İzmir Minik Helen Ve Emir Yangında Ölmüşlerdi, Karar Çıktı

Minik Helen Ve Emir Yangında Ölmüşlerdi, Karar Çıktı

31.03.2017 - 13:59 | Son Güncellenme:

.

Minik Helen Ve Emir Yangında Ölmüşlerdi, Karar Çıktı

İzmir’in Buca ilçesinde, gece vakti evde çıkan yangında 8 yaşındaki Helin Çelen ile kardeşi 1 yaşındaki Emir Çelen’in ölümüne neden olduğu iddiasıyla yargılanan çocukların annesi, babası ve bir kişi beraat etti.
Buca ilçesi Kuruçeşme Mahallesi 203/1 Sokak numara 5’te, 7 Aralık 2015 yılında meydana gelen olayda, Çelen ailesinin kaldığı tek katlı evde belirlenemeyen bir nedenden dolayı yangın çıktı. Yangın evi tamamen sararken, çevredekiler durumu itfaiye ekiplerini bildirdi. İhbar üzerine eve gelen ekipler, yangına müdahale ederken, evde bulunan 5 yaşındaki Ata Çelen, 7 yaşındaki Baran Çelen ve 8 yaşındaki Arda Çelen itfaiye ekipleri tarafından yangından kurtarıldı. Yangın söndürülürken, ev tamamen yandı. Aralarında sorun bulunduğu belirtilen anne Arife Çelen ve baba Ferhat Çelen’in evde olmadığı öğrenildi.

Cesetler yan yanaydı
Kullanılamaz hale gelen evde itfaiye ekiplerinin yaptığı araştırmada, 8 yaşındaki Helin Çelen ile küçük kardeşi 1 yaşındaki Emir Çelen’in cansız bedenlerini yan yana buldu. Helen Çelen’in yangının çıkmasının ardından kardeşlerini kurtardığı son olarak küçük kardeşi Emir’i kurtarmak için eve girdiğinde çatının çökmesi sonucu kardeşi ile birlikte öldüğü anlaşıldı. Kurtulan üç kardeşin "Evimizi sakallı biri yaktı" demesi üzerine ’Sakallı deli Kadir’ diye bilinen Kaan Kadir Kirik polis tarafından gözaltına alındı. Kirik, anne ve baba ile birlikte adliyeye sevk edildi. Kaan Kadir Kirik tutuklanırken, anne ve baba ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Yangını söndürmek için yardım ettim
İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesinde yapılan son duruşmaya, tutuklu yargılanan sanık Kaan Kadir Kirik, tutuksuz sanıklar Arife Çelen, Ferhat Çelen ile, tarafların avukatı ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen katıldı. Tutuklu sanık Kaan Kadir Kirik, “Ben on yıldır aynı mahallede oturuyorum. Çelen ailesinin evine girip yangın çıkartıp, çocuklarının ölümüne neden olmadım. Olay saatinde caddenin diğer ucunda yürüyordum. Dumanları görünce evin yanına gittim. Mahalle çok kalabalıktı. Hortumla su sıkıp yangını söndürmeye çalışıyorlardı. Bende yangını söndürmek için yardım ettim. Yangın söndürüldükten sonra polisler beni alıp karakola götürdü. Yangının ne şekilde çıktığını bilmiyorum,ben bir şey görmedim. Yanan evin yanına gittiğimde, ev yerden çatıya kadar tutuşmuş vaziyetteydi. Hava karardığı saatlerde sokaktan geçmiş olabilirim, hatırlamıyorum. Benim adımı bu şekilde vermiş olabilirler" dedi.

Anne ve baba konuştu
Çocukların annesi Arife Çelen ise, "Olay gecesi ayrı yaşadığım eşim Ferhat’ın yanına para almaya gittim. Evden çıkarken mum yakıp bırakmıştım. Ben oğlum Baran’a polisler sorduğunda yangını Kadir’in çıkardığını söyle diye tembihte bulunmadım. Kadir’i bile tanımıyorum. Kaan ve ailesiyle benim veya eşim arasında husumet yoktur. Ev sahibinin, evin müteahhite verilmesi için bizden evden çıkmamızı istedi. Bu nedenle ev sahibiyle aramızda ihtilaf vardır. Ev sahibi beni ’Evinizi başınıza yıkarım’ diye tehdit etmişti. Baran, hastanede bana mumun devrilmesi sonucu evde yangın çıktığını söylemişti; ama daha sonra sorduğumda ise eve sakallı birinin girdiğini, çakmak çıkartıp, gazeteleri masanın üzerinde yakıp gittiğini, gelen kişinin de kirli sakallı olduğunu söyledi. Baran, sakallı kişinin Kaan Kadir Kirik olduğunu söylemişti" diye konuştu. Baba Ferhat Çelen de, "Üç aydır eşimden ayrı yaşıyorum. Olay gecesi de Menderes ilçesinde bir arkadaşımın yanına gitmiştim. Eşimde para almak için benim yanıma gelmişti. Ben yangının nasıl ve kim tarafından çıkarıldığını bilmiyorum" diye aktardı.

Tanık çocuk polisteki ifadesini değiştirdi
Tanık olarak dinlenen ve o gece yangından sağ kurtulan Baran Çelen ise şöyle konuştu:
"Elektrikler sönüktü, ablam Helin ile kardeşim Arda mum yaktılar. Mum masanın üzerinde duruyordu. Gözlerimi açtığımda evde ışıklar gördüm. Helin ile Arda birden kaçtılar, bizde arkalarından kaçtık. Bizim evde elektrikler hep sönüktür. Annem her akşam babamın çalıştığı iş yerine gidip, sabah geliyordu. Uyandığımda evde annemi görüyordum."
Mahkeme başkanı Baran Çelen’e ’Evi neden Kadir yaktı diye söyledin?’ diye sorması üzerine, "Kadir camı kırıp pencereden eve girdi. İçeride ne yaptığını hatırlamıyorum. O gece Kadir arka cebinden çakmak çıkarttı. Elinde bir defa döndürdü. Kağıtları masanın üzerine koydu; ama yaktığını görmedim" şeklinde ifade etti. Küçük çocuğa polisteki ifadesini hatırlatan hakim, ’Polisteki ifadende Kadir’in gazete kağıtlarını tutuşturduğunu gördüğünü söylemişin, annen mi sana söyledi polise böyle bir ifade vermeni?’ diye sorması üzerine küçük çocuk, her iki elini birleştirip kafasını iki yana sallayarak, gülüp ’Bilmiyorum ki’ diye cevap verdi.
Mahkeme heyeti, annesi, babası ve Kaan Kadir Kirik’in delil yetersizliğinden beraatine karar verdi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen, kararı temyiz edeceklerini belirtti.