Gündem ‘KALE’DE HAVA GERGİN

‘KALE’DE HAVA GERGİN

06.07.2011 - 02:30 | Son Güncellenme:

Pazar gününden beri Türkiye Fenerbahçe’yle yatıp Fenerbahçe’yle kalkıyor. Peki Fenerbahçe’nin kalesinde durum ne? Foto muhabiri Ozan (Güzelce) ile Bağdat Caddesi’ne gittik, taraftarı dinledik...

‘KALE’DE HAVA GERGİN

“Kale”de hava puslu, suratlar asık, sinirler gergin... Cadde boyunca uzanan “18 kere maşallah”, “Omuz omuza şampiyonluğa” yazıları eğreti duruyor. Ben de Fenerbahçeli’yim, Ozan da... Ama frekanslarımız aynı değil. Ben yapılan esprilere gülebiliyorum mesela, Ozan ise sürekli “Hayatımın en zor haberi” diyor. Ben bu kadarını anlamıyorum. Zaten anlasam 33 yıllık babamı anlarım. Üç gündür kırık bir kalple dolaşan babam sonunda bana durumu şöyle anlattı:
“M. Butterfly gibi...”

‘KALE’DE HAVA GERGİN

“Nasıl yani?”
“Yani sevdiğim kadın erkek çıkmış gibi...”

‘DOĞRUYSA BIRAKIRIM’
Hadiseyi “sevdiğim kadın” noktasından gören biri daha var. Caddede bir kafede eşiyle birlikte kahve içerken konuştuğumuz Şemsettin Şibay. “Eğer iddialar doğru çıkarsa Fener’i bırakırım” diyor, “Düşün ki karın seni aldattı, onunla oturmaya devam eder misin?”
Halbuki “hasta Fenerli” Şemsettin Bey. Ama olan bitene kendi tabiriyle “çok bozulmuş”. En çok da Galatasaraylı damatlarına bütün yıl Bank Asya esprisi yaptıktan sonra Fenerbahçe’nin küme düşme ihtimali yıkmış onu. Eğer bu ihtimal gerçekleşirse seyirciliğini askıya alacak...

‘ŞİKE VARSA KÜME DÜŞSÜN’
Şemsettin Şibay, ligin temiz olmadığına inanıyor. “Fenerbahçe şike yaptıysa küme düşsün razıyım” diyor. Zaten bazı maçlarda şüphelendiğini de saklamıyor: “Ne yalan söyleyeyim, öyle kolay gol atılmaz”. Tek üzüntüsü Fenerbahçe olsa yine iyi: “Bir haftada çifte darbe yedim. Önce CHP yemin etmedi, şimdi de Fenerbahçe... Anlaşıldı, bu sene benim yıkım senem.”

‘TAM SEVİNDİK Kİ’
Bağdat Caddesi’nde karşılaşıp da “Fenerli misiniz?” diye sorduklarımız daha ağızlarını açmadan anlaşılıyor cevapları. Eğer Fenerlilerse hafif tereddütlü, hafif mahcup bir bakış atıyorlar. Değillerse de müstehzi bir zafer tebessümü yayılıyor yüzlerine. Ama durumu abartıp “Fenerliyim demeye çekiniyorum” diyen de var. Mürsel Aktaş, bir şirkette şoför. “Geçen iki sene neler çektik” diyor, “Bu sene tam sevindik, o da şimdi kursağımızda kaldı”.

DESTEK ZAMANI
Hissettikleri kızgınlık ve stres... Bir başka stresli de cadde üzerindeki apartmanlardan birinin kapıcısı... Hasta Fenerli olduğunu bilen herkes yanından geçerken laf atıyor. Biri “Sana artık dolar mı vereceğiz, euro mu?” dediğinde yüzündeki ifadeden ben korktum. Fazla zorlamamakta fayda var. Bir büfede tost yerken tanıştığımız bir başka sıkı Fenerli de hukukçu Umut Ferda Sertbaş.
11 yıldır maçlara gidiyor, önümüzdeki sezona da kombine bileti hazır... Fener Bank Asya’da da oynasa gidecek, “Takımımı şimdi daha çok seviyorum” diyor. Gelin görün ki şike iddialarının gerçek olduğuna inanıyor. Ama ona göre “Kulübün bununla ilgisi yok, birkaç kişinin işi. Başkan içinde değildir. Eğer içindeyse yüzde 50 ağırlaştırılmış ceza verilir ki altından kalkamayız”.

ALEX BIRAKMAZ
Umut Bey’e göre hem taraftarın hem de takımın önünde bir Fenerbahçelilik sınavı var: “Bence Alex de, Semih de takımı bırakmaz. Bırakırlarsa hayal kırıklığına uğrarım”.
Hukukçu gözüyle baktığı için olsa gerek soğukkanlı. Hatta en güldüğü espriyi de itiraf ediyor: “Fenerbahçe Kulübü’nde sahte Türkiye kupasına rastlandı!” Sokakta Fenerbahçe taraftarını ayırt etmek zor değil. Herkes barmen Değer gibi tişört-şort-şapka-dövme kombinasyonuyla takımını açık etmiyor ama mutsuz ifadeler de hemen kendini ele veriyor.

‘HİSSELERİ SAKIN SATMAYIN’
Mesela borsacı Kutman Bey... Tek başına oturmuş çay içiyor, bir yandan da bir felaket senaryosu yazıyor:
“Aziz Yıldırım’a karşı komplo bu. Bence siyasi bir operasyon. Fenerbahçe küme düşerse Türkiye’ye yazık olur. Ekonomi beter olur, lig, Lig TV biter. Milyonlar ekmek yiyor bu işten. Ülkenin en büyük dinamiği Fenerbahçe’dir.” Bir borsacı olarak elinde Fenerbahçe hissesi olanlara da “Bekleyin” tavsiyesinde bulunuyor: “Mutlaka yükselecek”.
Fenerbahçeli kadınlar bu konuda genelde benden halliceler. Yani “Hay Allah”la “Aman bana ne” arasında gidip geliyorlar. Ama üniversite öğrencisi Çağla Yılmaz pek öyle değil. Çok üzgün, endişeli. İftira olduğuna inanıyor. “Ne olursa olsun yine de maçlara giderim” diyor.

Haberin Devamı

‘KALE’DE HAVA GERGİN

Umman Karaçay ailesiyle İstanbul’a koştu.

Takıma destek için Niğde’den geldi
Bağdat Caddesi üzerindeki Fenerium’a da hüzün hakim. Kimse gelip gitmiyor. Halbuki Şükrü Saracoğlu Stadı’nın altındaki mağaza hareketli. Alışveriş edenler olduğu gibi, vitrindeki Alex de Souza fotoğrafının önünde fotoğraf çektirenler de var. Sanki hiçbir şey olmamış gibi... Konuşmaya başlayınca onlar da dökülüyor, ama buradaki taraftar daha olumlu. Genel kanı:
“Bu bir iftira. Bize bir şey olmaz”.
Otomotiv sektöründe çalışan Umman Karaçay çoluğunu çocuğunu toplayıp, takımına destek olmaya ta Niğde Aksaray’dan gelmiş. Onun kararı “17 takımın 17’sinin de Fener’i çekemediği”. Peki ya iftira değilse, ya şike kanıtlanırsa? Cevap net:
“Kahrolurum”.

BEŞ PAKET İÇERİM!
Halihazırda kahrolan biri var zaten mağazanın önünde. İnşaat işçisi Müstekim Püskül. Her gün kalkıp stadın önüne gelmek eski alışkanlığı. Sebep? “Başkanı görmezsem rahat edemiyorum”.
“E başkan üç gündür gözaltında?” “Zaten ben de pazar sabahından beri günde üç paket sigara içiyorum. Gerekirse beşe de çıkarırım”. Stadın önünden ayrılıp gazeteye doğru yola çıkarken Ozan dayanamıyor, titreyen bir sesle son noktayı koyuyor: “Keşke şampiyon olmasaydık”.