İzmir'in kara haftası

Zafer, inananlarındır!

Bülent Buda: İlk 30’da takım iştahlı. İleri uçta Hüsamettin, Furkan basıyor. Gol arayışları sürüyor. Orta alan ile savunma, alanı iyi paylaşıyor. Kaçacak delik bırakmıyor. Pozisyon vermiyor rakip forvetlere. Bu süreçte bir penaltıyla da gole ulaşıyor. İlk yarı uzatmasında top talihsiz bir biçimde İbrahim’in eline değiyor ve eşitlik golü geliyor. İkinci yarı Altay, 48’de Ozan’ın, Hüsamettin’e pas vermesi gerektiği yerde kötü bir vuruş yapıyor ve o süreden sonra Urfa’nın baskısıyla, arayışlarıyla top oyunu sürüyor. Uzatmalarda gelen Urfa golüyle de pes ediyor. Bu aşamada kafamda sorular oluşuyor. İkinci yarının tamamında neredeyse yokları oynayan Furkan 80 dakika, Ozan 89 dakika oyunda kalıyor. Bu denli iyi futbolculardan oluşan takım nasıl olur da ikinci yarının nerediyse bütününde topu rakibe bırakıp onların ne yapacağını bekler.

Fatih Tanfer: Altay, Şanlıurfaspor karşısında maça sağlam, sert, puan ve puanlar amacıyla başladı. Sonrası penaltıdan da olsa golünü buldu. Futbolda hiçbir zaman attığın golü yeterli bulmayacaksın. Son saniyede penaltıdan yediği gol sonrası şimdi olmadı dedim. Çünkü Altay 30. dakikadan sonra eski gücünden uzaklaştı, tempoyu hızlandıramadı. Kanatlardan istediği topları getiremedi.

Puan farkı açılıyor

Altay gibi tecrübeli bir takımın böylesi zor maçların nasıl oynanacağını bilmesi gerekirdi. Oyuna Mehmet girdi, ilerlemiş yaşına rağmen presi ve hava toplarındaki etkililiğiyle Altay defansını zorladı ve son saniyede de golünü attı. Kısacası Altay devrenin ve maçın son dakikasında yediği gollerle maçı kaybetti. Puan farkı her geçen gün açılıyor. Altay hedefe ulaşmak istiyorsa artık hiçbir mazeretin arkasına sığınmadan elindeki kadroyu en efektif biçimde kullanıp seri galibiyetler almalıdır.

Mehmet Demirtaş: Şampiyonluk parolasıyla sezona hızlı başlayan Altay, bir türlü istikrarı yakalayamadı. 15 haftalık Cüneyt Biçer döneminde Altay 8 galibiyet, 5 beraberlik ve 2 yenilgi aldı. Ardından da apar topar gönderildi. Yerine gelen Hoca İsmet Taşdemir. 5 haftalık periyotta 2 yenilgi, 2 galibiyet 1 beraberlikle aynı istikrarsızlığı sürdürüyor. Bu tabloya göre çözümün sadece hoca değişikliğinde olmadığı görünüyor. Ortada bir sorunun olduğu bir gerçek Maça gelince; Şanlıurfa karşılaşması final maçı niteliğindeydi. Şehirlerinin takımlarına sahip çıkan Urfalılar tribünleri tıklım tıklım doldurmuş. Haliyle Altay bu yönden 1-0 yenik durumda başlayacak gibi görünürken ilk yarıdaki mücadeleleri ve hırslarıyla ilk 30’da penaltıdan da olsa öne geçmesini bildi. Ancak 45+2’de yediği golle soyunma odasına beraberlikle girdi. Karşılaşmanın ikinci yarısı kontrolü ele alan ev sahibi ekip, Altay’a fırsat vermedi. Altay kalesini adeta hedef tahtasına çevirdi. Egemen günündeydi gole geçit vermedi taa ki 90+1’e kadar. Ancak aynı ilk yarıda olduğu gibi uzatmada yediği golle Altay yıkıldı adeta. Temposu yüksek, her dakikası heyecan doluydu. Bu hafta rakip Nazilli Belediyespor, alt sıralardan kurtulmak için var gücüyle çabalıyor, seyir zevki yüksek ve zorlu bir karşılaşma daha Altay’ı bekliyor.

Karşıyaka umut veriyor

Bülent Buda: Düze çıkıp, soluklanmanın ilk koşulu İzmir’de kazanmak. Bir, sıfırdan iyidir ama Karşıyaka’yı kurtaracak olan da 3 puandır. Bandırmaspor karşısında sergilenen futbol kazanmak için yeterli değildi. Öncelikle maçı koparacak, öne geçecek arayışlarda ya da yaratıcılıkta iyi değillerdi. Rakip üzerinde baskı oluşturacak, hataya zorlayacak, pozisyon üretecek bir futbol sergilemediler.

Zorlu haftalar var

Böyle günlerde özellikle Tayfun’un daha yaratıcı olması beklenir. Mahmut istekli ve girişimciydi ancak bu bağlamda tek kaldığını söyleyebiliriz. Erhan’ın bugünlerde kaleyi koruyor olması takım için bir güvence. Bu aşamada yedek kulübesinin takım skorunu değiştirebilme gücünün yeterli olmadığını da vurgulamalıyız. Cihat Hoca ilk hamlesini 76’da yapabildi bu da gösteriyor ki kulübede takımı gole taşıyabilecek karakter eksiği var. Önlerinde çok zorlu haftalar duruyor. Kolay gelsin, öteden söyleyecek pek fazla sözümüz yok.

Fatih Tanfer: Karşıyaka, Bandırmaspor karşısında takım olarak tüm gücünü sahaya yansıttı. Pres yaptı. Rakibinin oyununu bozdu. Ancak bu kadar motive ve kazanma hırsı üst düzeyde bir takım hücumdaki etkisizlik nedeniyle 3 puanı alamadı. Karşıyaka’nın oyun anlayışı, hırsı, yeteneğin önüne geçmiştir. Artık Tayfun, Mahmut gibi ustaların tabiri yerindeyse direksiyonu ele almaları da şarttır.

Elbette buna futbol şansını da eklersek bu büyük mücadelede istediğini elde etmesini temenni ederiz. Cihat Hoca tecrübeli bir teknik adam. (Kimseye reçete vermek haddimize değil) Gecesi gündüzü Karşıyaka olduğuna göre kadro içinden başta hücum gücü adına yeni kahramanlar yaratmak şarttır. Karşıyaka’da özlediğimiz doğru yönetim sorunları çözme adına büyük çaba sarf ediyor. Üst üste çıkılacak Niğde ve Bugsaş deplasmanlarından puan ve puanlar almak şarttır. Ben geleceğe umutla bakıyorum.

Mehmet Demirtaş: Karşıyaka’nın içinde bulunduğu zorlu dönem, elindeki futbolcu yapısıyla güçlü rakibi Bandırmaspor’dan aldığı 1 puan çok değerli. Sezon başından itibaren maddi ve manevi çöküntü içinde mücadele veren bu gençlere takımın abilerinin yol gösterici olması gerekiyor. Yani abilerin aynı Cihat Hoca gibi daha hırslı, mücadeleci ve yeteneklerini maximum seviyede sahaya yansıtması gerekiyor ki, gençler abilerini örnek alsın. Bana göre Karşıyaka’nın en doğru seçimi Cihat Hoca oldu. Hoca farkını ortaya koyuyor, koymaya da devam edecek. Yeter ki kendisi gibi oyuncu grubu da daha fazla inansın ve daha fazla kazanma arzusu içerisinde bulunsun. Bu haftaki rakip orta sıralarda yer alan Niğde Belediyespor, ateş hattından uzaklaşmak için puan ve puanlara çok ihtiyaç var. Karşıyaka’nın bu sene bu ligde kalacağına inancım büyük.

Asla pes etme Menemen!

Bülent Buda: İnegöl’de skora denge geldikten sonra 6 net gol pozisyonunun gole dönüşemediğini gazete yazılarından öğreniyoruz. Üstüne kuşkulu bir ikinci golle yenik durum, İnegöl’de bırakılan 3 puan. Uzun aradan sonra sıralamada ikinci sıra. Güçlü bir grupta oynuyorlar. Yarış ligin bitimine kadar kıyasıya sürecek. İnegöl’de bırakılan 3 puan bu bağlamda çok değerli. Şampiyonluğa bu tür maçları kazanarak ulaşılır. Şampiyonluk, şampiyon olamamak için ne kadar korun varsa onun üstesinden gelenlere verilen bir sıfattır. Menemensporlu futbolculardan bunu bekliyoruz.

Fatih Tanfer: Menemenspor’un şampiyonluk yolunda evinde hiç puan kaybetmemesi büyük bir başarı. Ancak aynı başarıyı deplasmanlarda gösteremiyor. Hep tek farklı mağlubiyetlerle evine dönüyor. Lider Afyon, puanı 47, Menemen ise 44’te. Kadro yapısına, takımın inancına ve en önemlisi gücüne inanıyorum. Ancak maç sahada kazanılıp puan alındığına göre bu haftadan itibaren oynanacak 4 maçın 3’ü içeride. Bunlardan birisi de 18 Şubat’ta lider Afyon’la. 4 maç 12 puan, hedefe ulaşmada büyük bir avantaj sağlayacaktır.

Mehmet Demirtaş: Evinde oynadığı 10 maçın 10’unu kazanan Menemenspor sanki biraz kazanmanın verdiği özgüvenle rehavete kapılmış gibi görünüyor. Aman ha daha çok erken gençler. Daha en yakın takipçilerinizle oynanacak final niteliğinde maçlar var. Bana göre şampiyonu bu karşılaşmalar belirleyecek. Futbol bu, sürekli kazanamazsın. Şampiyonluk yolunda inişli çıkışlı günler de yaşanacak. Ancak devre arasında yapılan takviyeler ile güçlü kadrosunu daha da güçlü hale getiren Menemenspor’un rehavete kapılmadan, rakip gözetmeksizin, maç maç düşünerek bir üst lig hayalini zora sokmaması gerekiyor. Bunu başaracak güçleri var. Nazar boncuğu olsun diyorum ve Sancaktepe karşılaşmasıyla galibiyet serilerini tekrardan başlatmasını umut ediyorum.

Ayağa kalk artık Bucaspor

Bülent Buda: Sevimsiz bir manzara. Çok yiyorlar, az atıyorlar. Sıralamadaki konumları kritik. Bu görüntüde sahasında oynayacağı tüm maçları kazanmak zorundalar. Grupta düşecek iki takım belli. Üçüncü aranıyor. Şu lanet adaylıktan biran önce kurtulmak gerekiyor. Kadro derinliği bu süreci aşmak için yeterli. Futbolcuların zihinsel ve fiziksel olarak alanda dik durabilmeleri için gerekli katkılar, eksiksiz verilmelidir. Bu işin başka çıkar yolu yok.

Fatih Tanfer: Geçen haftaki değerlendirmemizde Bucapor’un, Hatay deplasmanında çok zorlanacağını ifade etmiştik. Çünkü Hatayspor’un kaybedeceği 1 puan bile şampiyonluk yarışında kendisini büyük bir sıkıntıya sokacaktı. Ancak Bucaspor’un 4 gol yemesini hiç de beklemiyordum. Bucaspor, bir türlü istikrarı bulamadı. Kendisine güvenen benim gibi birçok kişiyi de yanıltıyor. Bu hafta evindeki rakibi 5 puanlı Kocaelibirlikspor. Sakın ha maç rahat, üstesinden kolaylıkla galip geliriz düşüncesi içerisinde olunmasın. Bundan sonra evinde kaybedeceği bir puan bile Bucaspor’u sıkıntıya sokabilir. Nereden çıktı o diyenler varsa puan cetvelini ve fikstrü incelesinler.

Mehmet Demirtaş: Maddi sıkıntıların peşini bırakmadığı Bucaspor’da tablo pek iç açıcı olmasa da ligin bitimine kadar savaşarak mücadele edeceğinden şüphemiz yok. Ancak Bucaspor’un düşme hattından kurtulması için içerde ve dışarda puan ve puanlara mutlak süratle ihtiyacı olduğu bilinen gerçek. Özellikle deplasmanda son 10 maçında galibiyet yüzü görmeyen Bucaspor’un silkelenerek ayağa kalkması gerekiyor. Bu takımın bu ligde kalması için sadece teknik heyet ve oyuncu grubunun çabası yeterli değil. Bu gençlerin sade ve sadece saha içini düşünmesi kafalarının boş olması gerekiyor. Onun içindir ki maddi sıkıntıların giderilmesi konusunda Bucalıyım diyen her bireyin ivedilikle bu takıma sahip çıkması gerekiyor vakit daha fazla geç olmadan.