konu olan sözlerini sadece tespit amacıyla söylediğini belirtti.


‘Hâlâ büyük baskı var’

Elçi, ifadesinin ardından “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla tutuklanması talebi ile nöbetçi mahkemeye sevk edildi. Nöbetçi Bakırköy 1. Sulh Ceza Hakimliği tarafından tekrar sorgulanan Elçi, adli kontrol ve yurtdışı çıkış yasağı koyularak serbest bırakıldı. Elçi adliye çıkışında yaptığı basın açıklamasında, farklı bir görüş ortaya koyduğu için çok büyük haksızlığa uğradığını söyleyerek, “İfade özgürlüğü hakkımı kullandım. Ama ne yazık ki Türkiye’de ifade özgürlüğü hâlâ büyük bir baskı altındadır” dedi.

Haberin Devamı


Hakan’ı da dahil etti

Öte yandan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Elçi hakkında “terör propagandası yapmak” suçundan başlatılan soruşturmaya, suça konu sözlerin sarf edildiği CNN Türk’teki programın moderatörü Ahmet Hakan Coşkun ile sorumlu yayın müdürünü de dahil etti. Başsavcılık, “basın ve yayın yoluyla terör örgütü propagandası yapmak” suçunu düzenleyen 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7. maddesi uyarınca Coşkun ve programın sorumlu yayın müdürünü soruşturma kapsamına aldı.


10 araçlık konvoy geldi

Önceki gün Elçi’yi gözaltına almaya 1 TOMA, 1 shortland zırhlı araç, Çevik Kuvvet’e ait 2 midibüs, Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü’ne ait minibüs, 2 pikap, 1 cip ve 2 otomobilden oluşan konvoyun geldiği öğrenildi.

Haberin Devamı

CHP’li Gök: Hukuka aykırıdır

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, dün TBMM’de, Uluslararası Basın Enstitüsü başkanlığında çeşitli yabancı basın örgütlerinin temsilcilerinden oluşan heyetle bir araya geldi. Uluslararası Basın Enstitüsü’nden Barbara Trionfi de bir heyet ile Türkiye’yi ziyaret ettiklerini, bunun gazetecilerin karşılaştığı baskıların ne kadar ses getirdiğinin göstergesi olduğunu söyledi. Gök, Tahir Elçi’yle ilgili şunları söyledi: “PKK bir terör örgütüdür. Sayın Elçi Diyarbakır Baro Başkanıdır. CMK’ya göre yakalama koşulları bellidir. Kişinin kaçması, çağrıldığı halde ifadeye gelmemesi koşullarında yakalama kararı verilebilir. Diyarbakır Baro Başkanı’nın baroda, ‘ben ifade vermeye hazırım’ dediği bir ortamda yakalama kararı çıkarılması hukuka aykırıdır.”
ANKARA Milliyet
ELÇİ’NİN GÖZALTINA ALINMASINA TEPKİ YAĞDI:
‘Skandal karar’

Elçi’ye destek için adliyeye gelenlerden Diyarbakır Baro Başkan Yardımcısı Ahmet Özmen, Elçi hakkında verilen yakalama kararının gerekçesinin skandal olduğunu söyledi. Elçi’nin avukatı Mehmet Emin Aktar ise “Arkadaşlar bu ülkede çok hukuksuzluk gördüm çok keyfilik gördüm ama bu denli acemice hazırlanmış bir dosyayla karşılaşmadım” dedi.
HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan da şunları söyledi: “Bugün bir kez daha hukukun ve anayasanın ayaklar altına alındığı bir güne tanıklık ediyoruz. Elçi tebligatla İstanbul’a kendisi gelebilirdi. İfadeyi istediği her yerde verebilirdi. Siyasi bir müdahale sonrası Elçi kendi makamında sabah 05.00’te yapılan operasyonla birlikte hukuksuz şekilde gözaltına alındı ve Bakırköy’e getirildi.”
Ankara Barosu Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada “Soruşturma usullerini dahi hiçe sayan, çağrılması ile ifade vermeye gidebilecek bir avukata yapılan bu muamele, yargının siyasallaşmasını apaçık göstergesidir” denildi.
HDP GRUP BAŞKANVEKİLİ İDRİS BALUKEN:
Savunma hakkına saldırı
HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken, Hahir Elçi’ye yapılan uygulamanın savunma hakkına saldırı olduğunu belirterek
şunları söyledi:
“AKP’nin ileri demokrasisinin gelmiş olduğu aşamayı gösteriyor. Bir Baro Başkanı sadece düşüncesini ifade ettiği için tutuklama talebi ile mahkeme önüne çıkarılıyorsa orada hukuk bitmiştir, yargı tamamen siyasallaşmıştır. Türkiye Cumhuriyeti tarihine, demokrasi tarihimize kara leke olarak geçecek bir durumla karşı karşıyayız. Hem düşünce ifade özgürlüğünün gaspı hem de kendisinin baro başkanı olması vesilesiyle savunma hakkına yönelik açıkça saldırıdır. Barolar düşünce ifade ettiler diye bu şekilde baskı altına alınacaksa Türkiye’de savunma yapma hakkı tamamen ortadan kaldırılmış demektir. Bu konuda Başbakan’ın, ‘elimizde canlı bonmbalar var, listeyi biliyoruz ama eylem yapmadıkları sürece tutuklayamayız’ demesini göz önüne getirirsek yaşadığımız sorunun ne kadar büyük olduğu, tablonun ne kadar vahim olduğu anlaşılır. Canlı bombaya hukuk gerekçesi ile tutuklayamayan bir anlayış, baro başkanını düşünecini ifade etti diye tutuklamaya kalkıyor. Türkiye’de hukukun ve demokrasinin bittiğinin bir göstergesidir.”
NAMIK DURUKAN Ankara
Miroğlu: Kabul edilemez
Ak Parti Mardin Milletvekili Orhan Miroğlu, Elçi’nin gözaltına alınmasının “haksızlık” olduğunu söyledi. Al Jazeera’ye konuşan Orhan Miroğlu, “Tahir Elçi’nin gözaltına alınmasının hukukla bağdaşır yanı yoktur. PKK’yle ilgili söyledikleri nedeniyle uğradığı haksızlık kabul edilemez. Desteklemek başka şeydir, bir örgüt hakkında fikir beyan etmek, bu fikir toplumun belli bir kesiminde hoşa gitmese dahi başka bir şeydir” dedi. Miroğlu, kendisinin “PKK terör örgütü değil, kendi topraklarında belli bir siyasi programı hayata geçirmeye çalışan bir politik harekettir” ifadelerini de “O program IŞİD’i tartışan bir programdı. Özetle söylediğim şudur: IŞİD ve PKK’yle mücadele, ‘terörizmle mücadeleye indirgenemez, çünkü evet her iki hareketin de şiddet ve terör yoluyla, devletlere karşı savaşı göze alarak hayata geçirmek istedikleri siyasi programları vardır. Bunu söylemek her iki örgütün uyguladığı terörü ve şiddeti hiçbir şekilde meşru göstermez” sözleriyle açıklık getirdi.
HABER MERKEZİ