“Ortadoğu'ya Girenler Ortadoğu'nun Labirentleri İçinde Kaybolurlar”

KARS (AA) - Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, “Biz bölge halkları olarak bu anlamda birliği ve bütünlüğü sağlamak zorundayız. Bu amaçla da Sayın Trump’ın yansıyan sözleri gerçekten bir durum değerlendirmesi, hele bir özeleştiri manasındaysa fevkalade değerli ve önemli bir adımdır. YPG’ye bundan sonra silah yardımlarının yapılmayacağı şeklindeki bir görüşün dile getirilmiş olması da önemli bir irade beyanıdır." dedi.

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve Kurtulmuş, Ani Örenyeri incelemesinin ardından Kars Müzesini ziyaret etti. Kurtulmuş, Ardahan’da inşaat alanında yapılan kazı sırasında tespit edilen Ahıska 20. Tümenine bağlı 245. Alayda görevli Polonya asıllı Yarbay Karkarloviç’in tabut içerisindeki cesedinin korunmasına yönelik çalışmalar hakkında da bilgi aldı.

Ardından Kars Valiliğine geçen Bakanlar Arslan ve Kurtulmuş, burada valilik şeref defterini imzaladı.

Kültür ve Turizm Bakanı Kurtulmuş, burada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ABD Başkanı Donald Trump ile dünkü görüşmelerine yönelik yaptığı açıklamada, başından beri bir masanın başında savaş oyunu oynanır gibi Ortadoğu’daki savaşa müdahil olunamayacağını söylediklerini bildirdi.

- "Ortadoğu'nun labirentleri içinde kaybolurlar"

Kurtulmuş, "Ortadoğu’ya girenler Ortadoğu'nun labirentleri içinde kaybolurlar. Biz senelerdir bunu söylüyoruz. Maalesef burada ABD’nin milli menfaatlerine hiçbir şekilde katkı sunmayacak olan bir işgal sürecinin sonunda ABD’nin bunu görmüş olmasını takdir ederiz. Doğru bir şey görmüşler. Birçok yanlış yaptıklarını kendileri de görüyorlar artık. Bir an evvel şu kazananı olmayacak savaşın Ortadoğu’da, Suriye’nin, Irak’ın toprak bütünlüğünü sağlayarak bir barış düzenine geçilmesi lazım." ifadesini kullandı.

Ortadoğu’da vekalet savaşlarını yürütmenin kolay gibi görülebileceğini belirten Kurtulmuş, şöyle devam etti:

"Davulun sesi uzaktan hoş gelir ama vekalet savaşlarının içine girdiğiniz zaman yani ‘Filan örgüt benim işime yarar, destek olayım, benim birtakım çıkarlarıma yardımcı olur’ derseniz bir müddet sonra sizin şu an yanınızda olan örgüt döner, size zarar vermeye başlar. Bunun çok örneği vardır. Bunun için ısrarla dedik ki ‘Ne olur şu Suriye’de, Irak’ta terör örgütlerini desteklemekten vazgeçin.’ DEAŞ’ı temizlemek için başka terör örgütlerini güçlendirmeyin. Onlara lojistik ve askeri destek hatta istihbarat destekleri vermeyin. Bunun Ortadoğu'da barışı sağlamaya faydası olmaz. Sizin de menfaatlerinize faydası olmaz. Şimdi bu noktaya doğru geliyorlar. 7 senedir devam eden bir savaş var. Kim bu savaşı tek başına kazanabilir. Kim Suriye ve Irak’taki bu karmaşayı tek başına çözebilir. Ne Amerika ne de Rusya çözemez. Bunu görüyorlar ama yazık değil mi 1,5 milyona yakın insan öldü. Sekiz milyonun üstünde insan bu bölgede evini yurdunu terk etti. Çok ağır bir bedeli bölge halkları ödüyor."

-"İplerini tuttuğunuz örgütleri bırakın"

Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, yaptığı değerlendirmede terör örgütleriyle irtibatlı olan devletlere mesaj verdi.

Kurtulmuş, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Onun için diyoruz ki şu ellerinizdeki taşları bir an evvel dökün. Yani vekalet savaşlarında iplerini tuttuğunuz örgütlerin iplerini bırakın. Bunların arkasında destek olmaktan vazgeçseler inanın ki bir günde bu örgütlerin hepsi ortadan kalkar. Görüyorsunuz bu silahları nereden buluyorsunuz. Yiyecek ekmekleri ve içecek suları olmayan insanlar ellerinde bir sürü yüz binlerce silahlarla dolaşıyorlar. Bu silahlar çarşamba pazarında satılmıyor. Birileri bu silahları veriyor. Şimdi bunların görülmüş olması inşallah kalıcı olur. Bunların görülmüş olması bölge barışına çok büyük katkıda bulunur. Bölgedeki meşru güçler üzerinden bu barışın sağlanmasının önünü açar. Suriye’nin ve Irak’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasını temin eder ve bölgede var olan keşmekeşin sonlanmasına vesile olur."

- "Bu oyunu bozmak iradesini ortaya koyuyoruz"

Oynanan büyük oyunu gördüklerine dikkati çeken Kurtulmuş, büyük oyunun ve büyük resmin görülmeden bölgede siyaset üretmenin mümkün olmayacağını ve tek tek parçaların her birisine bakmanın sonuç aldırmayacağını belirtti.

Bölgede birilerinin bir oyun oynadığını ve oyunun adının “Bu bölgenin daha fazla dağılması ve parçalanması” olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Oyun, mezhep, etnik köken bakımından bölünmesidir. Bu oyunu biz bozmak iradesini ortaya koyuyoruz. Onun için Türkiye’nin başı bu kadar çok sıkışıyor, bu kadar çok belaya sokmaya çalışıyorlar." dedi.

Kurtulmuş, bölgede daha fazla etnik, mezhebi, siyasi farklılıkların bütünleşmelerinin yanında olduklarını aktararak, şu görüşlere yer verdi:

"Bölge halkları arasında Türklerin, Kürtlerin, Arapların, Acemlerin, diğer halkların arasında tarihi olarak hiçbir husumet yoktur, kimse de sokmaya kalkmasın. Sünnilerin, Şiilerin arasında hiçbir husumet yoktur, kimse de sokmaya kalkmasın. Biz bölge halkları olarak bu anlamda birliği ve bütünlüğü sağlamak zorundayız. Bu amaçla da Sayın Trump’ın yansıyan sözleri gerçekten bir durum değerlendirmesi, hele bir özeleştiri manasındaysa fevkalade değerli ve önemli bir adımdır. YPG’ye bundan sonra silah yardımlarının yapılmayacağı şeklindeki bir görüşün dile getirilmiş olması da önemli bir irade beyanıdır. Biz sadece ABD’den değil, diğer bütün ülkelerden de aynı tutumu sergilemelerini istiyoruz. Yani bunlara silah, askeri ve siyasi destek vermeyin. Birçok Avrupa ülkesinde hala PKK’nın maalesef siyasi bürolarının olması, siyasi faaliyetlerinin içerisinde yer almaları anlaşılır bir şey değildir."

Geçtiğimiz günlerde PKK ve benzer terör örgütlerinin parlamento içinde faaliyet göstermemeleri, lobi faaliyetleri yapmamaları yönünde Avrupa Parlamentosunun bir karar aldığını anımsatan Kurtulmuş, bunların olumlu olduğunu bildirdi.

Kurtulmuş, şunları kaydetti:

"Çünkü terör artık ulusal bir mahiyet aldı. Sadece Mısır’daki camide terör örgütleri bomba patlatmıyor dünyanın her başkentinde, her uluslararası havaalanında eylem yapabilecek bir uluslararası terör ağı var. Bunların bir kısmı örgütlü, bir kısmı da bu yalnız kurt diye ifade ettikleri tek başına olan ancak bir şekilde terör faaliyeti yapabilen bireylerden oluşuyor. Kim getirdi bunları bu hale? El Kaide’den, DEAŞ’tan bahsediyoruz da bu adamlar vakti zamanında nasıl Afganistan kökenli olarak oralardan yürüdüler? Suriye’de ve Irak’ta PKK’sı, PYD’si DEAŞ’ı nasıl bu hale geldi, palazlandı? Hepsi gözümüzün önünde oldu. Herkesin samimi olarak bir öz eleştiri yapmasını ve küresel bir tehdit olan terörün ortadan kaldırılması için teröre hiçbir şekilde destek vermemelerini talep ediyoruz. İnsanlığın selametini, huzurunu ve barışını düşünen samimi olarak terör örgütlerine desteğini bırakır ve meşru güçlerle ve devletlerle ilişkilerini sürdürür."

(Sürecek)