‘MAHKEMEYE BOŞ GAZ FİŞEĞİ SUNMA SUÇU’

Yere sabitlenen çift katlı bariyerleri yıkan göstericiler, cezaevinin dikenli tellerle örülü çitlerini de aşmıştı. Ön kısımdaki jandarma engelini geçen kalabalığa geri planda bekleyen polisler, panzerle tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etmiş, bu müdahale sırasında cezaevi önü savaş alanına dönmüştü. Polis, kalabalığı bariyerlerin dışındaki tarlaya kadar kovalamış, tazyikli su ve biber gazından kaçan göstericiler, camiye sığınmışlardı. Atılan gaz bombaları duruşma salonuna kadar girmişti.
Dışarıda bunlar yaşanırken Ergenekon davası avukatlarından Vural Ergül, duruşma salonu dışından topladığı gaz fişeklerini salona getirerek, mahkemeye sunmuş ve tepki göstermişti.
Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ise, 26 Nisan 2013 tarihinde “duruşmaya elle fırlatıldığında bir insanı yaralayabilecek nitelikte olan boş gaz fişeği kovanıyla izinsiz olarak girdiğini” belirttiği Ergül hakkında şikâyette bulundu. Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı ise mahkemenin şikâyetini bir fezlekeyle Adalet Bakanlığı’na bildirdi ve Avukatlık Yasası çerçevesinde soruşturma izni istedi.

‘Tarihi utancı kayda geçirdim’
Avukat Ergül, duruşma salonuna izinsiz delil sokmak iddiasına ilişkin olarak, “O fişekleri 13. Ağır Ceza Mahkemesi kapısından topladım ve hiç olmazsa hukuk tarihine utanç olarak kayıtlara geçsin diye dilekçemin ekinde sundum. Hiçbir suç oluşturmayan bu davranışımın heyet tarafından meslek örgütüme şikâyet edilmesini, savunmaya tahammülsüzlük ve savunmaya saldırının reflekse dönüşmesi ile izah mümkün olsa gerek” dedi.