Panik yaşanmadı, alarm yok beraber üstesinden geliriz

Bugüne kadar toplumsal ve finansal bir çok krizi atlatan Türk bankacılık sektörü, 15 Temmuz’da darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından geleceğe umutla bakıyor. Türkiye’nin önde gelen 5 özel bankasının CEO’su, 15 Temmuz’da yaşadıklarını anlattılar.

En önemli noktanın, Türk toplumunun demokrasiye ve kayıtsız şartsız kendi iradesine sahip çıkması olduğunu ifade eden bankacılar, sektörde az hasar yaşanmasının zamanında atılan adımlar sayesinde gerçekleştiğini söylediler.

Süreçteki en büyük riskin likidite olduğunu, Merkez Bankası’nın söz konusu gece likidite desteği vererek bu tehlikeyi yok ettiğini belirten 5 büyük bankanın CEO’su, bundan sonrası için umutlu ve olumlu görüşler açıkladı.

Beraberlik vurgusu...

Türk toplumunun ve bankacılık sisteminin diğer toplumlardan farklı deneyimlere sahip olduğunu ifade eden bankacılar, darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasından sonra Türkiye’nin hızla normalleşmeye yönelik eylem ve tedbirlere yoğunlaşması gerektiğini belirtiyorlar.

Bunun için bankacılık ve finans sisteminde herkesin üzerine düşeni yaparak birlik ve beraberlik göstereceğini vurgulayan bankacılar, sıranın siyasi refleksten sonra ekonomik reflekse geldiğini vurguladılar.

‘YASTIK ALTI için PARA ÇIKIŞI OLMADI’

Fuat Erbil Garanti Bankası Genel Müdürü

“Bu kadar olağanüstü bir durumu sektör olarak çok büyük değişiklikler olmadan yaşadık. Aktivitelerde olağanüstü farklılıklar yok. Finansal olarak bakacak olursak bir önceki haftanın 4 günlük aktivitesiyle bu haftanın dört günlük aktiviteleri arasında büyük bir fark yok. Alarma geçecek bir durum söz konusu değil. Panik yok.

Bu tür olağanüstü olaylarda en büyük risk likiditedir. Önemli bir mevduat çıkışı olmadı, likiditede sıkıntı yaşanmadı. Bu çok önemliydi. Merkez Bankası gereken ldesteği verdi. Ekonomi, bankalar ve müşteri açısından bir risk yaşanmadı. Müşteriler 7 - 8 milyar dolarlık döviz sattı. Sıkıntı olmadı. Ama geçmişteki gibi yastık altı veya dışarıya para çıkışı yaşanmadı.

Normalleşme var. Bankamızın ana sermayedarı BBVA’nın üst yönetimi, çalışanların ve bizlerin güvenliğiyle ilgili endişelerini dile getirdiler. Hiç bir şekilde parasal konularla ilgili sorulara muhatap olmadık. Bundan çok memnunuz.”

‘GREF, HER TÜRLÜ DESTEĞİ VERDİ...’

Hakan Ateş Denizbank Genel Müdürü

“Olağandışı bir olaydı. Elbette fiyatlarda, faiz ve kurlarda hareketlenme oldu. Yerliler sattı, yabancılar aldı. 8 milyar dolar civarındaydı. Büyük badire atlattık. Sistemden önemli bir mevduat çıkışı olmadı. Sektörde likiditeye yönelik bir zafiyet yok. Böyle bir şey söz konusu değil. İnsanlar sağduyulu davrandılar. Bu ülke hepimizin, hepimiz üstümüze düşeni yaptık. Yaşayabileceğimiz başka ülke yok.

Şimdi yeniden gerek siyasi, gerekse de ekonomik gelişmelere ilişkin iyi haberlerle ortamın tesisi için çalışmalıyız. Ülke olarak bu potansiyelimizin olduğuna inanıyorum. Bu konuda ümitli ve olumluyum.

Bankacılık sektörümüz sağlam. Hiç bir problem yok. Döviz kaynaklı bir daralma oldu. Bu da üstesinden gelinmeyecek bir durum değil.” Denizbank’ın ana sermayedarı Sberbank’ın CEO’su Herman Gref’in kendisinden bilgi aldığını belirten Ateş, Gref’in maddi, manevi her türlü desteği vereceklerini ifade ettiğini söyledi.

‘SAĞLAM DURDUK, AKSAMA OLMADI’

Hakan Binbaşgil Akbank Genel Müdürü

“Darbe girişiminden sonra üç taraf da; devlet, halk ve bankalar sağlam durdu ve panik yaşanmadı. Devlet tarafında ekonomi yönetimi, Merkez Bankası ve BDDK erken ve zamanında aksiyon göstererek kriz yaşanması önlendi. Bu tür durumlarda sakin ve sağduyulu davranmak önemlidir. Halk ve bankacılık sektörü de aynı şekilde sağduyulu ve sakindi. Likidite en önemli konudur. Likiditede Merkez Bankası’nın verdiği destekle hiç bir sorun yaşanmadı. Biz banka olarak hafta sonu belli şubelerimizde, Atatürk Havalimanı’nda hizmet verdik. ATM’lerimizdeki para akışını takip ettik. Hizmette hiç bir şekilde kesinti olmadı. Bizim kararımıza bağlı olan işlerde aksama olmadı. Çok sağlam bir bankacılık sistemimiz var. Yönetilmesi gereken süreç geride kaldı. Önemli bir mevduat çıkışı olmadı. Kurlarda yaşanan artış ise normaldir, majör bir çıkış değildir. Panik noktasında değiliz.”

‘EKONOMİK REFAHTAN EN AZ PAY ALANLAR DEMOKRASİYE SAHİP ÇIKTI’

Adnan Bali Türkiye İş Bankası Genel Müdürü

“Türkiye genelinde çok yaygın hizmet veren bir bankayız. Yaşadığımız süreçte müşterilerimizin davranışlarında çok belirgin ve önemli bir değişiklik yok. Önemli bir mevduat çıkışı olmadı. Kredi talebinde de artış yok. Dolayısıyla maliyetler açısından değişen bir şey yok. Mevduat ve kredi faizleri değişmedi. Bunlar güzel şeyler. Dövizde sepet bazında yüzde 6 artış oldu. Bu oran da geçmiş dönemlerde yaşadığımız oranda. Hane halkı 6 - 7 milyar dolar civarında bir satış gerçekleştirdi. Bunlar hassas süreçler, hepimizin spekülatif seviyeler yaşanmaması için dikkatli olması gerekiyor. Herkes olgunlukla hareket etti. Türkiye’nin hızla normalleşmesi lazım. Olmayacak bir hadise yaşadık.

Şimdi kamu, finans ve reel sektör güçlerimizi birleştirerek ortak bir aksiyon ve eylem planı etrafında birleşmeliyiz. Hükümet, daha önce, 1200 maddelik, 25 ana başlıklı tarihleri ve sorumluları belli olan bir aksiyon planı açıklamış ve bunu toplumla paylaşmıştı. Şimdi bu programı yeni koşullara göre yapılması gereken değişiklikleri yaparak büyük bir azim ve çalışma disiplini ile hayata geçirebiliriz.

15 Temmuz’da bu millet birinci sınıf bir demokrasi refleksi gösterdi. Üstelik bu insanlar ülkenin ekonomik refahından çok fazla pay almayanlardı. Bu çok kıymetli bir şey. Şimdi sıra bizde, bizim gibi önemli kurumların başında bulunanların, kamu, finans ve reel sektör bir araya gelerek ekonomik refleksi göstermesi gerekiyor. Bu aksiyon programını çalışarak yerine getirmeliyiz.”

‘SORUN YAŞAMADAN NORMALLEŞİRİZ’

Ümit Leblebici TEB Genel Müdürü

“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Toplum demokrasiye sahip çıktı. Diğer hiç bir şeyin önemi yok. Önemli olan toplumun demokrasiye sahip çıkmasıdır. 2016’dayız. Halkın iradesine darbe yapılıyor. Toplum iradesinin üstünde hiç bir güç olamaz. Önemli olan bunun korunmasıdır. Diğer alanlardaki sorunları el birliğiyle hallederiz. Geçmişten gelen, hepimizin sahip olduğu çok önemli deneyimlerimiz var. Diğer alanlardaki sorunların üstesinden geliriz.Sağlanan koordinasyonla büyük bir kriz yaşanmadı. Bundan sonra bazı dalgalanmalar olabilir ama önemli sorunlar yaşanmadan normalleşeceğimize inanıyorum.”