"Sperm skandalı" davası...

Çukurova Üniversitesi (Ç.Ü) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'nin tüp bebek uygulaması yapılan merkezinde, çocuk sahibi olamayan kadınların, üniversitede görevli asistan, hasta bakıcı ve bazı personelden alınan spermlerle hamile kalmasını sağladıkları iddia edilen profesör ve 12 doktorun ''görevi kötüye kullandıkları'' iddiasıyla yargılanmasına başlandı.
Adana 4. Asliye Caza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuksuz sanık Ç.Ü Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmet K. hazır bulunurken, doktorlar Cem C, Özgür K, Mustafa Ş, Ümit A, Özkan Y, Nihat K, Reşat M, Abdi O, Erdal C, Ayhan C, Önel C ile A. Hakim A. duruşmaya gelmedi.
Mahkeme heyeti, ifade alınmasına başlanmadan önce sanık avukatının ''duruşmaların gizli yapılması ve dava sonuçlanıncaya kadar yayın yasağı konulması'' yönündeki talebini reddetti.
Sanık Profesör, duruşmada, konuyla ilgili gazetelerde haber yayınlanması üzerine Çukurova Üniversitesi Rektörlüğü'nce başlatılan inceleme sonrasında Yargıtay 2. Dairesi Başkanlığı'nca TCK'nın 240. Maddesi'nce ''görevi kötüye kullandıkları'' gerekçesiyle 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davadaki iddiaları kabul etmedi.
Ç.Ü Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ndeki Tüp Bebek Merkezi'nde, başvuruda bulunan kısır çiftleri çocuk sahibi yaparken başkalarının spermlerini kullanma yöntemi uygulanmalarının söz konusu olamayacağını belirten Prof. Dr. İsmet K, ''Türkiye'de ilk tüp bebek çalışmalarına başlayanlardan biri benim. Türkiye genelinde üçüncü olan Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi'ndeki tüp bebek merkezini ben oluşturdum. Bu davanın açılmasına ilişkin iddialar etik dışı. Bu suçlamaları beni çekemedikleri için yapıyorlar'' dedi.
Sanık, suçlanan diğer doktorların da görevin kötüye kullanıldığı iddia edilen tarihlerde asistan olarak görev yapan doktorlar olduğunu belirterek, ifadesini şöyle sürdürdü:
''Bu merkez 1992 yılında kuruldu. Bizim çalışmalarımız ve spermin anne yumurtasıyla döllendirilmesi işlemi aynı merkezin başka bir bölümünde yapılmakta. Biz, çocuk sahibi olamayan kadının yumurtalarını tedaviyle geliştirerek alırız. Daha sonra diğer merkezde görevli biyologlarca annenin eşinden alınan sperm ile yumurtaların dölleme işlemi yapılır. Spermi ise anne adayının eşi getirir. Biz de daha sonra bunu annenin rahmine enjekte ederiz. Yani biz sperm almak gibi bir işlem yapmıyoruz.'' İsmet K, akademik kurul kararıyla ihtisas tezleri için erkek öğrencilerden sperm toplandığını ancak bunların tüp bebek uygulamasında kullanılmasının söz konusu olmadığını ifade etti.
Çukurova Üniversitesi avukatı Nedret Kunt ise suçun sabit görülmesi halinde merkezde tedavi görerek çocuk sahibi olan aileler tarafından maddi ve manevi tazminat davası açılabileceğini ifade etti.
Mahkeme heyeti, diğer sanıkların dinlenmesi amacıyla duruşmayı erteledi.