Tonton görünüşü babama benziyor

Çağnur Hatipoğlu

Genelde erkek çocuklar, otomobillere, hele de performanslı son model otomobillere düşkün olurlar. Resimlerini biriktirirler, park halindeyken içine binip direksiyonunda hayaller kurarlar, fanatiği oldukları marka için kendilerine özel gruplar kurarlar... Peki ya TIR’lara düşkün olan pek duydunuz mu? Size böyle birisini tanıtalım isterseniz. Kadir Terzioğlu’nu yani nam-ı diğer “Scaniaboy Kadir”i...
Herşey, 5 yaşındayken, bir nakliye şirketinde şoförlük yapan eniştesinin yanına oturup, kamyonla seyahat etmesiyle başlıyor aslında. Zira o bindiği BMC Fatih markalı kamyonun içindeki halini hiç unutmuyor Kadir. “Yoldaki diğer araçlara ve insanlara yukarıdan bakmak müthişti” diyor. O yıllar hafta içinde okula devam eden Kadir, hafta sonlarındaysa zamanının çoğunu kamyonla hafriyat yapan eniştesinin yanında geçirmiş. Daha o yıllarda, yolda tek tük gördüğü Scania TIR’ları hayranlıkla izliyormuş.
6 yaşına geldiğinde eniştesinin şirketine alınan gri renkli 1993 model Scania’yı gördüğünde, şaşkınlıktan donup kalmış. Aracın içinde ve dışında saatlerce vakit geçirmeye başlayan Kadir, Scania TIR’lar hakkında eniştesi ve onun arkadaşlarına sorular sorup, bilgi edinmeye çalışmış. Scania fotoğları toplamaya başlamış ardından.
Fuar dönüm noktası oldu
Scaniaboy Kadir, 1998’de Beylikdüzü’ndeki Ticari Araç Fuarı’na gittiğinde, ilgisi, ziyaret ettiği Scania standındakiler tarafından da farkedilmiş. “Eğer bu kadar seviyorsan, arada bir Gebze’deki servise de gel” sözü, onun havalara uçmasını sağlamış...
Okmeydanı’nda oturmasına karşın onca yolu hiç sıkılmadan gitmeyi göze almış. Hatta yanında arkadaşlarını da götürmeye, böylece hatırı sayılır bir “kitle” oluşturmayı da başarmış. Serviste sınırsız bilgi alabilirken, bazı zamanlarda kendisini “uzman” olarak müşteriye araç tanıtımı yaparken bulduğu da olmuş.
Kendisi şu anda farklı bir işte çalışmasına karşın, hafta sonlarında yine servise uğramayı ihmal etmeyen Kadir, burada satılan her aracın son bakımlarını yaptığını ve teslim alan kişiye bakımlar konusunda bilgileri verdiğini söylüyor. Aslında bu işin çok yorucu olduğunu belirten Kadir, “Serviste sevdiğim ve hayranı olduğum TIR’ların arasında olmak, beni çok mutlu ediyor” diyor.

İnternet sitesi var
Kendisi gibi Scania hayranlarını biraraya getirme kararı veren Kadir, öncelikle bir mail adı alıyor. İşte “Scaniaboy” oluşu da, bunun sayesinde gerçekleşiyor.
Ardından kendisi gibi bu merakı paylaşanları için bireysel olarak açtığı ve askerde tanıştığı web tasarımcısı arkadaşının yardımıyla kurduğu sitesini devreye sokuyor. Sitesini interneten indirdiği ya da arkadaşlarının gönderdiği Scania fotoğraflarıyla güncellediğini belirten Kadir, şimdiye kadar 100 Scania tutkununun üye olduğunu, ilginin sürekli arttığını söylüyor.
Scania’ların yüzü farklı!
Küçük yaştan bu yana TIR ve kamyonlara ilgi duymakla beraber,  Scania’lar haricindeki diğer ağır vasıtaların “yüzünü” sıcak bulmadığını düşünüyor Kadir...
Scania’ların yuvarlak hatlara sahip ön görüntüsünü, tonton ve şevkatli bir babaya benzeten Kadir, “Babam Kaptan. Şu an 23 yaşındayım ve babamın yüzünü 30 kez görmüşümdür. Onun yokluğunda 'babam gibi gördüğüm’ Scania’larla vaktimi geçirdim” diyor. Bu yüzden servise kazalı ya da eskidiği için gelen araçların kendisini çok üzdüğünü de itiraf ediyor.
Scaniaboy Kadir’in normal ehliyeti var. Ancak dört ay sonra E Sınıfı yani ağır vasıta ehliyeti alacak. Babasının otomobilini kullanırken kendisini çok garip hissettiğini söyleyen Kadir, “Çoğu zaman aracın 8 ya da 12 vitesli olduğunu sanıyorum, ya da TIR kullanıyormuş dönüşlerde çok açıktan alıyorum” diyor. Mahalledeki otomobillere meraklı arkadaşlarıyla “Sizinki de araç mı?” diye dalga geçmeyi de ihmal etmiyormuş.
Peki en büyük hayali mi? İsveç’teki fabrikaya giderek TIR’ların üretimini en ince detayına kadar izlemek ve çok zor bir ihtimal de olsa, bir Scania TIR sahibi olmak...