Sen şiiri bıraksan şiir seni bırakmaz!

Bu hafta içinde şair İsmet Özel, Genel Merkez Yönetim Kurulu’nda bulunduğu İstiklal Marşı Derneği’nin internet sitesinde şiiri bıraktığını açıkladı. Özel, şiiri bırakma nedenini, “Kaç yılım kaldıysa bundan sonraki ömrümde şiir çalışmalarımı sadece müsvedde dediğim kısmını yayına salmış bulunduğum ‘Bir Yusuf Masalı’ uğraşısına hasredeceğim. Dediğim, demeğe çalıştığım şeyi ‘vivir para escribir’ tarzında anlamak doğru olmaz. Uğraşımın neticesine bîgâne kalmağı öğrendim” sözleriyle dile getirdi. Biz de şair ve eleştirmenlere bir şairin şiiri bırakıp bırakamayacağını sorduk.
Gülten Akın (Şair): 80 yaşında, artık az şiir yazan bir şairim. Ama şiir yazmak sürer gider; ölünceye kadar. Fakat onu açığa verirsin yani, yazarsın ya da yazmazsın. Bu biraz şairin yapısına ya da dünyayla olan alışverişine bağlı.Yaşlandıkça tabii azalıyor, insanın çevresi de darlaşıyor.
Lale Müldür (Şair): Benim de başımda var öyle bir şey... Başka bir konuşma uğraşı şiir. “Birdenbire durduruyorum” diyerek kurtulamıyor ki insan. İngilizceyi bırakıyorum demek gibi bir şey bu. Ancak şunu yapabilirsiniz, belki de onu kastediyordur İsmet Özel -ama sanmıyorum-, yayımlamayı bırakabilirsiniz. Ben mesela öyle yapacağım. Kitap yayımlamayı bırakacağım. Ama yazmaya devam edeceğim.
Küçük İskender (Şair): Tabii ki şiir, şairin tasarrufundadır. Ama bir kitleyle hareket ettiğini bildiğimiz bir şairin tasarruftan çok bence sorumluluğu da vardır. Bu noktada, bana biraz “Benim okurum nerede?” gibi bir küskünlük duygusu yarattı. Çünkü popüler kültürde de zaman zaman müziği bıraktığını ve sonradan dönüp albüm çıkarttığını bildiğimiz isimler var. Bana acayip popülist bir vedaymış gibi geldi. Şair bunu söylemez. Bunu söylerse, onun şiirini baştan değerlendirmemiz gerek.
Ataol Behramoğlu (Şair): İsmet Özel gerçek bir şairdir. Şiir her zaman onun için ciddi ve varoluşsal bir yaratıdır. Eğer böyle bir karar aldı ise herhalde bir bildiği vardır.
Necmiye Alpay (Eleştirmen): Belli ki “Bir Yusuf Masalı” başta olmak üzere bazı şiirlerinden memnun olmadığı bir döneminde ve o metinleri gözden geçirme formülü olarak ‘bıraktım’ı buldu. Bırakmanın tam tersini yapıyor ama bir yandan da tutkulu bir âşık gibi ‘bıraktım’ yaveleri okuyor.