Gündem Kanserle savaşta ‘nano halka’ devri

Kanserle savaşta ‘nano halka’ devri

25.05.2014 - 02:30 | Son Güncellenme:

Prof. İhsan Gürsel ve Doç. Mayda Gürsel bağışıklık sistemi hücrelerini uyaran ‘nano halkalar’ üreterek tıp dünyası için önemli bir çalışmaya imza attı. Kanser dahil birçok hastalığa karşı kullanılabilecek çalışma bilim dergisi Science’a kapak oldu

Kanserle savaşta ‘nano halka’ devri

Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Gürsel ve ODTÜ Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mayda Gürsel yaptıkları “nano halka” çalışması ile 7 Mayıs’ta dünyanın en prestijli bilim dergisi Science Translational Medicine’e kapak oldu. Türkiye’de uzun yıllardır ilk kez tamamı Türk araştırmacılardan oluşan bir ekiple, Türk kaynakları kullanılarak hayata geçirilen çalışma, kanser dahil pek çok hastalığa yeni bir tedavi önerisi sunacak.
Çalışma ile ilgili bilgi veren Doç. Dr. Mayda Gürsel, basit 2 molekülün karışımı ile ilk kez farklı yapıda “nano halkalar” ürettiklerini belirterek, bağışıklık sistemi hücrelerini yüksek düzeyde uyaracak bu halkaların kanser terapisinde “terapötik (tedavi edici) ajan” olarak kullanılabileceğini işaret eden bulgular elde ettiklerini bildirdi.

‘Bağışıklık sistemi önemli’
Gürsel, nano halkaların aşıları güçlendirici bir ajan olarak da kullanılacağını ifade ederek, “Bu aşılar kanser aşısı da olabilir, virüslere karşı aşı da olabilir. Örneğin şap aşısına karşı da kullanarak farelerde şapa karşı çok yüksek düzeylerde ve uzun süreli immüniteyi oluşturabildiğimizi belirledik. Bu malzeme bağışıklık sisteminin salgıladığı bazı hormona benzeyen molekülleri ürettirebildiği için, bizi bazı viral hastalıklardan direkt olarak da koruyabilecek diye düşünüyoruz” dedi. Mayda Gürsel şöyle devam etti: “Bağışıklık sistemi aslında her zaman tümör hücrelerini tanıyıp, onları öldürebilme kapasitesine sahip. Fakat bazen bu, bağışıklık sisteminin dikkatinden kaçıyor ve bu tür olaylar kanser vakası olarak doktorların önüne geliyor. Bu durumdaki hastanın da bağışıklık sistemi giderek baskılanmaya başlıyor. Siz o baskılanmayı geriye çevirebilecek ajanlar verdiğinizde bağışıklık sistemi tekrar etkin hale geliyor ve bu öldürücü hücreler tümörlere daha iyi saldırabildiği için tümör o bölgede yok edilebiliyor. Onun için ilaç endüstrisi, kanser tedavisini, bağışıklık sisteminin üzerinden yapacak ajanları üretmeye çalışıyor. Bir kanser hastasında bir kemoterapik ajandan diğerine geçiyorsunuz, o dirençli hale geçince de bir başkasına, en sonunda elinizde hiçbir şey kalmıyor. Ama bağışıklık sistemi öyle değil. Her çeşit tümörü yok edebilme gücüne sahip. Ama sizin o gücü verebilecek ajanı bulmanız lazım.”

‘Kemoterapi hücreyi de öldürüyor’
Prof. Dr. İhsan Gürsel de, immünoterapinin tümörün kendisinin yarattığı baskılayıcı ortamın ortadan kaldırılması için yapıldığını anlatarak, “Kemoterapi, radyoterapi oradaki tümör hücrelerinin yüzde 99’unu bile yok ediyor belki ama aynı zamanda sağlıklı hücreleri de yok ediyor. En önemlisi kemik iliğinden kök alan immün hücrelerini yok ediyor. Yani savaşacak hücreler ortadan kalkıyor. Biz bu çalışmamızda, sadece immünoterapiye yönelik olarak, bu baskılayıcı ortamı nasıl yok edebileceğimizi gösteren bir deney yaptık. Çalışmada bu ajanın antiviral etkisinin de olabileceğini gösterdik. Daha önce bu kendi başına kullanıldığında bunun yapılması mümkün değildi” diye konuştu. Çalışma ekibinde ayrıca Bilgi Güngör, Fuat Cem Yağcı, Gizem Tinçer, Banu Bayyurt, Esin Alpdündar, Soner Yıldız ve Mine Özcan da yer aldı.

Haberin Devamı

Sırada ‘maymun’ deneyi var

Gürsel, fareler üzerinde yaptıkları çalışmanın bundan sonraki ilk aşamasının nano halkaları maymunlar üzerinde denemek olduğunu belirterek, “Ancak bu teknolojiyi Türkiye’de gerçekleştiremeyeceğiz gibi duruyor maalesef. Yurtdışından bir partner bulacağız. Japonya’da işbirliği yaptığımız arkadaşlarımız var, bu konuyla ilgilendiler ve bu çalışmayı test etmek istiyorlar. Onların maymun deneyi için imkânları var. Farede gördüğümüz etkileri tekrarlayabiliyor muyuz? Maymunda denenmesi insanda çalışıp çalışmayacağına dair çok güçlü doneler verecek. Maymunda aynı etkiler tekrarlanırsa bu nano halkaların değişik hastalıklara yönelik, ya adjuvant olarak aşılarda, ya da immünoterapötik ajan olarak da kansere karşı geliştirilmesi mümkün” dedi.