Gündem İstanbulda korku

İstanbulda korku

30.09.2004 - 00:00 | Son Güncellenme:

Adalar açıklarında meydana gelen ve Kartal, Maltepe, Pendik gibi ilçelerde daha çok hissedilen 4.0lık deprem, halkı sokağa döktü. Sarsıntının, büyük bir depremin öncüsü olmadığı belirtildi

İstanbulda korku

Merkez üssü Marmara Denizi olan 4.0 büyüklüğündeki deprem, İstanbullulara panik yaşattı. Özellikle depremin merkez üssünün yakın olduğu Kartal, Maltepe, Pendik gibi ilçelerde bazı vatandaşları sokağa döken şiddeti küçük depremin, korkusu büyük oldu. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, dün 18.42de meydana gelen 4.0 büyüklüğündeki depremin merkez üssünün Adaların yaklaşık 10 kilometre güneybatısında olduğunu açıkladı. Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü ise depremin büyüklüğünün 3.8 olduğunu bildirdi. Orta büyüklükteki deprem sonrası vatandaşlar, yakınlarını aramak için yüklenince cep ve sabit telefonlar kilitlendi, kısa süre iletişim sağlanamadı.Depremin merkez üssünün yakınında yer aldığı için sarsıntıyı daha fazla hisseden Kartal ve civarında oturanlar, korkuyla sokağa fırladı. Adalar Belediye Başkanı Coşkun Özden, ilçede panik yaşanmadığını, günlük hayatın normal sürdüğünü açıkladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi yetkilileri, İstanbul genelinde deprem nedeniyle herhangi bir hasar veya yaralanma bilgisinin ulaşmadığını bildirdi. Afet İşleri: 3.8 Bilim adamları, sarsıntının sürpriz olmadığını, enerjisi her geçen gün biriken bölgede bu sarsıntıların beklendiğini ifade etti. İTÜ Maden Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Kandillinin açıklamasına göre, depremin Kuzey Anadolu Fayının bir zonu üzerinde meydana geldiğini tahmin ettiğini, 25 - 50 kilometre uzunluğunda olduğu sanılan fay zonunun Gebze, Darıca, Tuzla, Pendik, Kartal ve Maltepeden geçerek, denize de uzandığını kaydetti. Görür, bu nedenle depremin bölgede daha fazla hissedildiğini söyledi. Fay zonu üzerinde, 2000 ve 2001de ortalama 4 büyüklüğünde 2 deprem olduğunu belirten Görür, şunları söyledi:"Marmarada enerji birikiyor. Bu depremler normal. Bu depremler olacak, gün gelecek beklenen büyük deprem yaşanacak. Ancak bu sarsıntının, büyük depremin öncüsü olduğu, hemen büyük depremin olacağı anlamına gelmez." Sürpriz değil Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depremin çok kısa sürmesine ve büyük olmamasına rağmen, merkez üssünün yakın olması nedeniyle çok hissedildiğini kaydetti. Aynı bölgenin daha önce de aynı büyüklüklerde depremler ürettiğini belirten Ersoy, fayın çok büyük deprem üretecek kapasitede olmadığını, en fazla 6.0 büyüklüğünde deprem üretebileceğini sözlerine ekledi. İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu da, depremin merkez üssünün Adalar - Çınarcık arasında, Adalara yakın bir noktada olduğunu, derinliğinin 10 kilometre olduğunu belirterek, "Buna öncü diyemeyiz. Karakteristik yapısı öncü olmadığını gösteriyor. Bir kere vurdu ve şiddetli hissedildi. Sonuçta bölgede biriken bir enerji var, normal bir deprem" diye konuştu. Enerji birikti Deprem Şûrası başladı Bayındırlık ve İskân Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Mahmut Küçük, Türkiyede son yüzyıl içinde meydana gelen depremler dikkate alınarak yapılan hesaplamada, her yıl ortalama ölü sayısının 965, yıkılan ya da ağır hasar gören bina sayısının 58 bin olduğunu söyledi.Grand Cevahir Otelde dün başlayan Deprem Şûrası, akademisyenleri ve siyasetçileri bir araya getirdi. Küçük, 1900den bu yana meydana gelen yıkıcı depremlerde 99 binden fazla insanın öldüğünü, 612 bin binanın yıkıldığını ya da ağır hasar gördüğünü açıkladı. Küçük, 8 ayda bir yıkıcı depremin meydana geldiğini de anlattı. Arınç ise, kayıp bilançosundan çok etkilendiğini belirtirken, Topbaş, şehrin konut sorununu düzenli ve uzun vadeli ödeme sistemi olan projelerle çözeceklerini söyledi. Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen ise, kamu binalarındakı beton mukavemetinin öngörülenden yüzde 40 eksik olduğunu, bunun içinde okullar ve yurtların da yer aldığını kaydetti. Beton sorunu