ÖSYM savundu savcılık inceliyor

ÖSYM’den, YGS’de 20’den fazla sorunun iki ayrı şifreye göre çok rahat çözülebildiği iddiası üzerine yapılan açıklamada, basına verilen soru kitapçığının hazırlanma şekli savunularak, “Bu soru kitapçığının herhangi bir adaya verilmesi söz konusu olmadığından, doğru cevabın bulunduğu yer değiştirilmeden sadece yanlış cevap seçeneklerinin yerleri değiştirilmiştir. Bu soru kitapçığı sınava giren hiçbir adaya verilmemiştir” denildi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ise, konuyla ilgili inceleme başlattı. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in de, bugün 11.00’de basın toplantısı düzenleyerek adayların kullandığı soru kitapçıkları ve cevap anahtarları üzerindeki şifrelemenin nasıl yapıldığına dair bilgiler vereceği belirtildi.
Milyonlarca gencin kazanmak için emek verdiği YGS’nin ardından gündeme gelen şok iddia, KPSS skandalının ardından gözleri yeniden ÖSYM’ye çevirdi. ÖSYM’nin internet sayfasında konuyla ilgili yer alan açıklamada, Şubat 2011’den itibaren yapılan tüm sınavlarda ‘adaya özgü soru kitapçığı’ hazırlanarak pek çok haksızlığın önüne geçildiği ifade edilerek, şunlar kaydedildi:

Her adaya ‘tek ve özel’ kitapçık
“Adaya Özgü Soru Kitapçığı uygulamasında tüm adaylar için hazırlanmış olan toplam soru, ana konu alanları ile sınırlı kalmak üzere, her bir aday için rastgele seçilmiş farklı sıraya konulmaktadır. Buna ilave olarak her sorunun doğru cevabı da her bir adayın soru kitapçığında yine rastgele biçimde bir şıka atanmaktadır. Madde analizine imkân tanımak üzere yanlış seçeneklerin de yerleri değiştirilmektedir. Bu sayede her bir adayın soru kitapçığı ‘tek bir tane’ olarak basılmaktadır. Bugüne kadar yapılan üç sınavda da bu gerçekleştirilmiştir.”

Basına özel
Basına vermek üzere hazırlanmış kitapçığın ana soru kitapçığından türetildiği belirtilen açıklamada, “Bu soru kitapçığının herhangi bir adaya verilmesi söz konusu olmadığından, doğru cevabın bulunduğu yer değiştirilmeden sadece yanlış cevap seçeneklerinin yerleri değiştirilmiştir. Bu soru kitapçığı sınava giren hiç bir adaya verilmemiştir” denildi.

Kâğıtlar internete konulacak
Açıklamada, 27 Mart’ta yapılan YGS’de de “adaya özgü soru kitapçığı” basıldığı ve aday sayısı kadar soru kitapçığı dağıtıldığı vurgulanarak, şu görüşlere yer verildi:
“Sınav sonrasında, soru kitapçıkları ve cevap kâğıtları güvenli biçimde toplanmış ve merkezimizde cevap kâğıtlarının görüntülenmesi ve okunması işlemleri sürdürülmektedir. Önümüzdeki günlerde her bir adaya, kendisine verilen soru kitapçığı ve kendi cevap kâğıdının görüntüsüne internet üzerinden erişim imkanı verileceğinden, tüm adaylarda bu ya da buna benzer bir soru kitapçığının kullanılmadığı görülecektir. Daha önceki duyurularda da belirtildiği gibi, kamuoyunu derinden etkileyecek bu ve benzeri konularda basınımızın daha hassas davranması beklenir. Bu gibi durumlarda kamuoyu ÖSYM’nin internet sitesinden duyurduğu bilgilere itibar etmelidir.”
YGS’deki şifreleme iddiaları üzerine de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı inceleme başlattı. İncelemenin Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekili Şadan Sakınan tarafından yürütüleceği öğrenildi. Sakınan’ın incelemeyi gazetelerde yer alan haberleri ihbar kabul ederek başlattığı ve bu kapsamda ÖSYM Başkanlığı ile temasa geçebileceği ifade edildi.

ÖSYM basılmıştı
Savcı Sakınan, Kamu Personeli Seçme Sınavı’nda da (KPSS) kopya çekildiği iddialarıyla başlatılan soruşturmayı da yürütmüştü. Soruşturmada ÖSYM Başkanlığı’nda 3 gün arama yapan Sakınan, soru hazırlama bölümündeki tüm bilgisayarlara el koymuştu. Sakınan, iptal edilen sınavda 100 tam puan alan, yenilenen sınava girmesine karşın aynı başarıyı gösteremeyen ya da sınava hiç girmeyenlerin listesini de ÖSYM’den almış, bu adayların ifadelerinin talimatla alınmasına karar vermişti. Sakınan, 180’e yakın ÖSYM görevlisinin mal varlıklarını incelemeye almıştı.

Teziç: Başkan savcıya konuşmalı
Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç ise, savcılığın gelişmeleri değerlendirerek harekete geçmesi gerektiğini belirterek, “Savcılık Ankara’da olmalı, çünkü ÖSYM Başkanı’nın görüşünün alınması gerekir. ÖSYM Başkanı basına demeç vermemeli, olanları savcılığa anlatmalı. Hukuk gerçeği ortaya çıkarır” dedi. Teziç, şunları söyledi: “ÖSYM açıklaması öğrenciler ve ailelerde tedirginlik yarattı. Bundan sonra önemli olan ÖSYM’nin nasıl bir şifreleme yapacağı. Yargı süreci sonrasında olay aydınlığa kavuşacak. Savcılığın ‘kamu davası’ olarak harekete geçmesi gerekir. Bir veli ya da öğrencinin şikâyeti beklenmeden savcılık harekete geçebilir.”
Daha önce ÖSYM’de üst düzey yetkili olarak göre yapan bir isim de Milliyet’e şunları söyledi: “Şifreleme sisteminin her aday için hayata geçirilmesi olası değil. Eski sistemde 4 kitapçık türü vardı. Şimdi bilgisayarda her aday için belirleniyor. Bir ekip tarafından elle yapılan kitapçık ve cevap anahtarındaki şifre kişisel yapılmış olabilir.”

EĞİTİM SEN: Kitapçıklar kamuoyuna açıklansın
Eğitim Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, “YGS’de gizli şifre” iddiasının bir basın açıklamasıyla geçiştirilemeyecek kadar hassas bir konu olduğunu belirterek ÖSYM’yi acilen gazeteciler, uzmanlar ve sendika temsilcilerinin sorularını sorabilecekleri bir basın toplantısı yapmaya ve tüm aday kitapçıklarını açıklamaya çağırdı.
Kılıç, yaklaşık 1 milyon 700 bin adayın katıldığı YGS’de soruların pratik bir şifre aracılığıyla yüksek net oranlarında çözülebildiği haberlerinin sınava dair ciddi şüpheler doğurduğunu belirterek şöyle dedi:
“KPSS’deki kopya skandalında halen bir sonuca ulaşılamamış olması, İstanbul’da sisteme müdahale edilerek sadece kız öğrencilerin belirli okullarda sınava alınmış olması ve geçmişte yaşanan kopya skandalları YGS üzerinde artan şüpheleri pekiştirmektedir. KPSS’de yaşananlar ile toplumun güvenini yitiren ÖSYM bu konuya dair acilen bir açıklama getirmelidir.
ÖSYM tarafından gerçekleştirilen basın duyurusu akıllardaki soru işaretlerini artırmak dışında bir şeye hizmet etmemiştir. Geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması ve kamuoyunun doğru bir şekilde bilgilendirilmesi için akıllarda soru işareti bırakmayacak şekilde yanıtların alınabileceği ve basının geniş katılımıyla oluşturulacak bir basın toplantısı acilen gerçekleştirmelidir.“
Kılıç, ÖSYM’nin, tüm kitapçıkları adayların T.C. Kimlik numaralarını gizli tutarak kamuoyuyla paylaşmasını istedi.

EĞİTİM-İŞ: İptal edilsin sonra Demir istifa etsin
Eğitim-İş Genel Başkan Vekili Levent Akça da yaptığı açıklamada, YGS’nin akıllara ziyan bir skandala sahne olduğunu belirterek şöyle dedi:
“Daha önce de KPSS’de yaşanan skandalın izleri henüz hafızalardan silinmeden, daha büyük bir skandalın patlak vermesi, bu işin çivisinin çıktığını gösteriyor. Bir yandan psikolojik baskı altında sınava giren adaya ve öğretmene güvensizlik, öte yandan sistemli bir şekilde dışarıya soru sızdırmalar, özel yazılımla soru şifreleme. Bu kopya girişiminin belli bir anlayışın sahibi kesimlere özel düzenlendiği açıktır. Bu süreç, ideolojik bir istismar politikasının, kendi yayılım alanlarında taraftarını toplama ve yetiştirme idealinin bir aşaması olarak daha ne kadar devam edecektir?”
Akça, şunları kaydetti:
“Bu skandalın yaşandığı kurumun başındaki şahsa, en kısa zamanda o koltuğu bırakmak düşer. Bu istifadan önce yüz binlerce mağdur edilmiş adayın mağduriyetini az da olsa gidermek için acilen YGS’nin iptaline gidilmelidir. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir’in, ‘İddia sadece master kopyalar için doğru; ancak sınavda her adayın soru kitapçığı, soruların yeri ve cevapların yeri birbirinden tamamen farklı’ biçimindeki açıklaması ciddiyetten uzaktır. Böyle bir şifrelemenin gerekçesi nedir? ÖSYM her adayın şahsına yönelik kitapçığı önceden belirlediğine göre, minare kılıfa uyacaktır.”
ANKARA Milliyet

İki haftalık süreçte basılıyor
ÖSYM tarafından düzenlenen YGS’nin sınav kitapçıklarının basımı, Bilkent’te bulunan matbaada yapılıyor. 27 Mart’ta yapılan YGS için soru kitapçıkları da yine burada basıldı. Bu yıl ilk kez MİT ve Emniyet görevlilerinin binada yaptıkları aramanın ardından onay vermeleri sonrası kitapçıkların basımına geçildi. Yaklaşık iki haftalık süreçte “adaya özel” kitapçıkların basımı ve sınav merkezlerine göre ayrımı yapıldı. Daha sonra bu kitapçıklar, 27 Mart’tan birkaç gün önce sınav merkezlerine gönderildi. Kitapçıklar ve cevap kâğıtlarından oluşan setler, basımından adaylara ulaştırılana kadar yoğun önlemlerle korundu. Daha önce 2010 KPSS’deki kopya iddiaları nedeniyle Ankara Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlatmış, bu nedenle Savcı Şadan Sakınan, polis ekipleri eşliğinde matbaaya gelerek arama yapmıştı.