Gündem Yarıyıl tatilinde neler yapalım?

Yarıyıl tatilinde neler yapalım?

23.01.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:

Yarıyıl tatilinde ailelerimizin bizlerle yapacakları iyi bir planlamayla zamanı doğru yönetebilir ve derslerimizdeki eksiklerimizi kapatabiliriz. Ayrıca kafa dağıtmak için sosyal aktivitelerde de bulunabiliriz

Yarıyıl tatilinde neler yapalım

BUGÜN itibariyle yaklaşık 15 gün sürecek karne tatilimiz başlıyor. Karnesinde iyi notları olanlar sevinecek, kötü notları olanlar ise üzülecek. İki hafta sürecek ara dönem tatilimizde ilk yapacaklarımız eğlenmek ve dinlenmek olacak ama gelen kötü notlarımız için de telafi fırsatı bulacağız.
Peki, yarıyıl tatilimizde neler yapmalıyız? Bu soruyu Mektebim Okulları Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölüm Başkanımız Serpil Yılmaz’a sorduk. İşte cevaplar...

15 gün bizim için çabuk geçecek ama aslında iyi değerlendirildiğinde uzun bir süre, Öncelikle karnelerimizle ailemize gittiğimizde notlarımızı nasıl değerlendirmeliler?
Dr. Paul Ruskin, öğrencilerine yaşlanmanın psikolojik belirtilerini öğretirken onlara şu olayı okur: “Hasta ne konuşuyor, ne de söylenenleri anlıyor. Bazen saatlerce anlaşılmaz şeyler geveliyor. Zaman, yer ya da kişi kavramı yok. Yalnız, nasıl oluyorsa, kendi adı söylendiğinde tepki veriyor. Son altı aydır onun yanındayım, ne görünüşü için bir çaba sarf ediyor ne de bakım yapılırken yardımcı oluyor. Onu hep başkaları besliyor, yıkıyor, giydiriyor. Dişleri yok, yiyeceklerin püre halinde verilmesi gerekiyor. Gömleği salyalarından dolayı sürekli leke içinde. Yürümüyor.
Uykusu sürekli düzensiz. Gece yarısı uyanıp çığlıklarıyla herkesi uyandırıyor. Çoğu zaman mutlu ve sevecen, fakat bazen ortada bir sebep yokken sinirleniyor. Biri gelip onu yatıştırana kadar da feryat figan bağırıyor.”
Bu olayı okuduktan sonra Dr. Ruskin öğrencilerine böyle birinin bakımını üstlenmek isteyip istemediklerini sorar. Öğrenciler bunu yapamayacaklarını söylerler. Ruskin, kendisinin bunu büyük bir zevkle yaptığını ve onların da yapması gerektiğini söyleyince öğrenciler şaşırırlar. Daha sonra Ruskin, hastanın fotoğrafını dolaştırmaya başlar.
Fotoğraftaki doktorun altı aylık kızıdır. Dr. Ruskin, Amerikan Tıp Birliği dergisindeki makalesinde gülünç bir yanlış anlamanın insana nasıl tamamen farklı bir perspektif kazandıracağını anlatmaktadır. Öğrenciler büyük bir önyargıyla anında hayır yanıtını vermişlerdir.

Ceza verilmemeli
Bizler de veliler olarak karne başarısı düşük öğrenciler için kültürümüzde hâkim olan karne başarısı düşükse tembeldir, başarısızdır gibi etiketlemelerde bulunulabiliriz.
Oysaki bunun altında yatan nedeni bulmakta fayda var. Genelde çocuklarımıza tüm tatil boyunca ders çalışmalı gibi bir yargı ile yaklaşırız. Oysaki bu bir tür cezadır ve öğrenciler cezaları hiç sevmezler. Ders çalışmak eğer bir ceza olarak gösterilirse öğrenci ders çalışmaktan kaçar. Onun yerine durumu kabul ederek çocuğumuzun yanında olduğumuzu ona hissettirirsek çok daha kolay durumu atlatabiliriz. Eğer karne başarısı düşükse iyi notlarından başlayarak onu tebrik edebilir, düşük notları için de birlikte neler yapabileceğimizi konuşabiliriz.

Ortak plan oluşturun
n 2 haftalık tatil dinlenmek için yeterli bir süre mi?
2 hafta süren tatilin öğrencilere ve ailelere göre anlamı farklı. Oysaki her iki tarafın da dediği içinde var. Yani hem tatil hem de değil. Eğitime verilen arada, ailelerin çocuklarıyla yapacakları iyi planlamayla zamanı doğru ve iyi yöneterek kullanabilir, çocuklarımızın eksiklerini kapatabiliriz. Ayrıca kafa dağıtmak için çocuklarımızla sosyal aktivitelerde de bulunabiliriz. Aileler ve öğrencilerimiz, acil, önemli, önemsiz tablosu hazırlayabilir ve işlerini planlı bir şekilde uygulayabilirler.

Haberin Devamı

Başarı duvarınızı tamamlayın

Tatilimizi nasıl değerlendirelim? Ders mi çalışalım yoksa sosyal aktivitelere mi katılalım?
Tatil, karne başarısı yüksek olsun olmasın her öğrenci için aslına bakarsanız çok güzel bir fırsat. Planlama yaparsanız hem eğlenir, hem ders çalışır hem de eksiklerinizi kapatabilirsiniz.
Hedeflerine ulaşmış insanlara baktığımız zaman 24 saatini planlayarak yaşadıklarını görürsünüz.
Zamanımızı nasıl kullandığımız harcadığımız zamanın miktarından daha önemlidir. 15 günlük süreci saat saat ayarlayın ve bunu haftalık bir süreç olarak duvarınıza asın. Günlük olarak da bir plan oluşturun, bunu küçük kağıtlara yazın ve her gün yatağınızın altına koyun. Böylece her sabah yapmanız gerekenleri görerek güne başlarsınız. Bu listede sadece ders çalışmak olmamalı elbette, sadece gezmenin de olmayacağı gibi.
Şimdi tuğlalarla örülmüş bir duvar hayal edin, bu sizin başarı duvarınız. Birkaç tuğlası da eksik olsun. Bu eksik tuğlalar da sizin eksik konularınız. Eksiklerinizi belirleyin ve her eksik konu ile ilgili 10 adet soru çözün. Böylece başarı duvarınızı tamamlayabilirsiniz.

Haberin Devamı

Kışın vazgeçilmez içeceği bitki çayları

Soğuk havalarda sıcak bir içecek en çok arzu ettiğimiz şeydir. Özellikle soğuk algınlığı vakalarına sıkça rastladığımız kış aylarında kurtarıcımız genellikle bitki çayları oluyor. İçimizi ısıtan ve sağlığımıza birçok faydası olan bitki çayları, bağışıklık sistemimizi güçlendirerek hastalıklara karşı direncimizi artırıyor. Hem içimizi ısıtan hem de hastalıklardan koruyan bitki çaylarında ıhlamur, adaçayı, rezene en çok tercih edilenler arasında yer alıyor.
* Ihlamur: Ihlamurun içinde uçucu yağ, tanen, C ve P vitamini, reçine ve enzimler bulunuyor.
* Salep: Salebin müsilaj özelliği dokular üzerine yumuşatıcı etki yaparak bir nevi dokunun üzerine katman oluşturur, korur ve rahatlık verir.
* Ada Çayı: Ada çayı bitkilerin arasında kuvvetli bir antioksidandır. Bu özelliğiyle bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve yorgunlugu alıyor.
* Rezene Çayı: Yemek sonrasında yaşanan hazımsızlık sorununu çözdüğü gibi soğuk algınlığı ve gribe iyi geliyor.

Haberin Devamı

Tatil indirimleri başlasın

Günlük hayatımızda sıkça yaptığımız ve zaman harcadığımız alışverişler, ülkemizde tüketimin ne kadar fazla olduğunun en iyi göstergesi. Her tüketici en ucuz ve kârlı alışverişi yapmak ister. Ucuz alışverişin en iyi zamanları, sezon sonu ve tatillerdir. Türkiye’de AVM sayısının 342’ye ulaştığı biliniyor, 2015 sonu itibariyle de 368’e çıkacağı belirtiliyor. Sömestr tatiline girdiğimiz bugün, indirimlerin ve alışveriş çılgınlığının başladığı gün olacak. 15 gün devam edecek tatilde sıkça ulaşım ve konaklama indirimlerine rastlayacağız. Ayrıca büyük markaların kampanyalar yaparak indirimlere girdiğini göreceğiz. Taksitli satışlarla cazip hale getirilen kampanyaların rüzgarına fazla kapılmamakta yarar var ama fırsatlardan da yararlanmak avantajlı olacaktır. Herkese bol indirimli, iyi tatiller...

Türkiye’nin ilk sosyal ağ uygulaması: Freelyshout

Facebook ve Twitter’a yerli bir rakip çıktı. Türk girişimcilerinin hazırladığı Freelyshout isimli uygulama, diğer sosyal ağ sitelerinden farklı birçok özelliğe sahip. Türkçesi “Özgürce Haykır” anlamına gelen bu uygulamanın şu an için 285 bin kullanıcıya ulaştığını söyleyebiliriz. Kısa süre içinde mobil uygulamasının yayınlanması bekleniyor. Freelyshout’ın diğer sosyal ağ sitelerinden en büyük farkı, yazdıklarınızı shout’larken aynı zamanda çizim de yapabiliyorsunuz. Bu özelliğiyle site üzerinden sadece yazarak değil çizerek de haykırabilme imkânınız oluyor. Bence, Facebook ve Twitter’dan sonra çok büyük bir proje olan Freelyshout, kısa zamanda yayılacak ve çoğu insanın kullanacağı bir sosyal ağ sitesi olacak. Ülkemizde sosyal medya kullanım oranın fazla olmasından dolayı, yerli bir sosyal ağ sitesinin çok fazla tercih edileceğini düşünüyorum.

Haberin Devamı

Bilmediklerimiz

- Endonezya’da pazarlık sırasında satıcı parayı yere atarsa son fiyat anlamına gelir.
- Panama’da çok güzelseniz size yüzde 20’ye varan indirim yaparlar.
- Sumatra’da küçük çocukların resmini çekmek yasaktır. Dişlerinin gelişmesini önler inancı hâkimdir.
- Eyfel Kulesi’nin tepesine çıkana kadar 1792 basamak tırmanmanız gereklidir.
- Marilyn Monroe’nun 6 adet ayak parmağı vardı.
- İnekler merdiven çıkabilir ama inemezler.
- Bir insanın yaşamı boyunca salgıladığı tükürük, iki yüzme havuzunu doldurabilir.
- Taze kakao içinde bulunan sıvı, kan plazması yerine kullanılabiliyor.
- Hiçbir kâğıt parçası 7 defadan fazla katlanamaz.
- Uyurken ve TV izlerken olduğundan daha fazla kalori harcarsınız.
- Her iki dakikada bir bebek doğmaktadır.

Haberin Devamı

Down Sendromu bir hastalık değil

Down Sendromu, insanın 46 yerine 47 kromozoma sahip olmasından kaynaklanan bir hastalık olarak bilinmesine rağmen aslında genetik bir farklılık olarak tanımlanabilir. İnsan vücudunu oluşturan hücrelerin çekirdekleri, kromozomlarla birbirlerine bağlanmış olan genlerden oluşuyor. Bu genler ve kromozomlar, fizyolojik yapımızı ve kişiliğimizi belirleyen ana unsurlar. Sağlıklı bir insanın vücudundaki her hücrede 46 kromozom var. Oysa Down Sendromlu bebeklerin hücrelerinde 47 kromozom mevcut. Karyotipleri 47, XX+21 (dişi) ya da 47, XY+ 21 (erkek) şeklinde gösteriliyor. Yani fazladan bulunan kromozom vücut kromozomlarının yanında bulunuyor. Bu kromozom fazlalığının neden kaynaklandığı tam bilinmese de, 35 yaşından sonra doğum yapan kadınların çocuklarında görülme olasılığının yüksek olduğu bilinmekte. 800-1000 doğumda 1 Down Sendromlu doğum oranı görülmekte. İnsanın fazladan sahip olduğu bir kromozom yaşamını etkileyen önemli farklılıklar yaratmakta. Down Sendromu konusunda iki şey kesin olarak biliniyor. Birincisi, kaynağı anne-baba değil ve hamilelik öncesi veya sırasında hiçbir şey çocuğun Down Sendromlu doğmasına yol açmıyor. İkincisi ise diğer çocuklar gibi Down Sendromlu çocukların da kendilerine özgü kişilikleri var.

Yazarlar