Pazar 11 fotoğrafla bir kadının hikayesi

11 fotoğrafla bir kadının hikayesi

23.10.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

Fotoğrafçı Bennu Gerede ilk kişisel sergisi "Teslimiyet"te bir kadının doğumundan ölümüne yaşadıklarını anlatıyor. Ünlü isimlerin yer aldığı karelerin konuları arasında başlık parası, kuma, zina ve bir genç kızın adet olması var

11 fotoğrafla bir kadının hikayesi

İlk kişisel sergimden elde edilen gelirin bir bölümünü kadın vakıflarından birine bağışlayacağım" diyor Bennu Gerede. Geleneklerden esinlenerek oluşturduğu sergisinin adı "Teslimiyet". Fotoğraflarıyla bir kadının beşik kertmesinden başlayarak ölüme kadar uzanan hikayesini anlatmış. Bu renkli karelerin "başrollerinde" Tuba Ünsal, Özgü Namal, Asena, Şenay Akay, Nejat İşler ve Mehmet Günsür gibi isimler var. Fotoğraflarda "ünsüzler" de yer almış. Koyunlarıyla çekim yaptıkları adak yeri sahibi, evini kullandıkları otoparkçı ve sevgilisi de kadraja girenler arasında. Gerede sergisiyle ilgili olarak "Kadınların bu topluma teslim olmalarını anlattım. Çalışmamda kullandığım insanlar ve hayvanlar da bana teslim oldular. Ama projemde yer alan kadınları topluma teslim olmamış, başarılı kadınlar arasından seçtim. Anlayana imalı bir sergi yaptım" diyor. Sergiyi 8 Kasım-10 Aralık tarihleri arasında Galerist'te görebilirsiniz. Türkiye'de kaç fotoğrafçı kişisel sergi yapabiliyor ki? Yıllar geçti, araya üç çocuk girdi. Filmlerde oynadım, ülkeler değiştirdim. Bir türlü fırsat olmadı. Bir de kafaca hazır değildim. Sıradan bir sergi yapmak isteseydim arşivim dolu, onları basabilirdim. Ama söylenecek bir şey lazımdı, hazırdım ve söyledim. İlk kişisel serginizi açmak için biraz gecikmediniz mi? Sergimin ismi "Teslimiyet". Fotoğraflarım bir araya gelince ortaya bir kadının hikayesi çıkıyor. Beşik kertmesinden başlayarak ölüme kadar uzanan 11 karelik bir hikaye bu. Başlık parası, kına, kuma, zina, adet kanaması gibi konular var içinde. Kadınların bu topluma teslim olmalarını anlattım. Çalışmamda kullandığım insanlar ve hayvanlar da bana teslim oldular. Ama projemde yer alan kadınları topluma teslim olmamış, başarılı kadınlar arasından seçtim. Anlayana imalı bir sergi yaptım. Söylediğiniz şey nedir? Ölümden döndü çünkü. Her an bir tehdit altında yaşadı. Onunla çalışmak hayalimdi. Takdir ettiğim bir kadın Asena. Final kareniz "ölüm" için neden Asena'yı seçtiniz? Bu insanlarla daha önce çalıştığım için birbirimizi tanıyoruz. Dost olmasak da arkadaşız her biriyle. Moda fotoğrafçısı olduğum için aynı zamanda fotoğraflarımda bir moda çekimi havası var. Profesyonel olmaları gerekiyordu. Çünkü çektiğim her kare bir şekilde oyunculuk gerektiriyor. Neden ünlü isimlerle çalıştınız? Daha çok ilgi çeken bir sergi olsun diye mi? Şenay Akay'lı ve Nejat İşler'li kare. Şenay'ın maskülen, hayvansal, primitif bir güzelliği var. Bu yüzden başlık parası konulu fotoğrafıma tam olarak oturdu. Organizasyon hepimizi zorladı ama Şenay ve Nejat çok yardımcı oldular bana. Çekimler bir adak yerinde yapıldı. Koyunlar yarı çıplak şekilde duran Şenay'ın ayaklarını yaladı. Bu da onun konsantrasyonunu bozulmasına neden oldu. Nejat'ın para verdiği adam adak yerinin sahibiydi. Çekimde onu da kullanmak keyifli oldu. Çok iyi bir performans gösterdi. En zorlandığınız çekim hangisi oldu? Var. Ama Türkiye'de artık televizyonlarda neredeyse porno izliyoruz. Diziler çok açık. Avrupa Birliği'ne girmek istemiyor muyuz hem... Aralarında müstehcen bulunabilecek fotoğraflar var mı? Yazmalar Cemil İpekçi'den Tuba Ünsal'lı, bir genç kızın adet olması konulu kare Kemerburgaz'da bir köyde yaşayan bir ailenin arasında çekildi. İnekler de vardı fotoğrafta. Nişantaşı'nda yorgancıda da çekim yaptım. Mehmet Günsür'lü fotoğrafla zinayı anlattım. Fotoğrafı da Eyüp'teki eski bir hamamda çektim. Özgü Namal'ın yer aldığı bekaret karesi için Cumhuriyet köyü civarındaki bir mekanı kullandık. Hangi mekanlarda çalıştınız? Evet. Hüseyin Çağlayan, Yazbükey ve Ümit Ünal'la çalıştım. Yazmaları ise Cemil İpekçi hazırladı. Kıyafetler için ünlü modacılarla çalışmışsınız. Belki yıllar önce "Aşk Ölümden Soğuktur"da Bergen'i canlandırdığım için kadınların dramları ilgimi çekiyor. Acıyorum onlara. Bundan sonraki sergimin konusu da töre davaları olacak. Ben de anne olduğum için herhalde kadın ve annelik gibi konulurda hassas davranıyorum. Türkiye gibi ülkelerde kadın olmak zor. Kadınlara sahip çıkmak lazım. Hep kadınları mı anlatacaksınız fotoğraflarınızda? Başka bir konu seçmeyi düşünmüyor musunuz? "Çekimlerde kocam da yardımcı oldu" Aynı meslekten olmamız Koray'ın ne yapmak istediğimi anlamasını sağlıyor. Işık ve makine konusunda sağ olsun bana çok yardımı dokundu. Kocanız Koray Erkaya da fotoğrafçı. Sergiye hazırlık aşamasında size yardımcı oldu mu? Mesela Nihat Odabaşı'nı çok takdir ediyorum. Fotoğraf eğitimi almamış biri ama kendini eğitti ve iyi bir yere ulaştı. Nihat Odabaşı teknolojik açıdan Erol Atar'ın yerini aldı sanki. Daha modern bir versiyonu. Siz hangi fotoğrafçıları beğeniyorsunuz? "Cem Boyner'in fotoğrafları bende bir duygu yaratmadı" Bravo diyorum onlara, ne güzel bu kadar paraları var ve çok iyi makineler alabiliyorlar. Çok güzel sergiler yapabiliyorlar. Fotoğraf ve sanat adına güzel bir adım bu. Ama Cem Boyner benim tarzım olan bir fotoğrafçı değil. Fotoğrafları bana hitap etmiyor. Teknoloji o kadar gelişti ki herkes fotoğrafçı olabilir. Photoshop'u yükle, kes, biç ve yarat. Ama önemli olan aklınızdaki konuyu kurgulayıp onu fotoğrafa dökmek. Fotoğrafçının aklındaki duygu fotoğrafına bakana geçmeli. Ona bir duygu vermeli. Boyner'in sergisi bende bir duygu yaratmadı. Onlarca kareden eleme yapıp bir kısmını sergileseydi belki çarpılabilirdim fotoğraflarına. Gereksiz fazlaydı fotoğraf sayısı. Cem Boyner de geçtiğimiz günlerde bir fotoğraf sergisi açtı. Nasıl buldunuz çalışmalarını?