‘Sözleşmenin yenilenmemesi özel hayatın ihlali’

Anayasa Mahkemesi (AYM), bir astsubayın e-posta hesabında cinsel içerikli fotoğraf bulunduğu gerekçesiyle sözleşmesinin yenilenmeyip, ordudan atılmasını, “özel hayatın gizliliği” ve “haberleşme hürriyeti” haklarına aykırı buldu.

Türk Hava Kuvvetleri’nde 2004 yılında sözleşmeli astsubay olarak göreve başlayan İ.Y., dokuz yıllık sözleşme imzaladı. İ.Y., sözleşme süresinin bitmesine yakın, yenileme talebinde bulundu. Fakat, kurumsal e-posta adresinde 2009 yılına ait cinsel içerikli fotoğraflar bulunduğu gerekçesiyle İ.Y.’nin sözleşmesi yenilenmedi. Ardından 29 Ağustos 2013’te Türk Silahlı Kuvvetleri ile (TSK) ilişiği kesildi.

‘TSK’ya yakışmaz’

İ.Y., Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nde (AYİM) dava açtı. AYİM Başsavcılığı, dava görüşünde, sözleşmenin yenilenmemesini haklı kılacak objektif nitelikte yeterli delil olmadığını vurguladı ve işlemin iptaline karar verilmesi gerektiğini ifade etti. Ancak, AYİM Birinci Dairesi oy çokluğuyla davayı reddetti. Daire kararında, İ.Y.’nin göreve mahsus dâhili e-posta hesabından bir başka astsubaya ait e-posta hesabına cinsel içerikli fotoğraflar ve yorumlar göndermesinin TSK personeline yakıştırılmasının mümkün olmadığını belirtti.

AYM’ye başvurdu

İ.Y.’in karara karşı karar düzeltme istemi de oy çokluğuyla reddedildi. İ.Y., 6 Mart 2015’te AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. İ.Y., TSK’da görev yaptığı sürede çok sayıda takdirname ile ödüllendirildiğini, sicillerinin çok iyi derecede olduğunu, idarenin takdir yetkisini açıkça ölçüsüz şekilde kullandığını, bu nedenlerle özel hayatın gizliliği hakkının ihlal edildiğini ileri sürdü.

AYM, İ.Y.’in başvurusunu kabul etti ve Anayasa’nın 20. ve 22. maddelerinde güvence altına alınan özel hayatın gizliliği hakkı ve haberleşme hürriyetinin ihlal edildiğine karar verdi. Yeniden yargılama yolunu açan AYM, İ.Y.’in 10 bin liralık manevi tazminat talebini ise reddetti.

AYM kararında, benzer konuda verdiği önceki kararları işaret ederek, TSK’nın göreve mahsus e-posta sisteminden gönderilen mesajların denetlenmesi ve bu mesajların sözleşmesinin yenilenmemesinin dayanak alınmasının özel hayatın gizliliği hakkına ve haberleşme hürriyetine müdahale oluşturduğunu vurguladı.